Serkan yoldayken karakolla konuşmuş, gerekli talimatları vermişti. Murat, bir süre nezarethanede tutulacaktı, Serkan şikayetçi olmuştu...
Serkan : bizimkiler peşine düşmüş Murat'ın. Yakında görür o...
Eylül: iyi yaptın... nasıl vurdu, hem de Yağmur'un yanında...
Serkan: ben de en çok ona sinirlendim ya zaten
Eylül : acımıyor mu sahiden?
Serkan : acıyor... ama Yağmur üzülmesin diye söylemedim
Eylül: hadi ya... ya bir durdur arabayı da pansuman falan yapayım...
Serkan : öpsen geçer aslında
Eylül: yaa şuna bak, fırsatçı
Serkan : ee ödeşme vakti Eylülcüm... bundan yıllar yıllar önce sen düştüğünde ben senin dizinden öpmüştüm hatırlarsan... şimdi de sıra sende...öp de geçsin...
Serkan kendini Eylül'e yakınlaştırmıştı, Eylül de Serkan'ın yanağından öpmüştü...
Eylül: şimdi nasıl?
Serkan: şaka yapmıştım. Acımıyordu zaten. Öp diye yaptım...
Serkan güldü...
Eylül: bak ya... neyse, kocam değil misin öperim.. yine öperim...
Eylül aynı yerden tekrar öpmüştü...sonra yerine yerleşip araba kullanan Serkanı izlemeye başladı...
Serkan: vay vay vay... manzaranız güzel bakıyorum Eylül hanım...
Eylül: hem de nasıl Serkan bey...
Serkan: ama haksızlık bu. Sen beni izliyorsun, ben de burda araba kullanıyorum...
Serkan ani bir frenle arabayı kenara çeker ve kapıyı açıp koltuktan iner...
Eylül: nooldu şimdi?
Serkan: yer değişelim. Sen kullan...
Eylül: ben kullanamam ki... yolu bilmiyorum
Serkan : ben sana gösteririm... hem sen de kullanmak istemiyor muydun hep?
Eylül: başkasının kulladığı arabaya binmiyordun hani?
Serkan : seninkine binerim. Daha önce de binmedim mi zaten? Hadi bin... sen kullan, ben seni izlicem
Eylül mahsusçuktan dudaklarını sarkıtır ve karnını gösterir...
Eylül: ben bu karınla süremem ki... bana bu halde araba mı kullandıracaksın gerçekten?
Serkan: şey... evet haklısın... neyse... ben devam edeyim o zaman
Eylül: eh yani...
Serkan : of...
Serkan yeniden sürmeye başlar arabayı... Eylül de birden güler...
Serkan: ne oldu?
Eylül: hiç... sadece bir an aklıma ileriki zamanlar geldi... yani seneler sonra... böyle Yağmur büyümüş falan... mesela lise son sınıfta. Oğlumuz da 12- 13 yaşlarında falan... Yağmur'un mezuniyet balosu var... tabii sen de evdesin o sırada..
Serkan: ee?
Eylül: mesela.. sevgilisi gelip alıcak onu evden... sen tabii hemen evham yapıyorsun...
Serkan, Eylül'ün dediklerini düşünüp, hayal kurar...bir yandan Eylül'e anlatıyordu...
Serkanın Hayali
Yağmur odasında baloya hazırlanıyordu. Eylülle Serkan da televizyon karşısındaydı...Serkan: kaça kadar sürecek bu balo?
Eylül: bilmem ki... bırak işte Serkan, koca kız, 18 yaşında artık. Bırak eğlensinler...
Serkan : ben anlamam.. gece dışarısı hiç tekin değil. Ben gider alırım kızımı. Saat kaçta bittiğini öğren yeter...
Eylül: bilmiyorum Serkancım ama gece 1den önce gelmezler herhalde...
Serkan : -ler derken? Çoğul konuştun... kim gelicek başka? Anlamadım ben...
Eylül: Eren yok mu? Yağmur'un erkek arkadaşı... geçen gün karşılaştığımızda ayaküstü konuştuk, Yağmur'u alıcak, gece de buraya kendi getirecek kendi... arabası da varmış zaten
Serkan: arabası mı varmış? Bu çocuk kaç yaşında Eylül? Ehliyeti var mı? Ehliyetsiz mi kullanacak?
Eylül: ehliyetsiz olur mu Serkan? Hem Eren, Yağmurdan bir yaş büyük...
Serkan : içkili mi bu parti? Alkollü araç kullanmaz dimi? O kadar aptal değildir herhalde...
Eylül: Serkan saçmalama... tabii ki içmez. Çocuk zaten gergin. Bak, buraya geldiğinde de sakın bir şey deme ona. Senin komiser olduğunu bildiğinden çok gergin. Kızın için sakin ol tamam mı?
O sırada Yağmur üzerinde masmavi bir elbiseyle yanlarına gelir...
Yağmur : anne? Nasıl olmuşum?
Eylül: çok güzelsin...
Serkan : zaten prensestin, şimdi tam prensesler gibi olmuşsun...
Yağmur : yaa baba... deme öyle...
Serkan : seni gelip alabilirim. Saat sorun olmaz benim için.
Yağmur : şey... aslında Eren gelicek baba... gece de o bırakacak...
Serkan: Eren demek... ehliyeti var mı?
Yağmur : var tabii ki.
Serkan : alkol almasına izin verme sakın. Sen de içme. Sakın... tamam mı?
Yağmur : o da içmiyor zaten baba, rahat ol. Lütfen ona ters bir şey söyleme noolur...
Serkan : iyi tamam...
Kapı çalar o sırada... gelen de Yağmur'un sevgilisi Erendi. Ama Serkan'ın gözü hiç tutmamıştı. Giyimine bile dikkat etmemişti. Gömleğinin yakaları yamuk ve etekleri dışarıdaydı. Üzerine de uygun olmayan bir pantolon giymişti...
Serkanın hayalinin sonu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savrulan Yapraklar ?
Novela Juvenil2000 yılında gizemli bir şekilde kaybolan 7 yaşında bir kız çocuğu ve geride bıraktıkları hakkında...