Bölüm 1: Beklenmeyen

334 16 5
                                    

Derek düşünemez bir şekilde karşısında duran genç kadına bakıyordu.

     Kate karanlık bir şekilde gülümserken Derek olanları  bir mantık çerçevesine oturtmaya çalışıyordu. Belki de sonunda bunca efsane ve büyünün arasında tırlatmıştı. Karşısındaki kadını şu anda cehennemin en derin yerinde bir yerlerde süresiz tatil kuponuyla keyif yapması gerekmiyor muydu?

Kate'in kendisine doğru attığı bir adım bütün algılarını açmıştı. Daha canlı bir şekilde doğruldu ve istemsizce etrafındaki cesetler e ve kaçmakta olan avcılara baktı. Kate ona doğru yaklaşmaya devam ederken dönüşebilmek için gerekli olan enerjiyi toplamaya çalışıyordu. Yapamayacağını anladığında geriye bir adım attı ve homurdandı.

"Cehennemin dibinden beli temizlemek için mi döndün Hayatım.(!)"

Kate'in ifadesiz yüzü sinirle gerildi.

"Bakıyorum da en son görüşmemizden beri espri anlayışından hiç  bir şey kaybetmemişsin Derek."

Derek Kate'in dikkatini konuşmada tutmaya çalışarak devam etti. Yarasının iyileştiğini ve gücünü geri kazandığını hissediyordu.

"Sen de hırçınlığından bir şey kaybetmemişsin hayatım. Buradan kurtulunca zebanilerine şikayet dilekçesi yazacağım."

Derek bir anda gelen şaşkınlığı yüzünden uzak tutmaya çalıştı. Bu yara nasıl iyileşebilmişti?

Eğer Kate'i tanıyorsa bu mermi gümüş ya da onun gibi lanet bir malzemeden üretilmiş olmalıydı.

Sonra Kate'in asıl hedefinin avcılar olduğunu hatırladı ve bu merminin adresini şaştığını düşünerek bir daha sırıttı. Kate nişancılık yeteneğini de kaybetmişti.

     Dönüşmeye hazırlanırken saldırırsa kazanma ihtimalinin ne kadar olabileceğini düşünüyordu.

Kate'in silahı yerde, ondan üç metre kadar uzakta duruyordu. Elinde bir yay vardı ve omzundaki sadağın ok dolu olduğunu görebiliyordu. Ama o daha yayını çekemeden ona ulaşabileceğini de biliyordu. Daha önce de bu kadarını yapmıştı.

Bu düşünceyle cesaretini topladı ve Kate'in dikkatinin dağınıklığından da yararlanarak saldırıya geçti.

Pençelerini kadının boynuna geçirmek üzereyken Kate'in yüz ifadesini gördüğünde kendini zorla da olsa durdurdu. Kate silahını ya da yayını kullanmak için hiçbir hamlede bulunmamıştı. Elleri havada  geri çekilirken gözlerini sımsıkı yummuştu. Kate korkuyor muydu?!

Derek neler olduğunu anlamaya çalışarak insan formuna geçti. Konuşabildiğinde sakin ama bir o kadar da öldürücü bir tonla sordu.

"Neden öylece duruyorsun?"

Yeşil gözleri kaya gibi soğuk ve sert  bakıyordu. Kate  bu bakışlardaki soğuklukla kanının donduğunu hissetmişti. Belki de yanlış bir yoldan gidiyordu. Derek'in onu öldürebilme olasılığını düşündü ve  Derek'i durduran  şeyin saldırı karşısında hareketsiz kalması olduğunu düşündü. Derek'in soğuk ve ifadesiz gözlerine bakarken, gözlerinde bir yerlerde eski Derek'i görmeyi diledi. Muzipçe parıldayan yeşilleri görmeye ne kadar ihtiyacı vardı aslında.. Ama gördüğü tek şey boşluktu.. Karanlık ve soğuk bir boşluk....

"Ben... yaptıklarım için.. çok pişmanım.." dedi titrek bir sesle. Derek'in bakışları ifadesizlikten alaya kayarken öfkeyle kahkaha attı. Kate bu tepki karşısında irkildi.

"Senin insani duyguları yeniden barındırabilmene sevindim. Ama henüz hissetmeye başlayan biri için bu kadarı çok fazla Kate. Senin mizacına nefret ya da ihanet daha uygun gibi ne dersin? Bence bunlarla başlaman senin için daha iyi olur."

Sil BaştanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin