Bu bölümü elif__bytt54 adlı kullanıcıma ithafen ediyorum...
(Iyi okumalar)
Yapraktan...
Gün boyu ayakta olmaktan tabanlarım acıyordu. Müşteride yoktu biraz dinlensem ne olurdu ki? Az ötede bulunan puf'a ilerleyip kendimi üstüne attım. Derin bir nefes alıp soluklanmaya çalıştım. Amma yorulmuştum gözlerimi kapayıp bir kaç saniye bekledim. Ama gözlerimi açmayı sağlayan ses patronumun sesiydi. Adam bir türlü izin vermiyordu."Yaprak sen oturasın diye sana para vermiyorum!"
"Şey ben özür dilerim biraz soluklanayım dedim."
"Soluklanmanın sırası mı? Koskoca Ahmet Haznedaroğlunun oğlu Baran Haznedaroğlu mağazamıza teşvik etmiş hala sen soluklanma derdindesin!!"
"Özür dilerim."
"Dileme git hizmet et çabuk!"
"Peki efendim."Sarsak adımlar ile beraber bebek reyonunda olan adama doğru ilerledim. Yaklaştığımda etkisi altına alan ormansı kokusu burnuma kadar geldi. Yüzüne baktığımda çatık kaşlarıyla ince düz çizgi halinde olan dudakları ve kaslı sportif fiziği ve bu fiziğe uyum sağlayan siyah takım elbiseli adama dikkatimi verdim. Kendimi toplayıp yanına ilerleyip,
"Tam olarak ne bakmıştınız?"
Saniyeler sonra beni duymuş olması lazım ki kafasını çevirip bana baktı. Ve ardından istifini bozmadan,
"Yeni doğmuş bebek kıyafetleri bakıyorum."
"Cinsiyeti ne peki?"
"Kız."
"Peki hangi marka tercih edersiniz?"
"Anlamam ben öyle şeylerden en iyi ne ise onu ver bana."
"Peki beni takip edin."Beni önde o arkada kız çocuk reyonuna gittik. Diyarbakırın en iyi markalarını reyondan alıp önüne koyup,
"Tercih ettiğiniz bir model var..."
Lafımı kesen onun erkeksi sesiydi,
"Sana bırakıyorum farketmez."
Ona kafamı sallayıp hayalimdeki kıyafetleri kucağıma aldım. O sırada adı şey olan hah şey Baran olan adamın telefonu çaldı. Telefonunu alıp konuşmaya başladı. Ama dikkatimi çeken tek şey o konuşmaydı ,
"Ciyamin(anne) evde onca kişisiniz bir bebeği nasıl susturamazsınız? Zaten annesi ölmüş. Beni çıldırtmayın ben o eve gelene kadar kızım meleğim susacak."
Sonra telefonu kapayıp sinirle ceketinin cebine koydu ve bana dönüp sinirle,
"Daha bitmedi mi?"
"Bi... bitti efendim."Onla beraber kasaya ilerleyip elbiseleri kasaya koydum. Kasada ki tatlı sempatik Aslı onları hesaplayıp o adama dönüp,
"458 Tl efendim."
Adam cüzdanından 500 lira verip para üstünü almadan eşyalarla beraber mağazadan çıktı. Kolumda ki saate bakınca mesai nin bittiğini görünce çantamı alıp evimi yolunu tuttum...
**
15 dakikanın ardından evde olmuştum. Cebimde ki anahtar ile kapıyı açıp içeriye girdim. Tam odama ilerleyecekken babamın o iğrenç sesini duydum.
"Kız Yaprak gel yanıma."
Allah ım çok korkuyorum bedenimi sinsi bir yılan gibi saran bu korku beni endişelendiriyordu. Korkak adımlar ile salona ilerledim daha yaralarım kabuk bağlamadan ve izi geçmeden yeni yaralar eklenmesini istemiyorum. Bacaklarım zangır zangır titreye titreye salona girdim. Korku dolu gözlerimi babama çevirdim. Kimbilir şimdi ne diye dövecekti beni?
"Ooo kimleri görüyorum Yaprak Hanım."
Diyip sarhoşluğun verdiği etki ile sarsak ve paytak adımlarla yanıma ilerledi ve o günahkar elleriyle saçlarımdan tutup koltuğa fırlattı. Saçlarımda ki acı bedenimi git gide sarıyordu. Acımı bile yaşayamıyorken babam yanıma gelip,
"Kim derdi ki bir gün işime yarayacağını."
"Ba...baba lütfen yapma yalvarıyorum."
"Şssh zaten bugün evde son günün bırakta seni son kez zevkle döveyim."
"Na...nasıl?"Artık çenemin titremesinden ne kadar konuştuysam. Ne diyordu bu adam? Böyle mi babaydı? Ben hep çocukların ilk aşkı kahramanı olduğunu zannetmiştim taki annem bu dünyadan gidene kadar işte benim sınavım bu zaman da başladı. Küçücük kalbim o zaman başladı. Küçükken herkesin gözünde yaramaz çocuk imajı vermiştim oysa ki çok uysaldım ama babam beni dövmeye başlayana kadar o zamandan sonra kimse anlamasın diye yaramaz imajı verdim. Işte ben buydum. Kendime omuzlarımdan tutulan parmaklar ile geldim. Birden kendimi tahta zeminde buldum. Ve sehpanın ince sivri yeri başıma geldi. Eteğime damlayan kanım beni git gide karanlığa sürüklüyordu. Yarı baygın halim ile kısmen dediğini anladım.
"Yarın Yaprak Haznedaroğlu olmaya hazır ol kızım!!"
Diyip odadan çıktı. Ve bende kendimi karanlığa bıraktım.
*******
Ve bölüm sonu,
Nasıldı ?
Ama bana da hak verin ilk defa bu konu hakkında kitap yazıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(Töre)Daha Çok Küçüğüm...
Teen FictionHayatını çocuğuna adamış olan bir baba. ölen karısından kalan kızının anne gereksinimi ve aşiret hayatının acımasız yüzü peki ya 25 yaşında olan Aşiret Ağası Baran Haznedaroğlu kızına annelik yapacak kişinin 17 yaşında daha reşit olmamış Yaprak Yos...