Anlatamadıklarım

Görmek Yada Görmemek

Ben tek bir inanışa inanırım : Ya Yaşarsın Ya Savaşırsın.

    Bazen inandığımız şeyler her Yaşa, Boya, Irka ve Cinsiyete hitap etmeyebilir.Savaşırız bazen karşıdakine bir şeyleri kanıtlamak veya inandırmak için. Size kim bir kaç kelime grubuyla bir şeyler ispatlayabilir ki ? Bir kelime bir sözcük yada bir inanış bunlar hep aynı ağızlarda dolaşan aynı cümleler , bazen bize anlam vermiyor bazen kulağımızda pası bile kalabiliyor ama hiç bir zaman ''Oha ya çok inandırıcı '' dediğimiz olmuyor. Dünya kalabalıklaşıyor , ufacık bir çocuğun ''Merhaba'' kelimesini duyduğu zaman ki tepkiyi bir birey ilerleyen yaşlarında veremiyor mesela. İlk küfür öğrendiğiniz günü aklınızda canlandırın  ne tepki verdiniz ? Bir yandan kelimenin içinde ki ham maddesini ararken bir taraftan beyniniz ve kalbiniz o küfürlü kelimeyi alıverdi en derin noktalarına. İşte asıl burada başlamıyor mu ayrılık konusu ?. Beyin onu yeni bir iletken olarak kabullendiğinde kalbiniz yerini ve kişisini belirliyor. ''Ah şu insanı görsem de ona söylesem tam da ona oturan bir kelime''  diye düşünüyorsunuz. İşte Bu hikayenin ana maddesi de asıl kime değil anlatamadığım derinlikleri kime açmalıyım ?...

     Psikolojik bir dönemde insanlar ikiye ayrılır ; Çökenler ve Yeni Doğanlar....

Bir insan bir amaç için gelmiş ve bir amaç için gidermiş. Ne kadar doğru bir cümleymiş değil mi ?Bazen amacınızı öğrenemeden geçer gider hayat önünüzden hızlı bir tren gibi bazen ise yüzünüze tokat atarcasına sindire sindire süründürür.İşte tam olarak da bu ikinci seçeneğimiz de ki insanlar yaptıkları şeyleri düzeltmek için Tanrı'ya sığınır , oysa hala farkında olamamışlardır ki Tanrının onları cezalandırdığından. Bir kitap bir insana ne katarsa bir cümle bir insandan o kadar götürürmüş. Sosyal Medya'da Bir insan Dini bir söze duygulanır başka bir insan ise beslediği duyguların tarifine...