Liseli Bir Kız

57 Bölüm - Gizemli kart

Arkadaşlar bir takım sorunlardan dolayı bölümü silmek zorunda kalmıştım. Ama işte yeniden yayında. Okuyabilirsiniz. Sizi seviyorum.

Multi : Selin ve Berk

CANSU'NUN AĞIZINDAN / SABAH 9:47

Gözlerimi açmamla büyük bir şok geçirdim, içimden kendime defalarca söverek yataktan kalktım. Telefonuma baktığımda saatin 9:47 olduğu gördüm. Annem beni merak etmemişti bile. Hem benim Berk'in yatak odasında ne işim vardı. Offf yuzde yuz uyuya kaldım.

Odadan yavaş yavaş cıktım ve aşaya, mutfağa indim. Ohoo Berk daha uyanmamış bile. Kahvaltı bile yok. Ama Berk nerde uyudu ki. Ayy yoksa salonda mı... Hemen salona doğru hızlı adımlarla ilerledim ve ne görim orda da yok. Off nerde bu. Yine yukarı cıktım ve hah şimdi aklıma geldi misafirler icin yatak odasında uyumuş olabilir. Ve hemen oraya doğru ilerledim. Girdiğimde bir adet cok tatlı uyuyan Berk gördüm. Yavaş yavaş ona doğru ilerledim ve yatağa oturdum. Yanağına tam bir öpücük kondurcakken kafasını kımıldattı ve beni dudağımdan öpmeye başladı. Öperken de dudağının üzerinden güldü. Ondan yavaşca çekildim.

Ben : Pis öküzcük

Berk : Güzel meleğim

Ben tam birşey diycakken kolumdan tuttu ve yatağa yatırdı. Ve sim sıkı sarıldı. Biraz yavaş sık be cocuk ölcem burda. Ama onun kollarında ölmek de güzel olur herhalde. Kokusunu icime çeke çeke ölerim. Diğer dünyada da onun kokusunu cekemiycem zaten. Bir damla yaş aktı gözümden. İstemsizce gözlerim doldu. Bu nerden cıktı onu da bilmiyorum.

Berk : Güzelim niye ağlıyosun

Ben : Önemsiz birşey

Berk : Söyle lütfen

Ben : Tamam ama gülmek yok, tamam mı?

Berk : Tamam

Ben : Ya senin kokunu diğer dünyada cekemiycem geldi aklıma ve istemsizce gözlerim doldu ve gözyaşım aktı. Okadar

Bana daha da sıkı sarıldı, sanki göğüs kafesine sokmak istercesine, öyle bir sarılıştı ki anlatamam. Kelimeler yetmez. Berk'i anlatmam icin de yetmez zaten.

Berk : Biz hep birlikte olcas. Bu dünyada da diğerinde de. Hem ben ikimiz icin sihirli iksir yapıcam ve hic ölmiyces.

Ben : Berk, aşkım sacmalama ne iksiri ne sacmalıyarsun sen. İyi mi sin?

Berk : Hic olmadığı kadar iyi yim.

Ben : Belli

İkimiz de kahkaha attık ve birbirimize daha sıkı sarıldık. Biliyorum ölüm cok uzakta yaş olarak ama bu konular beni tedirginleştiriyo. Nezaman ölüm kelimesini duysam yarın ya da başka bir gün öleceğimi sanıyorum. Daha küçükken bir aralar ölüm konusuna takmıştım kafayı...Neyse.... Gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başladı. Berk'in o güzel ve sakinleştirici kokusunla uykum gelmişti. Ve tabiki de ben ne yaptım. Gözlerimi sım sıkı kapattım ve uykuya daldım.

(Saat 11:00)

Berk : Amına koyduğumu-

Ben : Şşşşş

Berk'in küfretmesiyle uyandım. Ne diye küfrediyodu ki. Tabi elimi ağzına koymuştum ve susmasını sağlamıştım. Ama Berk durur mu...hayırrr. Hemen yataktan fırladı ve aşaya indi. Zil çalmış olmalı.

BERK'İN AĞIZINDAN

Şu lanet zil yine çalmıştı. Bi rahat bırakmadılar bizi yağ. Aşaya, kapıya bakmak icin iniyordum, tabi arkamdan da Cansu geliyordu. Kapıyı actım, arkamda da Cansu duruyordu.

Ben : Sen kim sin lan?!

Postacı : Po..Postacı efendim. Pa..Paketiniz varmış onu getirdim..

Ben : Ha tamam ver ozaman!

Postacı : Buyrun

Önce bana uzattığı paketi aldım sonra ise bana uzattığı kâğıda imzamı attım. Kapıyı kapattım ve tam arkamı döndüm iki cift mavi gözle karşılaştım. Cansu bana yiyecekmiş gibi bakıyordu. Evet biliyorum cok tatlı yım ama şimdi noldu ki?
(Fesat yok)

Ben : Aşkım noldu?

Cansu birden bana sarılınca şaşırdım ama sonradan ben de sım sıkı sarıldım. Bu aralar cok sarılıyo bana. Şikyayetci değilim tabiki de.

Cansu : Ayyy aşkım benimmm yağğ. Sen cok tatlı sın. Seni cok seviyorum.

Ben : Güzelim sen iyi mi sin?

Cansu : Tabi aşkım. Noldu fazla ilgi cok mu geldi. Ha bıktıysan, canını sıktıysam durim

Ben : Tabiki de bıkmadım. Ama sen bir değişiksin bu aralar.

Cansu : Offf Berk. Ee ne var pakette?

Ben : Ben de bilmiyorum gel bakalm bakalm

CANSU'NUN AĞIZINDAN

Berk'e bir paket gelmişti be biz de acmak icin sabırsızlanıyoduk. Oturma odasına gecmemizle hemen kanepeye oturduk ve paketi açtık. İcinden bir adet uyku bandı cıktı ve de bir kart. Uzerinde şöyle yazıyordu.

"Kim olduğumu bilmiyorsunuz, ama benim size anlatıcak çok özel bilgiler var. Yarın saat 15:00'de size yazdığım adreste olun. Telefon numaram da kartın arka kısmında. Şimdilik hoşçakalın. Bay bay. Ha bu arada uyku bandını Cansu'ya arabadayken tak. Sürpriz bozulsun istemeyiz"

Berk'e korkulu gözlerle baktım. O da bana aynı şekilde. Ne önemli bilgisi. Nerden tanıyo ki bu bizi.

Ben : Berk gidecek mi yiz

Berk : Gidices, başka çaremiz yok

Ben : Nekadar önemli olabilir ki

Berk : Bilmiyorum ki... Neyse. Sen bunu boşver. Hadi ben seni eve bırakim. Annen merak etmiştir.

Ben : Tamam. Yukardan bi çantamı alim ben

Hemen yukarı çantamı almak icin bindim. Çantamı son hız alıp aşaya indim. Berk'le beraber evden çıktık. Önce ben arabaya bindim, çünkü Berk evi kilitliyordu. Sonradan ise o da bindi ve yola çıktık. Tüm yol boyunca Berk'le beraber nekadar mutlu olduğumu, nekadar kötü anım varsa bana unutturduğunu düşündüm. İlk tanışmamızı, kavgalarımız, mutlu olduğumuz zamanları...tüm anılarımızı gözden gecirdim. Birlikte olduğumuzdan beri cok zaman geçmemişti, ama bana sanki yıllardır tanışıyomuşuk gibi geliyo. Ve onunla evlenmeye gercekten kararlıyım.

Berk : Güzelim geldik...

Ben : Ha.. Geldik mi gercekten

Berk : Sen benden ayrılmak istemiyorsun galiba

Ben : Ne yalan söyliyim istemiyorum

Berk : Hadi hadi in arabadan, ve eve git.

Ben : Offf Berk ya. Tamam hadi bay bay

Berk : Aşkım yarın saat 14:00'da gelicem hazır ol. Tamam mı?

Ben : Tamam aşkım. Hadi bay

Arabadan inmiş olduğum icin Berk'in tarafına doğru yürüdüm ve camdan eğilip yanağından öptüm. O da beni öpünce eve doğru ilerledim ve eve girdim....

Selammmmmm 💕💕💕

Hikyayemiz 2210 okunmayı gecti. Bazıları icin az bir rakam, ama benim ilk hikyayem olduğu icin cok mutlu oluyorum.

Bence 5 bin okunmayı geçeriz. Ama bunu siz başarabilirsiniz.

Artık her Cuma bölüm gelicek.

Sizi seviyorum ve bunu biliyosunuz💕