Kız yavaşça gözlerini araladı. Etrafı bulanık bir şekilde görüyordu. Gözlerini birkaç kez kırpıştırınca etraf netleşti. Baktığı tavan, odasında ki tavana hiç benzemiyordu. Yattığı yerden yavaşça doğruldu ve yatağın yanında ki komidinin üstündeki fotoğrafı farketti resimde ki kişiler "Sarp Bulut" ve çetesiydi. Ama bu nasıl olurdu? Nasıl buraya gelmişti? En son gittiği yeri hatırladı. Bir bara gitmişti ve biraz içmişti. Ama sonrasını, buraya nasıl geldiğini hatırlamıyordu.Sanırım içince yüreğinde ki yıllardır olan aşkına yenik düşüp buraya Sarpın mekanına gelmişti. Kız hızlıca ayağa kalktı. Sarpı, çetesini, çok iyi tanıyordu ve eğer burdan gitmezse başına kötü şeyler gelebilirdi. Bu düşüncenin verdiği telaş ve korkuyla gitmek için kapıya koşar adımlarla gitti ve kimse var mı diye kontrol etmek için kulağını kapıya dayadı. Ses gelmiyordu. Ozaman kimse evde yoktu demek ki. Hemen kapıyı sessizce açtı ve aşağı kata inmek için merdivenleri sessizce indi dikkatli olmalıydı."Belkide bu bir tuzaktır." diye aklından geçirdi.
Bu içinin tekrardan korku ile dolmasına yetmişti ve son basamağa gelmişti. Sağında ki koltuğa bakınca orada kala kaldı. Çünkü sevdiği adam ve arkadaşı orada uyuyorlardı.Şimdi ne yapacaktı? Kendi kendine "Buradan GİDEBİLİRSİN Melis. Korkma. Sessizce yanlarından geç ve kapıyı açıp koş" dedi.
Öylede yaptı ama tam yanlarından geçip gidecekken Sarpı görmesiyle orada, bastığı yerde sanki ayakları kilitlenmişti.Ne kadar da uyurken masum duruyordu. Oysaki uyanıkken hiç de öyle değildi. Kendini toparlayarak, kilitli olduğunu düşünmeden kapının kolunu tuttu. Ama kapı KİLİTLiYDİ işte şimdi bitmişti. "Yolun sonuna geldin Melis" diye söylendi.
Ama bir daha şansını denemek için kapıyı çekeledi. Çıkardığı sesle beraber. Sarp gözlerini açmıştı. "Olamaz" dedi.
Sarp o kahverengi gözleriyle ona baktı ve hızlıca yattığı yerden yanındaki arkadaşı yüzünden zorla kalktı ve yanıma geldi. Titriyordu. "Ben bu adama bu kadar "AŞIK"ken, nasıl bu denli korkabiliyorum? " diye içinden geçirirken.
Sarp kolundan tuttu ve "Bir yere mi gidiyordun küçük hanım?" diye bir soru yöneltti. Sustu. Hiç bir şey diyemedi. Ne diyebilirdi ki zaten. Olan olmuştu. "Kesinlikle beni öldürecekler. Ben bittim "sessizce dedi.
Sarp söylediğini duymuştu ve kıza yaklaştı ve gülerek" Ama dün akşam bu kadar korkak değildin. Ne oldu da birden korkak tavuk gibi cebelleniyorsun!? "dedi biraz sesini yükseltmişti.
Kız yutkundu ve" Ben ben hiçbir şey hatırlamıyorum. İnan buraya nasıl geldiğim hakkında en ufak fikrim bile yok ne olur bana bir şey yapma. Sana yalvarırım Sarp. "dedi ve o güzel gözleriyle Sarpa baktı.
Sarp" Öyle mi? "dedi bilmezmiş gibi yaparak. Sarp kızın kendinde olmadığını dün akşam biliyordu. Ama kendi çıkarı için bu kızı korkutup bir daha buraya gelmemesini sağlaması gerekiyordu. Yoksa herşey çok kötü yerlere gelebilirdi. Özellikle mücevherleri satmadan...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEKİZ(DAĞILIŞ)
Roman pour AdolescentsBiz"SEKİZ"dik. Bu evrende mutsuzluk, dostluk ve çete kavramını en iyi bilenlerden..."Ama bir kızın hayatımıza girip bütün düzenimizi bozacağını nereden bilebilirdik ki?" -"Bir çetenin aşk hayatı mı dostluklarına daha ağır basar? Yoksa dostlukları...