Kıskançlık

240 43 44
                                    

Yoongi:

Yoongi sadece ne diyeceğini bilemez bir şekilde Hoseok'un gözlerinin içine bakıyor, kafasında kendini rezil etmeden söyleyebileceği bir cümle kurmaya çalışıyordu. Yoongi ile aralarında olan garip çekimi bitirmeye mi çalışıyordu?

Yoksa ondan mı bahsediyordu?

Ama Jung Hoseok neden ondan hoşlansındı ki? İkisi bir mıknatısın farklı kutupları gibiydi. Herkesin gözü önünde, ilgi çekmeyi seven Jung Hoseok ve kapalı kapıların ardında, yalnızlığıyla mutlu Min Yoongi. 

Mantıklı gelmiyordu sadece. Parçalar her zaman oturması gerektiği gibi yerine oturmuyordu. Yoongi ön göremediği şeylerden hoşlanmazdı. Ve Jung Hoseok bilinmezliğin ta kendisiydi.

"Kim?" diye sordu usulca. Sorunun cevabından biraz da olsun korkarken. 

Her iki cevap da Yoongi'yi etkileyecekti ve hangisini duymak istediğini bilmiyordu. Evet Hoseok'a ilgi duyuyor olabilirdi ama bu onunla çıkacağı anlamına gelir miydi? Hoseok ile çıkmayacak olsa bile hoşlandığı kişi tarafından reddedilmeyi kaldırabilir miydi?

Sorusunun ardından oturduğu yerde biraz kayarak Yoongi'ye yaklaşan Hoseok sorusunu cevaplamak için dudaklarını araladı. Yoongi merak ettiği cevabı duymaya o kadar yakındı ki. Sadece birkaç saniye daha, ve sonra her şey açığa kavuşacaktı. Ama tabii ki hiçbir şey bu kadar kolay olamazdı.

"Hey çocuklar! Bizi duyabiliyor musunuz?" dedi kalın bir ses ikiliyi içlerinde bulundukları transtan çıkartıp gerçek hayata, sıkıştıkları asansöre döndürürken. 

Yoongi içinden Hoseok'un sözünü kesen adama söverken rahatlamış görünen Hoseok ise adama geri seslenmeyi seçmişti. Ahh tabii, Hoseok'un klostrofobisi Yoongi'nin aklından tamamiyle uçup gitmişti.

Hoseok "Evet buradayız!" derken asansörün kapısına doğru eğilmiş, adamın onu duyabilmesi için iyice yaklaşmıştı.

"Şimdi asansörü yeniden harekete geçiriyoruz. Birazdan çıkmış olursunuz." dedi karşıdaki ses. 

Hoseok'un duyduklarıyla içten bir şekilde gülümsediğini gören Yoongi, onun her ne kadar dikkati dağılmış olsa da burada kapalı olmaktan çok da hoşnut olmadığının farkındaydı. Fobiler öyle kolayca kaybolan şeyler değildi.

Bu yüzden önceliğini Hoseok'un ağzından isim almaya çalışarak değil, onu burdan çıkarmaya çalışmak olarak değiştirdi.

Ama neyse ki bu çok da zor olmamıştı. Adamın dediği gibi birkaç saniye sonra çalışmaya başlayan asansör, Yoongi'lerin en başında inmesi gerektiği 5. kata ulaştığında ikili kendilerini asansörün dışına attılar.

"Sonunda. Bir an asla çıkamayacağız sandım." dedi Hoseok gülerek, modu düzelmiş gibi gözükürken.

Omuz silken Yoongi "Ben eninde sonunda çıkacağımı biliyordum." dedi ifadesizce.

Ama Hoseok ona sataşmakta kararlıydı. "Hadi ama sen de biraz korktun kabul et." diye ısrar etti gülerken.

Tamam belki asansör ilk durduğunda biraz korkmuş olabilirdi ama bunu asla sesli bir şekilde ifade etmeyi düşünmüyordu. "Korkmadım."

"Peki sen nasıl istersen öyle olsun." dedi Hoseok, Yoongi'nin üstüne gitmemeye karar vererek. Belki de gerçekten Yoongi için yumuşak bir tarafı vardı.

Aralarında şakalaşarak koridorda yürüyen ikili geciktikleri için yedikleri ufak azar sonunda belgelerini teslim etmiş ve sonunda resmi olarak yarışmada yer almaya başlamışlardı.

----

Sonuç olarak Yoongi Hoseok'un yanından hoşlandığı kişinin ismini öğrenemeden dönmüştü. 

His Muse | YoonSeok |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin