O hala arkamdan sarılı bir şekilde dururken söylediğim şey nefesini hızlandırmıştı. Hırıltılı bir nefes verip kendine çevirdi beni. O an benimde nefesim hızlandı. Bana doğru yaklaşırken nefesimi tuttum ve gözlerini kapatıp gelecek darbeyi bekledim. Burnu burnuma değdiğinde kalbim duracaktı az kaldi. Opecegini düşünmüştüm. Ama o beni yanıltıp durdu.
-Hadi gel Tae. Yemek yiyelim
yerken de kuralları konuşuruz. Birkaç kuralım var da. Deyip gülmüştü.Ahh ah bilmez miyim o kuralları, diye geçirdim içimden.
Ellerimden tutup aşağı indirdi. Masaya geçtiğimde yemeklerin hazır olduğunu gördüm.
Masanın en ucuna geçip oturdu. Bana da karşısını gosterdi. Oturup yemeğinin servis edilmesini bekledim. Demin dikkatimi çekmemişti. Ama evde çalışan biri vardı. Bir teyze. Ama filmlerdeki gibiydi ayni. Boyle tombul yanaklı, kısa boylu falan. Şimdiden içim ısınmıştı.
-Tamam, sen çekilebilirsin.
Kadın basitle onaylayıp hemen ortadan kayboldu. Tabağına baktığımda en sevdiğim ikilinin olduğunu gördüm.
-Köfte patatesi sevdiğini duydum. Yaptırmak istedim. Umarım seversin Taetae. Hem biraz kilo almalısın. Yukarda sarıldığımda elime kemiklerin geldi, deyip güldü.
Ellerim gobegime gitti. Zayıf değildim ki ben.
-Aslına pek zayıf olduğumu düşünmüyorum. Neden boyle dediniz ki?
-Çoğul ekini bıraktığımızı sanıyordum.
Sinirlendiğini hissetmiştim ki onu sinirlendirmek benim su anda en son yapmak istediğim şeydi. Çünkü popomu seviyordum.
-Özür dilerim babacığım. Alışmaya çalışıyorum. Lütfen bana biraz zaman ver, deyip masum masum bakmaya çalıştım.
-Tae zaten alışma süresinden dolayı su anlık bir şey demiyorum. Ama bu bu surenin uzayacağı anlamına gelmez. Hemen alışmaya çalışırsan iyi olur. Yoksa cezalarına erkenden başlamak zorunda kalırız.
-Ne cezasından bahsediyorsun babacığım? Ne yaptım ki ben simdi?
Masum ayağına yatmak en iyisiydi su anda.
-Madem konu acildi. Konuşmaya başlayalım değil mi Taetae? Bazı kurallarım var demiştim. Bu kurallar basit kurallar. Ama uymazsan cezaları kendileri gibi basit olmayacak. Ceza derken oda hapsi, telefon yasağı, ev hapsi gibi cezalardan bahsetmiyorum. Gerçekten canini yakacak türde cezalar. Ki bunların olmasını ikimiz de istemeyiz değil mi benim güzel Tae'm?
-İstemeyiz babacığım.
-Güzel. O zaman kurallara geçelim;
Kural1: Ev sınırları içinde ve dışında bana seslenecegin tek hitap sekli babacık veya babacığım olacak.
Kural2: Artik zoruna olmadıkça veya ben götürmedikçe evden çıkmak yok.
Kural3: Arkadaşlarınla eskisi kadar yakin olmayacaksın. Yakin dediğim fiziksel hic bir temas olmayacak.
O sırada lafını kestim.
-Ama babacığım zaten arkadaşım yok ki. Sadece jimin var. O da küçüklüğümden beri tek dostum. Kardeşim diye-
Lafımı kesti.
-O kadar yakınlık yok dedim. Ayda bir görüşmemizde izin verebilirim o da belki. Ama unutma onda da fiziksel temas yok.
-Peki babacığım, deyip suratını astim.
Kural4: Bu evde çalışan biri var. Bayan Yoonji. Ona istediğin gibi seslenebilirsin. Yıllardır calisanimdir. Zaten kalıcı olan tek kişi.