yoongi'nin hiç arkadaşı yoktu.
etrafındaki diğer öğrenciler gibi arkadaş edinmek yerine sırasında oturup birini seyretmeyi tercih ederdi.gözleri anında onu bulurdu.
hoseok'u izlemeyi alışkanlık haline getirmişti.
gözlerini kırpmadan çocuğu izlerdi, zamanın nasıl geçtiğini fark etmeden.
göz göze geldikleri nadir anlarda gözlerini kaçırırdı hemen. istemezdi hoseok'un onu izlediğini fark etmesini.
arkadaşlarının onu güldürdüğü gibi o da güldürmek isterdi hoseok'u. o gülüşe neden olmayı herşeyden çok isterdi belki de.
kendinden genç olan çocuğun gülümsemesi kalbine huzur getirirdi yoongi'nin.
fakat o gülünce gülmezdi yoongi.
yoongi hiç gülmezdi, gülümsemezdi.
yoongi'nin hayatı bir saniye bile gülümsemek için fazla kötüydü.