BÖLÜM-6 "Herşeyi?"

394 20 4
                                    

     MERHABAA!!! Geç geldiğinin farkındayım.Bu aralar yaşadığım bazı can sıkıcı sorunlar yüzünden içimden pek yazmak gelmedi.Üstelik oruçlu oruçlu da insan beyninin pek çalıştığı söylenemez..Özelliklede benim ki gibi bir beyine sahipseniz hiç çalışmıyor! :D PEKALAA! Bu bölümde sürpriz birkaç olay var.Şaşırtıcı...Esrarengiz...Tahmin edilemez... Tamam tamam..Sustum.Hadi iyi okumalar! Okuyan oy veren ve yorum atan herkese sonsuz sevgiler! XX

        GİZLİCE EVLENEN ZAYN'E SELAMLAR OLSUN! -_-

    Yavşak polis memuru Harry'i arabaya doğru ittirince tısladım.Sinirimi bozuyordu ama. "Bak" dedim parmağımı sallayıp. "Onunla zorla burada değilim dedim! Şimdi ona hayvan gibi muamele etmeyi kesin! Çıkar şu lanet olası kelepçeleri!" .Adam bana hoş olmayan bir şekilde baktı. "Böyle konuşmaya devam edersen o lanet olası şeylerden bir tane de sana takarım! Kapa çeneni ve bizi takip et!" . "Bana emir mi veriyorsun?! Nesin sen? Komiser falan mı? Basit bir memursun! Ne san-" .Yediğim tokat yüzünden sendeledim ve başımı çok sert evet baya sert bir şekilde arabanın kaputuna vurdum.İnleyerek yere düşerken Harry'nin debelendiğini ve poliselere tekmeler savurduğunu gördüm.Bir polis memuru başıma geldi ama ona bakamadan karanlığa gömüldüm.

    Gözlerimdeki öküzleri kovup,nihayetinde gözlerimi açtım.Kolumu kaldıracak halim yoktu.Gözlerimi kırpıştırıp görüntümün netleşmesini bekledim.Sızlayan vücudum ve balyoz darbesi yemiş gibi ağıran başımla gayet...kötüydüm. "Uyandı.." dedi yumuşak bir ses.Kafamı zorda olsa sol tarafıma çevirdim.Bulanık görüntünün ardından sarı saçlar görüyordum.Ayaklanıp yanıma geldi ve elimi tuttu.Alnımı öpüp geri çekilirken cıvıldadı "Ben birilerini çağırayım.." .

    Doktorun gözüme çektirdiği işkencenin bitmesini beklerken homurdanıyordum.Gözüme damla damlatıyordu.Tanrım! Berbat!  "Şimdi nasıl?" . "Hıı?" . "Gözün.Hala acıyor mu?" . "Şey,hayır.Teşekkürler"  . "Pekala.Biraz dinlen.Birazdan gelip sana durumunu anlatacağım" .Kafamı sallayıp oturdum.Kapı açıldı ve Niall içeri girdi.Şaşırmıştım.O İrlanda da değil miydi? "Heyy Lex.." . "Niall? Sen İrlanda da değil miydin?" . Yatağın önünde donup kaldı. "B-ben..Sen İrlandalı olduğumu...Nerden biliyorsun?" . "Niall saçmalıyorsun.Neden bilmiyeyim ki? İrlandalısın ve 21 yaşındasın.Diğerleri nerdeler?" . Elini kaldırıp durdu. "Sen? Bir dakika" diyip koşar adım odadan çıktı.Ardından hastane koridorunda bir çığlık duydum.Birkaç dakika sonra doktor ve Niall odaya girdiler. 

     Doktor gayet samimi bir şekilde hastane yatağının -iğrenç- ucuna oturdu.Elindeki dosyayı kenara koyup bakışlarını bana çevirdi. "Ne hatırlıyorsun?" . "Nasıl?" dedim çatlayan sesimle.Ne diyordu ki bu?  "Ben,en son bir polisle kavga ettim" . Kafasını salladı. "Hafızanı kaybettiğini hatırlıyor musun?" . "Ben..Şey.Sanırım" . "Üç yıl önce neler yaşadın desem anlatabilir misin?" . "Evet,kısmen" . "Pekala..Polis memuruyla kavga etmişsiniz ve o sana şiddet uygulamış.Tahminimizce bir yere takıldın ve arabanın üzerine düştün.Kafanı ciddi anlamda sert bir şekilde vurmuşsun.Senin durumundaki bir hasta için bunu demek zor.." .Nefesimi tuttum. "...mucizevi bir şekilde hafızan yerine gelmiş" .Doktorun arkasında ki ağlayan Niall'a baktım.Gözlerini silip el salladı.Gülümsedim. "Sonuç olarak.." doktora döndüm. "...herşeyi hatırlıyorsun" . "Ben..Demişlerdi ki.." . "Biliyorum" diye sözümü kesti doktor. "Senin durumundakilerin hafızası çoğunlukla geri gelmez.Başarı %30 dur.Ve sen bunu başardın" .Uzanıp elimi sıktı.

   Doktor odadan çıkar çıkmaz Niall yanıma gelip beni kucakladı.Yanaklarıma sulu öpücükler bıraktı.Sürekli şükr ediyordu.Güldüm. "Niall..Tanrıya dualarını sonra ilet..Neredeyim ben?" . Güldü. "Hastanedeyiz...Londra'da" .İrkildim. "Harry nerede?!" . "Onu buraya gönderdiler..Çocuklar çıkması için uğraşıyor" .Düşen yüzü canımı sıktı.Ona baktığımı fark edince hemen güldü. "Çıkacak değil mi?" .Başımı ellerinin arasına alıp alnıma bir öpücük kondurdu.Sarıldı. "Elbette.."  

       Koltukta oturmuş beni izleyen Niall'a bakıp iç çektim. "Eve gitmek istiyorum.." .Ellerini dizlerine vurup kalktı. "Doktorla konuşurum.." .Gülümsedim.Bana bakıp çıktı.Neden tuhaf davranıyordu ki? Harry'e birşey olmuştu.Bana söylemiyordu.Benim yüzümden o hale geldi. "Doktor çıkabi- Neden ağlıyorsun?!" .Omuz silktim. "Bilmiyorum..Harry nerede?" .Hıçkırdım. "Ahh Lexie..Hadi ama.O çıkacak korkma.."

   Niall'ın evindeyiz.Mutfakta.Yemek yapmaya çalışıyor.Malzemelerin yarısını tüketti.Başım ağrıyor..Vücudum sızlıyor ve deli gibi Harry'i merak ediyorum.Elimden birşey gelmiyor. "Niall tekrar Louis'i arasal?" . "Son yarım saatte tam 11 kez aradın Lexie..Tekrar ararsak bize söver" .Kıkırdadı..Yanaklarımı havayla doldurup yanına adımladım.Tava da karıştırdığı yemeğe baktım.Güzel görünüyordu ve nefis kokuyordu.Kolumu omzuna koydum.İç çekti. "Onunla gittiğini öğrenince korktum.." .Harry'le mi? Neden ki? "Ben..Bir daha seni göremem diye korktum" . "Ni-" .Birden bana sarılınca afallamıştım.Sendeledim ve düşmeden beni tuttu.Gözlerime bakarken yutkundum.Beklemediğim birşey yapıp beni öptü.Beynimden aşağı kaynar sular dökülürken yavaşça geri çekildi.Ellerinin arasından bir çırpıda kurtulup koşarak mutfuktan çıktım. "Lanet olsun Lexie! Özür dilerim! Lexie!" . Merdivenleri hızla tırmanıp bana verdiği odaya daldım.Kapıyı kilitledim. 

         Anlamalıydım.Üç yıl önce..Harry'den önce hep bana yakın davranan...Beni koruyan oydu.Birşey olsa hemen kendini öne atıyordu.Hep arkadaşça birşey olduğunu düşünüyordum.Yanılmışım.Anlamalıydım lanet olsun! Keşke...Keşke onlarla hiç tanışmamış olsaydım.Keşke bu duruma gelmeseydim! Kapı tekrar tıklandı.Yarım saattir orada bekliyordu. "Niall,lütfen git.Kafam çok karışık" . "Ben üzgünüm.Öyle yapmak istememiştim" . "Öyle umuyorum..Sadece git.." . "Pekala..Louis aradı.." kapıya kulak kesildim. "...bir saate kalmaz geliyorlarmış.Harry'le beraber" .Derin bir oh çektim. "Teşekkür ederim" .Uzaklaştığını duydum.Kendimi acınası bir fahişe gibi hissediyordum.Hoşlandığım çocuğun kardeşi saydığı kişiyle az önce öpüşmüştüm.O beni öpmüştü..Benden hoşlanıyordu.Ben..En kısa zamanda buradan gitmeliydim evet.. Köpek gibi aşık olduğum,gururumu es geçip peşinden gittim çocuğu,dostlarımı bırakıp gitmeliydim.Herkese sorun yaratıyordum.En iyi buydu.. Siyah ve beyaz ayrılmalıydı belki de..

             

DREAR (Harry Styles Fanfic./Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin