Tanışsak diyorum!

38.Bölüm ⁉️

ASLI'nın AĞZINDAN
Nasıl bilebilir ki ama ama ... hepimiz birbirimize bakıyorduk. Kıvanç'ın başı önünde Başak ona merakla bakıyordu.Kerem zaten ailesine ulaşmaya çalışıyordu.
Ama benim sırrım o kadar kötü değildi.
Benim hatam da değildi...
aslında sadece geçmiş gitmiş bir olaydı.
Olay bir çocuğa bisiklet ile çarpmamdan ibaretti.kötü tarafı ise ikimizin de yere düşmesinden sonra çocuğun bulunamamasıydı. Yani kötü değildi sadece tuhaftı.O anı  hafıza kaybı yaşadığım için asla hatırlayamamıştım. Ama enim bile hatırlamadığım bir şeyi bir başkasının bilmesi oldukça tuhaftı.
Sessizliği Başak bozdu
-Kıvanç? Sıla kim?
Kıvanç ise gayet rahat bir tavırla
-eski sevgilimdi. Kavga ettikten 2 gün sonra evinde ölü halde bulundu.intihar dediler.ama bence değildi.Sıla ölümden korkardı.
Başak bu sefer bana döndü
-ya sen ?
Anlatmayı tercih ettim. Çocuğun kaybolması ve gizemli ölüm tuhaf gelmişti hepimize.
O sırada Kerem'in telefonu çaldı.
-Alo anne babamla mısın?
-ımm şey oğlum biz...
-ne zaman boşandınız?
-ama...ama sen bunu nerden öğrendin?
-anne onu boşver söyler misin? Ne zaman ayrıldınız?
-dün
Kerem'in yutkunduğunu burdan bile fark ediyordum. Birşeyler söyleyip telefonu kapadı ve bize döndü
-Dün olan bir şeyi nasıl olur da benden önce bilebilir?!
Hepimiz bize yolladığı mesajlarla sehpanın etrafına oturduk. Güneş korktuğunu belli etmemeye çalışıyordu küçüğüm....
yıldız konuşmaya başladı
-Tamam birbirimize söylediğimize bakılırsa, şüphelendiğiniz birisi var mı?
Herkes bir süre düşünüp başını tok anlamında salladı bende dahil
O olayı birisinin daha bilmesi olanaksızdı ve ayrıca saçmaydı.
O sırada Kıvanç'ın telefonuna mesaj bildirimi geldi
Merhaba Kıvanç!:)
Oyuna ilk senle başlasak mı ha ne dersin? Şu an Yanyana olduğunuzu biliyorum.ve benim kim olduğumu tahmin etmeye çalıştığınızı da :D Kıvanç, Sıla ya çok üzülmüştün değil mi? Hatta kendi suçun olduğunu düşünüp 1 ay odandan çıkmamıştım.Ama eksik parçalar vardı Sılacığının ölümünde değil mi ? Napacaksın ölümün kimi nerede nasıl niçin bulacağını bilemeyiz... Bi düşünsene sence Sıla intihar edecek kadar korkak mıydı? Yaşamaya cesaret edemiyor muydu?
Bunun cevabını sende bende çoook iyi biliyoruz dimi?
Bi sevdiğini kaybettin...
bu seferde Başak'ı kaybetmeye ne dersin?
Ne de olsa onda da 1 ay depresyona girer sonra hiçbir şey olmamış gibi davranırsın değil mi?
Başak yaşasın istiyorsan sana sonra atacağım mesajdaki yere gel. ama anlaşalım tek başına sence ben diğerlerini getirip getirmeyeceğini anlayamayacak kadar salak mıyım? Bence bu oyunda salak olan sizlersiniz? Ben bu oyunu kazanacağımı bildiğim halde oynuyorum.  :D
Çünkü böyle daha eğlenceli. ;))
       Görüşmek üzere

-Yani hepimizi en sonunda öldürecek ama sırf bundan zevk almak için bir oyunla öldürmeye karar verdi ve kayıp çocuk olayı ile Sıla'nın ölümünü o planladı. Yanlış anlamadım değil mi?
Beni herkes onayladı ama Kıvanç
-ölmeyeceksiniz! Saçma saçma konuşmayı kesin ve o yere tek başıma gideceğim yani hep beraber gelme konusunda anlaşmayın. Bu kadar basit hadi biz eve geçiyoruz sizde her yeri kilitleyin o şekilde uyuyun sabah olsun kontrol ederiz.
Başak
-Kıvanç!
Kıvanç Başak'ın elini sıkıca tuttu ve gözlerinin içine baktı
Başak devam etti
-Lütfen ölme!
Kıvanç Başak'ı alnından öptü ve geriye kalan 2 büyük bir küçük Kıza iyi geceler dileyip evden ilk çıktı.
Bizde diğerleriyle vedalaşıp uyumaya gittik ve yer yatakları kurup aynı odada yatmaya karar verdik. Güneş'i ortamıza aldık ve sarılarak uyuduk. Yıldız her neden için yastıklarımızın altına biber gazı ve  birer küçük çakı koydu.
Ölmek istemiyorduk konu bu kadar basitti. Ve ben Yıldız'ı  gerçekten tanıyorsam
Yıldız o kişi her kimse ondan intikamını alacaktı.