''Dur, lütfen! Ahh!'' diyerek tekrardan inletmişti, kadının acımasız darbeleri Letha'nın küçücük sırtını. Çaresiz kız ellerini kapıya yaslamış, sırtı acımasız şeytana dönüktü.
''Kes zırlamayı küçük melekcik! '' diye hırlayınca kadın Letha'nın acısı artık sadece bedenine indirilen şaplaklardan ibaret değil, kalbine saplanan bıçakta eklenmişti bunlar arasına. Gözlerinde dökecek yaş kalmadığı için yanakları büzüşmüş, kızarmış ve ten rengi solmuştu. En acımasız renge bürünmüştü tekrardan vücudu.
''L-lütfen sus. Söyleme! '' diye ağzından tükürük karışımı çıkmış berbat kelimeleri acımasız kadının karşısına sunmuştu. Kadın onu dinlemiyor, 'Melekcik, küçük meleği.' diye söylene söylene kahkaha atıyor kızın beyninin içine işlemesini sağlıyordu sözleriyle.
Letha ellerini duvardan indirerek küçücük vücudunu yere yığılmasına izin verdi. Elleriyle kırmızıya bürünmüş kulaklarını tıkayarak, şeytanın kahkahalarını duymayı es geçmeye çalıştı. Başarılı mıydı ? Asla o kahkahaları duymasını engelleyemezdi.
Duran gözyaşları yenilerini eklemeye başlamıştı tekrardan ufak suratına. 'Küçük melekciğim, özür dilerim.' Babasının sesi kulağında yankılanınca daha da şiddetlendi kalbinin acısı. Elleriyle resmen kulaklarını sömürürcesine tıkıyordu.
Acımasız kadın elindeki sopayı duvara fırlatarak, çıkan çirkin ses eşliğinde kapıya doğru yürüdü. Çıkacağı an dönüp Letha'nın sefil haline bakarken bir ustanın eserine bakarmış gibi gururla ,
''Hayatın sana getirecekleri bundan milyon kat acımasız olacak, küçük sürtük! '' diyerek kapıyı sertçe kapattı.
Letha'nın asla, üvey annesinin söylediği sözleri şuan idrak edemezdi. Çünkü gerçekten, hayatını bir çukura çekecek insanla karşılaşmamıştı henüz.
Düzenbaz, Harry Styles!
Evet biliyorum biraz kısa oldu ama giriş bölümüydü bu. Bu akşam yazarım ilk bölümü yayınlarım. Bu hikayede yorum+votelere bakmayacağım. Yani ona göre bölüm yayınlamayacağım. Aklıma böyle bir kurgu geldiği içi yazmaya başladım. Öylesine birşey işte ajskj Tutarsa devam ederim. Hadii keyifli okumalar! XxX
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Need Me
FanfictionLetha Capra, üvey annesi yüzünden tekrardan hissettiği acıyı yabancının geri döndüğü akşam yeniden tatmasaydı belki de o sorusuyla hiç karşılaşmayacaktı. Yabancıya göre sunduğu bir soru değil, hayatını tamamen değiştirecek bir teklifti. Onun sunduğu...