S.A.K-1-

291 3 0
                                    

NEFESİN AĞZINDAN
Bugün benim dogum günüm.Biz her özel günde kardeşim Berrak,babam Osman Hoca,küçük ablam Esma ve büyük ablam Asiye bir seyler yapardık.Ailecek.Ancak bir kaç senedir ablamın diğer ailesi Kaleliler de geliyorlar.Kalelilerin 4 oglu var.En büyükleri Mustafa abim.Aslında eniştem olan.Biz birbirimizi çok severiz.O yüzden abi derim.Bi küçükleri Tahir Kaleli.Henüz göremedigim olan.Askerdeymiş kendisi.Abisinin düğününe bile gelemedi.Üzücü bir durum.Resimlerini gördüm.Kendimi de bunla avutuyorum ya.Bide yangazlar var en küçük Kaleliler.Ikizler.Murat ve Fatih. Yangaz Murat kızların 1 numaralı sevgilisi.Nazar hariç.Sevdigi kız.Yani bize öyle der Nazar.Hiç sevmezmiş Muratı.Neyse sevdaluk peşinde değiliz.Yangaz Fatih ise yedek sevgili.Öyle der kendine.Bide ANNE Kaleli. Pek iyi anlaştığımız söylenemez.Saniye Kaleli.
Biz Hopalılar ve Kaleliler bugün denize gidicektik.Maglum Karadenizdeyuk.Kapı çaldı.Birde açtım ki "POSTA" Ne alaka ben ve posta dedim.Açtığımda ne göreyim.Gönderen kısmında kos kocaman"TAHİR KALELI"Bi an o kedi gibi olan yüzü geldi aklıma.Daha yüzünü bile görmemişken,doğru düzgün tanımıyorken,kilometrelerce uzaktan birini mi seviyordum.

TAHİRİN AĞZINDAN
Bugün doğum günü.Sadece resimlerden tanıdığım,kilometrelerce uzaktan sevdiğim o güzel kızın doğum günü.Sanki imkansızmışız gibi geliyordu bana.Ta ki Asiye yengemin bana mektupta bahsettiği o güzel kızı okuyana kadar.Yengem Nefesin sürekli beni sorduğunu.Teskeremin ne zaman çıkacağını sorarmış.Galiba biz kilometrelerce yolu sevdiği için aşmaya değer insanlarız.Biz.Ikimiz.Nefes ve ben.Bugün doğum günü olduğunu duydum ve mektup yazmaya karar verdim.Yengem yazısında hep derdi çok meraklı diye.Biraz sabrı öğrensin.Çatlasın.Ona küçük bi kutlama tebriği yazdım o da şu"İYİKİ DOĞDUN PRENSES".Bu söz yeterliydi.

NEFESİN AĞZINDAN
Mektupta aynen şu yazıyodu"İYİKİ DOĞDUN PRENSES".Çıglık atmış olmalıydım ki Berrak hemen yanıma koştu.Sarıldım ona öptüm.Sanki Tahiri öpüyormuş gibi.Sanki bu mektuba her baktığımda kilometreler benim için santime dönüşüyor ve onu görme isteği doğuyor içime.Postacının ardından kapı yine çaldı.Saçma bi umutla açtım kapıyı.Abimmiş.Hadiyin dedi.Gidiyrız.Saniye Hanım Ön koltuğa yayılmış gözlerini bana dikmiş somurtuyordu.Bende gözlerimi ona doğru bayıltarak içeri girdim.Esma ablamı,Berrakı ve babamı çağirdım.Yola koyulduk.Giderken Asiye ablamın telefonu çalıyordu."Paşamın asker telefonu"diye kayıtlıydı.Ablam ve Tahirin aralarındaki bağ çok cıvıktı.Benimle Tahirin arasında olmasını istemediğim kadar.Ablam telefonu açtı,biraz sonra "uuuu"diye bir ses. Ablam telefonu kapattı. Herkes sordu noldu diye ama ses seda gelmedi.Biraz geçtikten sonra ablam
"Nefes biz sizi almaya gelirken evden postacı çıkıyodu.Bide çığlık sesleri.Noldi asker sevgilin falan varda mektuplaşıyo musunuz?"dedi imalı bir bicimde.Ben anlamıştım Tahirin ona dediğini.Ve onlar bir isler çeviriyorlardı.Ben de bunu anlamıştım.Bi yandan mutlu oluyordum sanki.Içim kıpır kıpır."Evet abla asker sevgilim var sizden saklıyorum.Ne güzel fışki yiyorum demi"dememle Saniye Hanım oradan hemen "öhööhö"diye yalandan bir öksürük attı.Hemen lafı Tahire getirdi.Benimde paşam gelsin Dağdevirenlerin kızı Mercanı alacam ona"dedi Bende kısık sesle "he Saniye nenem he oğlun elden gidiy sen hala gelin peşindesin"dedim.Murat duymuş olmalıydı ki sırıttı."O zaman hosgeldin yenge"dedi.Ablam"ben zaten buradaydum yangaz,iyimisin"dedi.Murat'ta karşılık olarak"Sana demiyorum asiye yenge öbür yengeme diyrım"dedi sırıtarak.Murata kızmak gelmedi içimden.Ama yalancıcıktan kızmış gibi yaptım.Saniye Hanım hemen o meşur hareketini yaptı*dövündü*.Bende hemen"Boşuna dövünmeyin yemem oglunuzu"dedim.Bilmiyerek.

Hayali S.A.K.   *Bölüm 1*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin