Planlar

475 30 4
                                    

Multimedya da besteee!

×××
Beni yandan gördüğünde, havlusunu ve suyunu hızla alarak salondan çıkmak için yöneldiğinde kalkıp hızla önüne geçtim.
Karşımda öylece durup bakıyordu.
"Derdin ne?" dememle gözümün tam içine bakması bir oldu..

Kalbim küt küt, tik tak yada pat küt de atıyor olabilirdi.
Bana öyle bakma çocuk. Duymuyor musun kalp atışlarımı?

"çekil önümden beste." dedi sevdiğim adam.
Kendimden taviz vermeyerek "soruma cevap alamadım" dedim.
"Sadece ağzının payını verdim züppeye"
"Olayın öyle olmadığını ikimizde biliyoruz burak şimdi gerçeği söyle."
"Gerçek falan yok olanı söyledim" diyip yanımdan geçip gitti. Yine kacıyordu.
Ama böyle kurtulabilicegini saniyorsa yanılıyor.
madem kıskanıyosun ve söylemiyosun bende besteysem seni cıldırtıp bunu söylettiririm burak bey.

Spor salonundan çıkıp sınıfa gittim. Ama aklım burakta ve yapicaklarimdaydi.
Kıskanıyorsa seviyor demektir. Bunca zaman ben uğraştım sıra sende beyaz atlı sarı prens.

Son ders zili caldiginda kapıda denizi bekledim ama burak yoktu, sanırım spor salonundan çıktıktan sonra da sınıfta gelmeyip direkt gitmişti okuldan.
Denizle birlikte eve giderken düşünceli olan halimi görüp nedenini sordu.
Bende planima o da dahil olucagi için anlatmaya başladım.
"Hani senin sınıfında kavga ettiğin çocuk var ya?
"Ee?"
" hani şöyle yakışıklı, uzun boylu, güzel gülüşlü, sarışın, şirin bişey?"
"Yakışıklı??"
"He işte o var ya benim hoslandigim burak o"
"Oha senin bana sürekli anlattigin meşhur burak o mu?"
"Eveet ! "
"Neden daha önce söylemedin kuzen"
"ne biliyim, söylemek istemedim. Aman neyse şimdi asıl konuya gelelim."
" dinliyorum."
" deniz,  burak büyük bir ihtimal benim kuzenim olduğunu bilmiyor ve sevgilim olduğunu düşünüyo, hatta geçen gün ki kavganizda bir cümle söylemişti hatirliyo musun?"
"Evet hatırlıyorum. Senin sabah ki gulen yüzünü dagiticam falan filan"
" heh işte biz seninle o sabah okulun kapısından şakalaşarak ve gülüserek girmiştik ve burak bizi gördü. İşin garip yani kuzen,  burak kızgın bakıyordu bize. Herhalde fazla sesli gülüşüp okuldakilerin huzurunu bozduğumuzu düşündüğü için öyle kızgın değildi dimi?"
"Anlaşıldı tamam. napalım peki planin nedir?"
"Madem sevgilim sanıyo kıskanıyo ve soylemiyo, o zaman aşkımızı daha çok gözüne sokalım ha, ne dersin kuzen?" diyip güldüm ve bana kesinlikle çok fenasin der gibi çakal bakışları attı.
" yapalım bu işi"
" peki bana bu konuda yardım etmek istediğine emin misin?"
" ayıpsın sonuna kadar, bu işin sonunda aşk kazanıcak." diyip göz kırptı. Deli çocuk.
Eve gittiğimde annem yine mis gibi yemekler yapmıştı ve ben kendimden geçmiş bi şekilde mutfağa girdim.
İyice yemekleri süzdükten sonra tam mutfaktan çıkıp odama gidicektim ki
Annem önüme geçip "nereye kız, madem buraya kadar zahmet edip geldiniz bi sofra kurmaya bari yardım et" diyip elime çatal kaşık ne varsa tutuşturdu.
El mahkum sofrayi kurduk ve bi güzel yedik.
Sultan hanim kaldırmaya başlamadan hızla odama uçtum. Bi sofra vakasini daha kaldırmaya gücüm yok.
Uzun zamandır kitap okumuyorum diye düşünüp, kitap okuma koseme geçip oturdum ve okurken gözlerimin yavaşça kapandığını farketsemde yatağa kadar gidemezdim. Kitabı onumdeki sehpaya bırakıp olduğum koltukta kıvrılıp uykuya bodoslama daldım. Yaşasın üsengeclik, saygılar.

BENDEN BU KADAR SAYIN OKURLAR. BUGÜN ÇOK RESMIYIM MASALLAH
HER NEYSE SANIRIM TAM ŞUAN BENDE UYKUYA BODOSLAMA DALICAM.  İYİ OKUMALAR  VE İYİ GECELER..

Derin DuygularHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin