Yaz tatilinden iki hafta gitmişti bile. Berrak ve Aras'la yaşamaya alıştım. Bir haftadır benimle birlikteler. Genellikle kahvaltıları Berrak hazırlıyor çünkü oldukça erken uyanıyor. Berraktan sonra Aras uyanıyor ve ikisi birden üstüme çıkarak beni uyandırmaya çalışıyorlar. Bazen Aras'ı özlediğimi hissediyorum. Bana bakışları eskisi gibi anlamlı. Onun beni sevdiğini biliyorum. Ama onu affedemem. Neden bunları düşünüyorum ben ya. Berrak'la Aras üstüme atlamadan kalkmam gerek. Ama işte yine başım ağrıyor. En kısa zamanda doktora gideceğim. Kendimi zorlayarak yataktan kalktım. Mutfağa gittiğimde yemeğe başlamışlardı.
- Bensiz kahvaltı ha ? Küstüm size , deyip küçük çocuk gibi dudağımı büzdüm.
- Uyandıracaktım ama Berrak izin vermedi , deyip omuzlarını kaldırdı Aras.
- Çok tatlı uyuyordun bende kıyamadım , dediğinde yüzümde kocaman bir gülümseme oluşmuştu. Berrağın yanına gidip yanağına kocaman bir öpücük kondurdum. Aras * bana yok mu * bakışı atarken Berrak * nah sana öpücük * bakışı atıyordu. Hemen kahvaltı masasına oturup yemeye başladım. Arasla en çok kim zeytin yiyecek yarışması yaparken * biliyorum fazlasıyla saçma bir yarışma :dd* kapı çaldı. Ve Devrim gelmişti. Mükemmel görünüyordu. Sarı düz bir t-shirt vardı üzerinde. Bir insaan sarı bu kadar yakışabilirdi.
-Günaydınlar efendim , dedi samimi ama bir o kadar da ciddi bir şekilde.
- Günaydın beyefendi , dedim onu taklit ederek. Küçük bir kahkaha attıktan sonra ;
- Bugün Canerlere gidelim mi diyecektim. Annesi sizinle tanışmak istiyormuş. Zühal teyze çok güzel yemek yapar dediğinde afallamıştım. Zühal mi ? Annemin adı. Caner zaten babama benziyor. Kafamda binlerce soru işareti oluşurken kalbim deli gibi çarpıyordu. Sonra Dünyada ki adı Zühal olan tek kişinin benim annem olmadığı aklıma gelince ne kadar aptal olduğumu düşündüm.
- Tabii , neden olmasın. Berrak ve Aras'a söylerim.
- Caner özellikle Berrağın gelmesini istiyor dedi muzipce gülümseyerek. * Anladım ben onu * bakışı attıktan sonra ;
- Tamam o zaman akşam görüşürüz dedim. Ellerini saçıma götürüp her zamanki gibi karıştırdıktan sonra ;
- Görüşürüz sarışın,deyip asansöre bindi.
İçeri girdiğimde Aras elindeki çatalı bırakıp ;
- Devrim mi geldi ? dedi anlam veremedğim bir yüz ifadesiyle.
- Evet. Bugün bizi yemeğe davet ediyorlar. Caner'lerin evine.
- Kızım onlar yemek yapamaz dedi alaycı bir şekilde Berrak.
- Annesi yapacakmış veee özellikle senin gelmeni istiyormuş dedim bir şeyler ima eden bakışlarımla birlikte. Bana öldürücü bakışlar atarken kahvaltıma kalan yerden devam ettim.
Kahvaltı masasını toplarken gün içerisinde neler yapacağımızı planladık. Ben ve Berrak çıkıp gezecektik. Aras gün boyu evde oturup oyun oynamak istediğini söyledi. Bizim için hava hoştu. Yanımızda gelince sürekli dırdır eder her şeye karışırdı. O şort çok kısa , o etek olmaz , o t-shirt çok ince falan filan. Ay neyse üstümü değiştireyim yoksa Berrak sinirlenecekti. Hava oldukça sıcak olduğu için sıfır kol beyaz bir t-shirt altınada sarı renk kot şortumu giydim. Saçlarımı tepeden topuz yapıp kollarıma ve yüzüme güneş kremimi sürdüm. Berrak ise üstüne mavi bir gömlek altına ise siyah bir tayt giymişti.
- Bu kadar güzel olacağınızı bilsem oyun oynayacağım demezdim, bende geliyorum sizinle. dedi Aras kesin ve sert bir şekilde.
- Ya ne olacak biz gideriz sen oyun oyna , dedi Berrak.
