"Ali"

10.5K 543 344
                                    

İyi okumalar...

Hayatın bize sunamayıp,hayattaki kişilerin bize sunduğu fırsatlar vardır.Şimdide Mihrimahın ayağına gelen fırsatı resmi nikahın düşmesiydi tek temennisi.Boran Ağa Emilenin dediği cümleyi algılamış ama kendine gelen emir cümlesini hazmetmeye çalışıyordu.
Ayşa hanım duyduğu konuşmalara şahit olduğu için Emileye karşı olan sabrı taşıyordu.

"Haddini bil gelin hanım!"

Emile gözlerini devirip konuşmaya başladı.

"Ama dapiy ben ona ilk erkek evlat vericem."

"Ama ilk karısı sen değilsin!"

Boran Ağa Mihrimah ile yakınlığını unutmuş genç kadına dahada yakınlaşmıştı.

"Annem gibi kokuyorsun!"

Genç kadının korkudan bacakları onu taşımaz olmuştu.Annem gibi kokuyorsun dediğinde neyi kast ettiğini anlamış ama maalesef ki karşı duyguları besleyemiyordu.
Tiksiniyordu bebeğinin babasından tiksinen bir kadın daha eklenmişti kader listesine!Ayşa hanım Emilenin konuşmasını duymamazlıktan gelip torununa ve gelinine baktı.Torunu genç kadını köşeye sıkıştırmış zarar vermek gibi bir amacı olmadığını elini beline narince sarıp gösteriyordu.Yaşlı kadın gülümsedi ama bu kadından ona ne yar nede yara olabilirdi.Mihrimahın ağlama pozisyonuna geçicek olduğunu anlayıp genç kadını kolundan kavrayıp arkasına çekti.

"Ji kecike dúr bibe(uzak dur kızçeden)!"

"Dapir ez disekinim(duruyorum babaanne)!"

"Kûçikek hêja li benda te ye(kıymetli kuma seni bekliyor)!"

Mihrimah konuşmalara şahit olurken Emile sadece kelimelerde kalıyordu çünkü türkçeyi yeni çözmüşken kürtçe zor geliyordu.

"Ne oluyor Boran ben anlamiyorim!"

"Anlatır ağabeyim sana güzel güzel geçen kurtce konuşup anlattığı gibi."

Arjen dayanamamış lafa dahil olmuştu.Boran Ağa kast ettiği şeyi idrak etmiş hesap sormak için bir kenara not etmişti.Küçük sincap dinlemese olmazdı!

"Boran nikah konusunda."

Yarıda kesilen Emilenin cümlesi askıya alınmıştı.

"Sonra konuşucaz Emile!"

*******************

Konuşmanın ardından ğünler geçmiş Mübarek Ramazan ayı hüküm sürdürmeye başlamıştı. Mihrimah ise niyetli olmadıgı halde halsizlikten kalkamaz olmuştu.Bedeni hüküm sürdürüyor ayakları onu tartamaz halde olmuştu.Genç kadın zorla sedire oturmuş karnındaki hareketlenmeye başlayan oğlunun varlığını hissetmeye başlamıştı.
Karnındaki bebek altıncı ayına.girmiş haftasında doldurmuştu.Emile ise doğuma gün sayarken iyicene çekilmez hale gelmişti.Boran Ağa ile tartışmaları artmış nihayet Mihrimahın yüzüne gülmüştü kader.Boran Ağa boşanma davasını açmış Mihrimah ise memnuniyetle imzalamıştı.
Yarın ise hakim karşısında boşanma isteklerini söyleyecek sadece boran Ağanın Allah katında eşi olarak kalacaktı belli bir süreliğine.Bu süreçte Mihrimah ailesiyle iki kere görüşmüş hasret birkk nebze olsun saatlerce giderebilmişti.Şimdi ise oturmuş kara kara bebeğine bir patik dahi öremedigi için çaresiz hissediyordu kendini.

Ayşa hanım ağır adımlarla genç kadının yanına oturmuş güzel gelinine kelimelerini sıralamıştı.

"Ne düşünürsün buke(gelin)?"

Kör HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin