Katil;Ölmaliydim
Eylem'den Anlatım
Gözlerime vuran güneş ışınları ile gözlerimi açtım. Yanıma baktığımda Fethi yoktu. Fethi'nin olmamasına şaşırmıştım. Şaşkınlıkla yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Kapının büyük bir gürültü ile açılmasıyla olduğum yerde sıçradım. Gelen Fethi'ydi. Çok sinirliydi ama daha sabah ne yapmıştım ki ben ona. Kolumu tutup beni sürüklemeye başladı. Siyah odaya gideceğimizi biliyordum. Bu sefer kesinlikle bu işkenceden kurtulamayacaktım.
"Ceza zamanı." Diyerek beni yatağa attı. Korku tüm vücudumu ele geçirmişti. Hırsla kapıdan çıktı. Ellerimi yatağa sabitlememişti. Öylece yatakta duruyordum. N'olmuştu ki birbirdenbire.
Kapı büyük bir hızla açıldı içeriye iki koruma girdi ve kollarımı tuttulur. İçeriye Emine teyzeyi getirdiler. Yüzü gözü kan içerisindeydi. En son Fethi gelmişti. Emine teyzeye diz çökmesini söyledi ve Emine teyze olduğu yere diz çöktü. Fethi belinden çıkardığı silahla bana doğru yaklaştı. "Şimdi sana öyle bir ceza vericem ki bunu asla unutumayacaksın." Diyerek yüzüme bir tokat attı. Başım istemsizce sola doğru dönmüştü. "Benim olanın kaçmasına yardım edersin ha." Sinirle elinde ki silahı Emine teyzeye doğrultu. "Sen kimsin lan?" Diyerek beline tekme atmıştı. Acıyla yere düşen Emine teyze bana baktı. Mavi gözlerinin altı mosmordu. Ona işkence yapmıştı. Yaşlı bir kadına ne hâle getirmişti. Benim yüzümden acı çekiyordu.
Emine teyzenin saçına tuttu ve başını duvara vurmaya başladı. Acıyla çığlıkları odayı doldurmuştu. "Yapma." Diye bağırsamda umrunda bile değildim. Benim cezam buydu. Gözlerimin önünde kaçmam yardım eden yaşlı Emine teyzeye işkence yapıyordu. "Seni sikerim lan." İşaret parmağını bana doğrultmuştu. "Eğer bir daha kaçmaya çalış seni sikerim orospu." Diyerek silahın emniyetini açtı ve silahın namlusunu Emine teyzenin başına doğrulttu. "Hayır...kaçmam Söz ona bir şey yapm." Desemde artık silah patlamıştı ve Emine teyze yere boylu boyunca serilmişti.
"Hayırrr...Hayırrrr...Emine teyze." Kollarımın rahat bırakılmasıyla yataktan kalkıp yerde yatan Emine teyzeye baktım.
Ölmüştü...onu öldürmüştü. Benim yüzümden onu öldürmüştü. Benim yüzümden acı çekmişti. Ona kıymıştı. Canım yanıyordu masum birinin benim yüzümden ölmesi canımı yakmıştı. Gözlerini bile kırpmamıştı onu öldürürken. "Katilllll." Diye avazım çıktığı kadar bağırdım. Kanlı ellerine masum bir kişinin kanı daha geçmişti.
Olduğum yerden kalkıp ellerimi yumruk yapıp göğsüne vurmaya başladım. "Katilsinnn...katili...ondan ne istedin? Onu hiçbir suçu yoktu. Ona ısrar etmiştim kaçmamı sağlaması için. Neden yaptın ha?" Diyerek tüm gücümle vururken yüzüme yediğim tokatla yere düşmüştüm. Bakışlarımı yersen çekip Fethi'ye baktım. Daha demin masum birini öldüren o değilmiş gibi rahattı. "Allah belanı versin." Diyerek olduğum yerden kalktım. Tam karşısına dikilip onu ittim. "O masumdu." Gözümden süzülen yaşlara engel olamıyordum. Kolumu sıkıca tuttu ve diğer eliyle çenemi kavrayıp gözlerimi gözlerine dikti. "O masum falan değil sikik beyinli o kaçmana yardım ettiği için suçlu." Diyerek çenemi bırakıp yerde yatan Emine teyzeyi gösterdi. Kolumu kurtarıp iki adım geriye gittim. "Sen canisin ve pislik herifin tekisin." Dizlerimin üstüne çöküp ağlamaya devam ettim.
Onun sonu olmuştum. Masum yaşlı bir kadının acı çekerek ölmesine neden olmuştum. "Bu kadar kötü olmak zorunda mısın?" Hıçkırıklarım arasında çıkan soruyla odadan çıkmıştı. Bense ağlamaya devam etmiştim. Keşke işkence yapsaydı. Bu acı çok fazla. Bu çok fazla.
"Gel buraya." Diyerek beni kucağına almıştı. Canım her zamankinden daha fazla acıyordu. Gözlerimin önünde almıştı hayatını elinden. "Ağlama artık o moruk için." Duygusuz sesiyle, yaşlı gözlerimle ona baktım. Bana bakan gözleriyle gözlerim buluşunca daha çok ağlama isteği oluşmuştu. "Sen katilsin." Fısıltı gibi çıkan sesime şen şakrak bir kahkaha atmıştı. "Evet ben katilim ve senin sahibin." Diyerek beni yatağa yatırmıştı. "Sen nefret ediyorum." Ona sırtımı dönmüş ve kafamı yastığa gömmüştüm. Saçlarıma geriye atıp boynuma yaklaşmasıyla daha çok ağlamıştım. Burnunu boynuma sertçe sürttü ve nefesini verdi. Kulağımda hissettiğim nefesiyle vücudum anlamasızca kasıldı. "Ben istemedikçe ölmeyeceksin pamuk prenses." Diyerek benden uzaklaştı. Kapının çarpılma sesiyle sola döndüm. Odadan gitmişti.
Babam...abim...Emine teyze. Hepsi ölmüştü. Babama laik bir kız olamadım. Sevgileme karışan abim. Kaçmayı başaramadım Emine teyze. Özür dilerim. Sizler toprağın altındayken ben acıyla nefes alıyorum. Canım yanıyor baba. Canımı çok yaktı. Kıyamadığın biricik kızına kıydılar. Göz yaşlarıma dayanamadığın yaşlar sel oldu baba. Ölmek istiyorum baba.
Ölmek.
Fethi'den Anlatım
Soluğu barda almıştım. Bar taburesine oturup bir tekila istedim. Kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı. Hem de fazlasıyla. "Fethi, kardeşim bu sen misin Ya?" Arkamda duyduğum şaşkın sesle arkamı döndüm. "Arda, senin ne işin var burda?" Diyerek bar taburesinden kalkıp. Sarıldım. "Sorma işler beni buraya sürükledi." Yanımda ki bar taburesine oturup bir tekila istedi. "Bir zamanlar Amerika'ya olduğu gibi." Elimle sağ omzuna vurdum. "Aynen öyle." Deyip içkisinden bir yudum aldı. "Eeee n'aptın evlendin mi?" Sorumla sol yüzük parmağını gösterdi. "Evet...Bir kızım var hatta karım ikinciye hamile. Sen?" Sorusuyla ellerimi gösterdim. "Hâlâ sürtükleri altına alıyorsun.? Evlen bak pişman olmayacaksın." Dediklerine göz devirdim. "Böyle iyi. Tek kadınla yetinemem." "Sen öyle san. Bende öyle diyordum, bak." Diyerek halini gösterdi. Dediklerine gülerken. Kucağıma bir sürdük gelip oturdu. "Gamzeli...bu gece çok ateşli olucak." Diyerek gömleğimin birkaç düğmesini açtı. " Ben yalnız bırakayım, sonra görüşürüz." Diyerek Arda gitmişti.
Kucağımda ki sürtük içkili nefesini yüzüme üfledi ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ağzıma gelen ruj tadıyla kucağımda ki sürtüğü attım. Bar taburesinden kalkıp yerde olan sürtüğü kolundan tuttum ve barın üst katına çıkardım. Ve yatağa fırlattım. Üstüne çıkıp elbisesini çıkardım. Benim de gömleğimi çıkarmıştı. Ani dudaklarını dudağıma bastırmasıyla ağzım aralanmıştı.
Üstünden kalkıp odaya dağılan kiyafetlerimi giydim ve odadan çıktım.
Eylem'den Anlatım
Yataktan kalkıp banyoya ilerledim. Aynaya baktığımda ne kadar güçsüz olduğumu anladım. Güçsüz ve yorgun yüzüme son kez baktım. Acılarımı dindirmek için ölmeliydim. Nefes almamı gerektirecek artık hiçbir şey yoktu.
Metehan affet beni. Sevdiğin kadın acılarını dindirmek için ölmeli. Umarım arkamdan ağlamazsın.
Banyo dolablarına tek tek açmaya başladım ama işime yarabileyecek bir şey bulamayınca daha demin kendime son kez baktığım ayna aklıma gelince önüne tekrar geçtim. Banyo dolabında aldığım şampuan kutusunu düşünmeden aynaya fırlattım. Ayna parçalara ayrılmıştı. Elime küçük bir parça aldım ve kapının önüne oturdum. Banyo kapısını kilitledim ve kapının önüne çöktüm.
Böyle ölmek aklımın ucuna bile gelmezdi ama buna mecburum baba. Acı çekiyorum. Çok canım yanıyor.
Sol bileğimi tutup düşünmeden bir çizik attım. Bir çizik daha ve bir çizik daha. Çiziklerin birkaç kez üstünden geçtim. Canım acıyordu ama kalbimde ki acı daha çoktu. Elimde ki ayna parçası yavaşça elimden yere doğru kaydı. Gözlerim sol bileğimde ki derin çizgilerin çıkardığı yoğun kandaydı. Gözlerim kararıyordu. Beni çeken karanlık ölüm karanlığı olmalıydı. Ölmeliydim. Acılarıma son vermek için ölmeliydim. Nefes alış verişlerim yavaşlıyordu. Üşüyordum çok üşüyordum. Ölüm soğukluğu bu muydu? Sessizlik ve karanlık hakimdi. Karanlığa teslim etmiştim bedenimi.
Selam DELİFİŞEKLER🤗 @bernagmsts1 tatlım seni kırmak en son isteyeceğim şey.😍 Vote 55 yorum 100 hadi dolduralım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim İçimdeki Sevgiyi Bul
FanfictionSiyahtan daha karanlık bir adam, beyazdan daha saf bir kadın... Sevmeyi bilmeyen adam, sevginin dibine yaşayan kadın. Bir gece yolları ıssız bir caddede kesişiyor. Adamın siyahına bir damla beyazlık, kadının beyazına bir damla siyahlık karışıyor. ...