Gençler geçen yolda yürüyorum.
Deneme hikaye hadi hayırlısı.
Yolda yürüyorum. Onu bunu kese kese tabi. Bir yer gördüm böyle hoş, park gibi. Gittim oturdum. Yandada büfe varmış. Girdim kola aldım tabi çizisiz olmaz kola. "Abi çizi versene bir tane." dedim. "Ne çizisi kardeş?" diyor. Mal amk. "Çiziviçin küçük kardeşi." dedim. Anlamış olmalıki önüme çiziyi uzatmıştı. Verdim 1.5 tl. Aldım yerime oturdum. Çizinin paketini açıp yemeye başladım. Baktım tadı değişik yanımdaki çöpe attım. Neyse kolayı pfiss diye açtım. Diktim kafaya.
Önümden hoş bir hatun geçti. Kesiştik böyle göz göze geldik sonra gitti. Bidaha diktim yine hatun farkettimki dikdikçe hatun geçiyor. Kalktım, sikerim kolasını diyip koyuldum yollara.
Antikaci var yol üzerinde. Bir bakalım ne var diye. Girmez olaydım amk.
Rafların birinde gözüm kaldı. Kumanda vardı böyle tuşlu bir şey ama değişik tabi. Kullanıyım dedim baktım pili yok. "Abi pil uzatır mısın?" dedim. "Kaç para istiyorsun" dedi. Oç 2 saniyede keraneye çevirdi ortalığı.
Sağ tarafimda vazo vardı. Ama değişik bir şey böyle metalden yapılmış. "Ne diyon lan sen keraneci piç." diyip kafasına indirdim. Sonra bu bayıldı, kumandayıda alıp kaçtım gittim oradan.
Kumanda farklıydı 3 adet 12 V pil alıyordu içine. Önümde bim vardi. Girdim pil almak için. Bilirsiniz bimler böyle labirent gibi olur. Git git bitmedi. Kasaya ulaştığımda at gördüm. Kasiyere "Atlar girebiliyor muydu abi buraya?" dedim "Ne gibi?" dedi. hatunda olayı anlayıp bi bana baktı bi kasiyere sonra diğer kasiyere.
Abi 12 V pil varmı dedim. Karacell uzattı önüme. "Ulan haysiyetsiz oç markaları niye değiştiriyorsunuz. Nerde bu duracell nerde bu devlet?" dedim.
Adam "bunu anana sorsana deliganlı" demesiyle bana verdigi karacelli öyle bir attım ki faydası dokunmadı. Adamın kafasına deyip yere düştü. Sonra bu beni bi kovalıyo. İçeri girdiğim yere kadar kovaladı. Kovalarken "peşimi bırak marka hırkızııı!" diye bağırıyorum. Oç anca durdu. Bende "saygılar haysiyetsiz marka hırkızı" dedim ve kapıya tekme attım. Bilirsiniz cam gibi olur kapısı. Kırdım kaçtım.
Yoluma devam edip adeseye koyuldum. Marka hırkızları marka hırkızları diye kafamda tekrar ediyorum. Adesenin önüne geldiğimde otomatik sensörün kapıyı açmasını bekledim. Tam ayağımı basıcam kapı açılmıyor. Afrikanın yerel dansını yapmama rağmen kapı açılmadı. "Acilsana oç kapı" diye diye bağırıyorum. Baktım olmucak cama tıkladım içerden kasiyerin biri gelip kapının önünde dikildi. "Ne var?" demesiyle "kapıyı açsana oç" dedim. "Kapı bozuk amk görmüyon mu." dedi. Yerden taş bulup cama fırlattım çat diye ananskim bi kırıldı içerdeyim.
"Naptın cama yarrak?" dedi. "Sizi kurtardım lan daha ne istiyon amk." dedim. "He sağol pardon. Ne vereyim abime?" "Abi pil alcam." dedim. "12 v olsun duracell olsun. Ama 3 tane olsun" Verdi pili gidiyorum. Kolumdan çekip durdurdu. "Ne var?" dedim. "Parasını ödemedin" diyor birde amk. "Camı kırdım insanları kurtardım oç, daha ne istiyon amk." dedim. "Sen kırmasan zaten açmaya geliyorlardı salak. Dua etde kapı parası istemiyorum. Adamı haklı buldum ödedim parasını.
Kumandaya taktım.
Bunlar ne boka yarıyo la bi deniyim dedim. Ortadaki büyük tuşa bastım. Zaten yazıları belli olmuyo amk. Sesler gitti. Noluyo ananskim dedim. Zaman durmuş.
1. olan soldaki ilk tuşa bastım. Hayat geri döndü. Olum çok eğlenceliydi. Zamanı tekrar durdurup içeriden 2-3 tane kola alıp poşete kattım. Kolayı aldım diktim kafama bir bok olmadı. Anladım ki hayat hala durmuştu. Geri döndürdüm ve bi daha diktim. Hatun geçiyordu önümden. Bastım tuşa hayat durdu. İyi bir sezdim karıyı sonra beğenmedim. 2. tuş olan sağdaki tuşa bastım ve zamanı tekrar devam ettirdim. Bu kumandayla neler neler yapacaktım hahaha.
Merhaba. Wattpad' de yeniyim ve bu benim deneme hikayem. +5 vote'de yeni bölümü gelir. Şimdiden teşekkürler. -.•
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçen Yine Zamanı Kontrol Ediyordum
AdventureKapak fotoğrafı gibi görünmeyen hikaye.