ʙᴀʙʏ ʙᴏʏ ☽ ʏᴏᴏɴᴍɪɴ

Efta (7)

Jimin

Uyanalı neredeyse 1 saate yakın oluyordu. Dün geceden sonra koltukta Yoongi'nin üstünde uyuya kalmıştım. Sabah kalktığımda ise hiç istifimi bozmadan onu izlemeye başladım. Bugün okul vardı ama çoktan 2. Dersi kaçırmıştım. Bu yüzden okulu boşverip anın tadını çıkarmaya karar verdim.

Altımda mışıl mışıl yatan adamın yüzünü incelerken kendimden geçmemek mümkün değildi.
Çekik gözleri beyaz teni alnına düşen kahkülleri. İzlerken saniyeler saniyeleri dakikalar dakikaları kovalamış ve neredeyse öğlen olmuştu.

Yoongi'nin böyle giderse akşama kadar uyuyabileceğini düşünmeye başlamıştım. Bu yüzden onu bir an önce kaldırmalıydım.

Üstünde biraz daha yukarı kayarak dudaklarımı boynuna konumlandırmıştım. Hafif hareketlerle boynunu emerken alt tarafımı ona sürtmeye başladım. İşe yaramış olacakki altımdaki beden hareketlennmeye ve ağzından şapırtılar çıkarmaya başlamıştı. Kafamı boynundan kaldırıp yüzüne odakladığımda şuanda ne kadar küçük bir çocuk gibi göründüğünü düşünüp kıkırdadım. Ağzını bir kaç kere daha şapırdatmış ve gözlerini aralamıştı.
Birkaç saniye yüzüme boş boş bakmış ve gözlerini tekrar kapatmıştı.
Aniden gözlerini açıp sağ taraftaki duvarda asılı olan saate baktığında beni alel acele üzerinden indirmişti. İkimizde çıplak olduğumuzdan ben üzerimizdeki battaniyeye sarılmıştım. O ise yerden kıyafetlerini bulup giymeye başlamıştı.

" senin bugün okulun yok muydu?" Sabah olduğu için hala boğuk çıkan sesi ile konuşmuştu.
"Vardı ama uyuya kaldığımız için bugün gitmemeye karar verdim." Battaniye dahada sarılıp bana dönmüş alaylı ifadesine dikkatlice bakıyordum.
"Böyle şeyler senin keyfine göre değil Park Jimin istediğin zaman okula gidip istediğin zaman devamsızlık yapamazsın"
Annem gibi konuşmasına göz devirmeden edemedim.

Battaniye ile ayağa kalkıp bende kıyafetlerimi aramaya ve bulduğumu giyinmeye başladım.
Üstümü giydikten sonra odaya çıkıp kısa bir duş aldım. Duştan sonra üzerimide giyip aşşağıya indim. Etrafta Yoongi'ye dair hiçbir iz veya ses yoktu. Odasında olduğunu düşünüp kafaya takmadım. Mutfağa girdiğimde kahvaltı sofrasının hazırlanmış olduğunu gördüm ve tabiki masanın üzerine bırakılan notuda.
Notta;
" Park Jimin işe geç kaldığım için evden haber vermeden çıkmak zorunda kaldım. Annene haftada 3 gün sizde kalacağımı konuşmuştuk. 3 günde dolduğuna göre haftaya görüşmek üzere.
Dip Not: Okuluna gitmeyi unutma!!"
Yazıyordu. Gitmesine üzülsem de not bırakması hoşuma gitmişti. İçinden en azından bana azda olsa değer veriyor ki merak etmemem için not bırakmış diye geçirmedem edemiyordum. Sırıtarak masaya oturduğumda onsuz geçen 4 günde geldiğinde uygulamak için plan yapmaya karar verdim.

————

Yoongi

Bütün gün eski hastalarımın dosyalarını düzenlemiş ve yorulmuştum. Son 3 gündür Jimin ile uğraşmak yeterince zor değilmiş gibi haftanın geri kalanı 4 günde uğraşmak için bir sürü işim vardı. Ayrıca yarın Jimin'in okula gitmem gerekiyordu. Okulda Jimin'e çaktırmadan arkadaşlarına soru sormam ve bilgi edinmem epey zor olucak gibiydi. Malum jimin bu konuda konuşmamakta çok ısrarcı. Benimde çevresine danışmaktan başka çarem kalmıyor.

———

Ertesi gün

Yoongi

Jimin'in okula geldiğimde nerden başlama gerektiğini bilmiyordum. Her önüme gelenede soramazdım. Sonuçta arkadaşları bir psikoloğa gittiğini öğrendiklerinde verecekleri tepkiler belliydi. Çoğu Jimin'e deli damgası vurarak dalga geçecek kimisi ise yanına yaklaşmayacaktı. İlk önce sınıfı ve yakın arkadaşları hakkında bilgi toplamalıydım. Birde kimliğimi saklamalıydımki işler karışmasın.

Okulda öğrencilere sora sora müdürün odasını öğrenmiştim. Açıkçası Müdüre Bayan Park'ın Jimin'e bir şey iletmemi istediğini söylediğimde sınıfını öğrenmem düşündüğümden daha kolay olmuştu.
Sınıfın kapısına geldiğimde kendimi tam göstermeden içeri göz attım Jimin sınıfta gözükmüyordu. Bu benim için iyi bir şeydi.

Bir kaç dakika sınıfı gözetlemem sonucu 2 öğrenci anlamış olacakki yanıma gelmeye başlamışlardı. İkiside uzun boylu ve yakışıklı çocuklardı sadece biri diğerine göre daha esmerdi.

" Buyrun bayım kime bakmıştınız?" Esmer olan dikkatlice cevabımı beklerken direk konuya girmiştim.

"Jimin'in yakın arkadaşlarına bakıyordum da  belki siz biliyorsunuzdur sonuçta sınıf arkadaşısınız. Yakın olduğu kişilerle konuşmak istiyorum. Bana onları gösterir misiniz? " Esmer olan yanındaki tavşan dişli çocuğa kare gülümsemesini sunduğunda tavşan dişli olan tavşan dişlerini göstererek gülmüş ve beni kolumdam çekip sürüklemeye başlamışlardı. Nereye gittiğimi bilmiyordum sadece sürükleniyordum.
Durduğumuzda soyunma odasına geldiğimizi anlamam pekde zor olmamıştı.

" Neden beni buraya getirdiniz?"

" Jimin'in arkadaşlarıyla konuşmak istediğini sanıyordum." Tavşan dişli hala sırıtmaya devam ediyordu. Bu kadar hoşuna giden şeyin ne olduğunu merek etmeye başlamıştım.

" ee buraya konuşmak için geldiğini sanıyordum. Ne zaman konuşacaksın" Esmer olan ne kadar ciddiye kalmaya çalışsada yanındaki tavşan dişli çocuk sırıttıkça oda kendini tutamıyordu.

" Jimin'in yakın arkadaşları olduğunuzdan emin misiniz? Size güvenmemi sağlayın sonuçta anlatacaklarım özel şeyler"

" Jimin'in doktoru olduğunu Biliyoruz Min Yoongi bence bu bize güvenmen için yeterli bir sebep" Tavşan dişli çocuğun dedikleri onlara güvenmemi sağlamıştı. Sonuçta Jimin yakın arkadaşları olmasa anlatmazdı.

" o zaman soruma geçiyorum Jimin hakkında son zamanlarda tuhaf olan şeylerden bahsedebilir misiniz ?"

" Hangisinden başlayalımki Jimin'in tuhaf olmayan hali yok"

" Hayır ondan bahsetmiyorum yani şey hani eskiden sosyal medya hesaplarında paylaştıkları hakkında"

" he sen onu diyorsun. Şöyleki Jimin'e arada geliyorlar. Bazen küçük bir çocuk gibi davranıyo öyle zamanlardada bizden bolca ilgi bekliyor. Garip konuşmalar yapıyor ve hormonlarına sahip çıkamıyor." Tavşan dişli olanda Esmerin dediklerini onaylamış ve devam ettirmişti.

" Onun için bir çok kez endişelendik ama elimizden bir şey gelmedi lütfen ona yardım et bence sadece biraz sevgiye ve sevgiliye ihtiyacı var" ikiside yavru köpek bakışlarını bana gönderirken ben sadece göz devirdim ve okuldan çıktım.

Jimin aklımı gerçekten karıştırıyordu. Acilen bu işi bitirmeli ve tatile çıkmalıydım.

———