Atakanı kapıda görünce şaşırmıştım.
"Git buradan!" Diyerek kapıyı kapatmaya çalıştım. Fakat Atakan daha güçlü olduğu için, içeri daldı."Nereden buldun burayı?" Diye sordum.
"Bugün bizim mahallede gördüm seni takip ettim."
"Ne hakla geliyorsun. seni ve beni bağlayacak hiç birşey kalmadı!"
"Konuşmak istiyorum."
"Konuşmak mi? Bizim konuşacak bir şeyimiz kalmadı, defol git!"
"Dinle beni." Diyerek salona oturdu.Ben ayakta bornozla kollarımı kavuşturmuş vasiyette Atakan bakıyordum. Boynundan saçlarımdan düşen damlalar akıyordu.
"Ne söyleyeceksen şöyle, sonra git!""Ben seni unutamıyorum. Hergün senin kokunla kalkıyorum. Birlikte geçirdiğimiz anılar hiç aklımdan çıkmıyor. Ben aptalım çok pişmanım." Diyerek ayağı kalktı.
"Bu aklına benim sana en çok ihtiyaçim olduğu zaman terk ettikten ve en yakın arkadaşımla evlendikten sonra mi geliyor? Neden evlendin sevgi ile ozaman?"
"Onu hiç sevmedim, belki evlencegimizi duyunca vazgecersin diye düşündüm."
Ben nekadar iyi tanımışım."diyerek alkışladım.
Damla biz sevgi ile karı koca gibi değiliz, açıklamama izin ver".
"Yoksa çocuğu olmuyor, ama Damla'nın hazır çocuğu var bide yanlız kimsesi kalmadı..."
"Hayır öyle değil aşkım." Diyerek bana yaklaştı.Gözleri gözlerime bakıyordu. Adeta kalp atışını duyuyordum. Nefesini üst dudağımda hız ediyordum. Kendimi geri çekmek istiyordum ama sırtımı duvara dayanmıştı.
"Seni hiç sevmekten vazgeçmedim."
Bir elini duvara dayanarak beni duvara sıkıştırmış ti. Diyer ellini ıslak saçlarımı yüzümden çekerek daha çok yaklaştı."Yapma." Diye fısıldadım.
Ellini yanağıma koydu ve çizerek dudaklarima oradan göğüsume götürürken dudaklarima kısa bir öpücük kondurdu."Hayır git buradan!" Diye bağırarak tüm gücümü toparladım ve onu geriye itdirdim.
"Ben seni yüzükler ile birlikte bizim bahçeye gömdüm!"
Umut benim bağırmama kalkmıştı.
Gözünü ovalıyarak yanımıza gelmişti.
"Çocuk korkmadan git buradan." Diyerek kapıyı gösterdim.
Boynunu eglerek son kez kapıda gözlerimin içine baktı.
"Senden vazgeçmem." Diye fısıldadı.Kapıyı kapattım. Umutu yatirdikdan sonra üzerimi giyinmeye gittim.
Aynanın önünde çıplak bedenimle dururken elleri nerelere deydini hatırlatmıştır. Kalbim hala çarpıyordu.Yoksa bende mi hala istiyordum.
Hayır! Asla! O bana en zor zamanda sırtını döndü ona asla birdaha güvenemem. Duygularım karmakarışık.Üzerime giyidim babamdan bana kalan tişörtü ve ellime annemin gönderdiği mendile sarıldım ve uyudum.