29. Bölüm

6.1K 173 14
                                    

Akşamı beklemek ne zor işti hayır uykum var ama uyuyamıyorum düşünmekten. Hayatımda öyle her gün cıvıl cıvıl şeyler olsun her günüm mükemmel geçsin diyen biri değilim ama artık yoruldum ve her şey yoluna girsin rayına otursun istiyorum. 
Akşama kadar be yapsam acaba diye düşünürken Dila uyanmıştı hemen yanına gittim. Üzerini değiştirdim ve oyuncaklarıyla beraber odaya koydum. Gidip kahvaltı hazırlasam iyi olacaktı Alya uyumuştu ama uyanırdı birazdan. Kahvaltıyı güzelce hazırlayıp Funda'yı da uyandırdım.

"Yenge keşke uyandırsaydın beni benle hazırlardın "

"Önemli değil canım ne olucak sanki gel hadi yapalım kahvaltımızı sonra da çocukları da alır biraz gezeriz hem sen ilk defa geldin gelmişken gezdireyim İstanbul'u ". Kahvaltıya oturduk sonra çocuklarla beraber .

"Abim kızmasın sonra yenge ."

"Onun hepimizden daha çok değer verdiği işleri olduğu için bizim dışarı çıkmamızda umrunda olmaz eminim"

"Nasıl yani yenge"

"Kısacası abin işkolik birisi . Ya hadi beni geçtim bir pazar günü çocuklarıyla geçirmiyor. Uzaktan sevmekle olmaz öyle şeyler."

"E sen söylesen yenge"

"Koskoca adam ben mi diyeceğim çocuklarına değer ver onlara zaman ayır diye"

"Haklısın tabi ki ama abim hep böyleydi. Her zaman işi ön plandaydı. Elvin yengemde hep evdeydi. Ama gene de birşey demezdi e oda birşey demeyince abim iyice böyle oldu. Sen onu değiştirebilirsin . "

"Ben elimden geleni yaptım neler çektiğimi sen biliyorsun . Bu saatten sonra bende sadece çocuklarla ilgileneceğim hem boşver şimdi abini felan özellikle gitmek istediğin bir yer var mı?"

"Yok yenge sen nereye dersen oraya gidelim."

"Tamam o zaman program yoğun bak hızlıca ye sen bende çocukların esyalarını felan hazırlayım olur mu?"

"Peki"

Hızlıca önce çocukların odasına gittim onların eşyalarını koydum . Sonra kendi odama geçtim.  Elimi yüzümü güzelce temizleyip üzerimi giyip ayna karşısına geçtim. Berbat görünüyordum. Göz altlarım özellikle hemen çökmüştü. Biraz kapatıcıyla hallederdim sanırım yüzümü nemlendirip göz altlarımı da halledip ufak bir makyaj yapıp çıktım odadan.

"Hadi Funda hazırlan çıkalım canım."

"Tamam yenge"

Funda odasına çıkınca elime telefonumu alıp biraz gelen mesajlara felan baktım . Funda da geldikten sonra evden çıktık .
Kapıdan çıktıktan sonra bina çıkışında bir adam bize bakıp

"Nereye gidiyorsunuz yenge ben bırakayım "

"Gerek yok ."

"Yiğit beyimin haberi var mı yenge yoksa çıkamazsın "

"Onu da sizi de ilgilendirmiyor hiçbir şey çekil önümden "

Bunların bana böyle konuşmaları acayip sinirimi bozuyordu. Funda ben ve çocuklar taksi çağırıp binip gittik hemen . Allahtan taksi hemen gelmişti de onların daha fazla biz götürelim laflarını duymadık.  Başladık orası senin burası benim gezmeye en son saat 8 di bizde yemek yiyorduk. Telefonum ısrarla çalıyordu en sonunda dayanamayıp çıkardım çantamdan.

"Efendim Yiğit "

"Nerdesiniz siz Begüm "

KUMA (BİTTİ, DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin