Yeni bölüm sizlerle bölüm hakkındaki yorumlarınızı paylaşmayı unutmayın!
Önceki bölümü biraz geç attığım için telafi etmek adına uzun ve erken gelen bir bölüm oldu :)Keyifli okumalar
•
Adina Vural
Ruhumu hissedemediğim 2 haftanın hatta 3 haftanın sonunda kendi bedenime kavuşmuştum. Peki ikizim olduğunu söyleyen o kıza ne olmuştu?
Dansının sonunda kendi bedenime kavuştuğumda iki yanımdaki beyaz kanatlarımı görerek gülümsedim.Gerçekten güzellerdi.Salonda bir alkış şöleni olduğunu gördüğümde kibarca son selamımı vererek sahnenin arkasına geçtim.Asena bedenimin içinde iken onun içindeki ben olma arzusunuda görmüştüm çünkü gerçekten zor kazanılan ama güzel bir hayata sahiptim.Ve gerçekten intihar ettiğimi mi düşünüyorlardı?
Ben sadece gücüme kavuşmak için gerekeni yapmıştım çünkü Kraliçe sandıkları kişi Asena değildi bendim.
Onlar kehanetin son kısmını bilmiyorlardı bu yüzden sadece başının Asena ile ilgili olduğunu sanıyorlardı.
Yanlıştı.Kehanetin bilinen kısmı benimdi ve bilinmeyen kısmı ise umrumda değildi çünkü şu saatten sonra önümde kimse duramazdı.
Yavaş adımlarla bana gelen Adel'i gördüğümde kurnazca gülümsedim. "Nasıldım?"diye sorduğumda Adel anlık yüzüme bakıp daha sonra kanatlarıma bakmaya çalıştı ama çoktan eski halime dönmüştüm.
"İyiydin fakat kanatlar?"dedi. Gülerek "Şovun bir parçasıydı.Fakat şöyle bir bakıyorumda baya gerçekçiymiş ha?"dediğimde kafasını sallayarak onayladı.
"Neyse ben yoruldum gidip duş felan almam lazım görüşürüz!"diyerek yanından uzaklaştım.
Adelin yanımda bulunmasının tek sebebi kehanet hakkında bilgili olması ve diğer boyuttaki önemli bir kişiyle iletişimde olmasıydı.Onunla sevgili gibi davranmak artık sıkmıştı.Biraz da Farisin tadına bakmak fena olmazdı.
Salondan çıkarken kapıda bekleyen Farisi görmemle gülümsedim ve yanına ilerledim.Omzuna dokunduğumda yüzündeki sert ifadesi ile bana döndü ve ifadesi azda olsa yumuşamıştı.
"Kızgın olduğunu düşünüyordum?"dediğinde dudağımı ıssırarak."Biraz abarttığımı düşünüyorum. Ve hatamı telafi etmek istiyorum."dediğimde yüzünde oluşan inanmayan ifade ile kaşlarını çatarak."Oyun mu oynuyorsun?"demesiyle üzüntü ile duduaklarımı "Hayır aksine değerini anladım."diyerek sarıldım.Ve kendimi tutamadan gülümsedim.Kusura bakma Asenacık KaraŞövalyemi biraz almam gerekecek...&
Asena Karay
Gözlerimi açtığımda kendimi salonda bulmadım Phonenix ile buluştuğum yerdeydim ama yalnızdım.
Ve kendi bedenimdeydim.
Karanlığın hakim olduğu şehri gezerken sokakların bomboş ve sessiz olduğunu gördüm ve bu beni adlandıramadığım bir hüzne boğdu.
Yolda yavaş bir şekilde yürürken aniden gök gürledi. Ve önümde bir silüet belirdi.Yüzünün yarısına kadar indirdiği şapka sayesinde onu göremiyordum fakat heybetli bedeni yüz ifadesinife belli eder şekildeydi.
"Hoşgeldin."diyen sesini duyduğumda ikizlerin partisindeki ellerimi bağlayan ardından yok olan kişi olduğunu anladım.
"Burada ne işin var?"dediğimde gülümsedi."Ben yıllardır buradaydım ya sen?"dediğinde aslında yabancı olanın ben olduğumu anladım."Bilmiyorum ve karışık."dememle yanıma yaklaşarak.Kolunu uzattı girmem için.Bende itiraz etmeyerek tanımadığım tehlikeli adamın koluna girdim.
"Sana sarayı gezdireyim."dedikten sonra aynı gökyüzünü bir şimşek kapladı ve ışık yüzünden gözlerimi kapadım açtığımda ise karanlık devasa bir salondaydık.Yani sarayda.
"Fani hayatın nasıl gidiyor?"dediğinde "Pek fani gitmiyor"diyerek cevap verdim.Yine pelerinin altından gülümsediğinde "Bende öyle düşünmüştüm."diyerek yürümeye başladık. "Burası tahmin edemeyeceğin kadar eskilere dayanıyor.Kimsenin hatırasında olmayan.Daha doğrusu hatıralardan silinen."diyerek devam etti. "Kral Matias ve Kraliçe İmelda'nın sarayı.Onlar gelmiş geçmiş en güçlü varlıklardı.Kimsenin dile getiremediği güçleri vardı.Ve birbirlerine ayrılamaz bir sevgiyle bağlılardı.Ve tabiki düşmanları vardı ama kisme çıtını çıkarmaya cesaret edemezdi.
Matias aksi ve gerçekten güçlü bir adamdı karısı için yapamayacağı birşey yoktu.Ama çokta iyi bir liderdi.
Halk onlar için düşünmeden canlarını verebilirdi." dedikten sonra iç çekerek devam etti."Kraliçe İmelda ise bir faniyi tek bakışta öldürebilecek kadar güzeldi ve güçlü..Simsiyah saçları yemyeşil gözlere sahipti ve ay kadar beyaz bir tene.."
"Bu kadar güçlü bir krallık nasıl bu halde?"dediğimde kolu kasıldı ve beni duymamışçasına devam etti."Matias'ında sapsarı saçları ve tonunun tarif edilemeyeceği mavi gözleri vardı.
Ve bu ikili bir çocuk dünyaya getirdi bir erkek çocuk krallığın yeni veliahtı.
Yeni çocuk yeni heyecan mıydı peki? Değildi çünkü onlar ne kadar güçlü olursa olsun çocukları daha güçlerini kullanamaz ve savunmasızdı ve bu onları çok endişelendiriyordu.
Ve olan oldu Praduslular kendi elleriyle buldukları kara büyücü ile Kraliçe ve Kralın çocuklarını öldüreceklerdi ama onları geçmek bu kadar kolay değildi onlar gücün ta kendisiydi.
Matias'ın sağ kolu olan Andre kralın sağ koluydu.Ve Krala göre gözü kapalı güvenebileceği biriydi ama gerçekten güvenilir biri değildi.
Andre Kraliçeye aşıktı ve Matiasa hayatının acısını yaşatması gerekiyordu.Buda ya karısıyla olacaktı ya da çocuğuyla ve tabiki Andre çocuğu seçti.Yani Axel'i yani beni."dediğinde gözlerim şaşkınlıkla açıldı."Kara büyücüyle iş birliği yapan Andre geç saatlerde Axel'i alarak kraliyetten çıktı.Planı çok iyi kurduğunu düşünüyordu ama düşünmediği şey işbirliği yaptığı Pradusluların ne isteyeceğiydi.
Kara büyücüye götürdüğü Axel'i öldüreceği sırada Pradusluların liderinin hain planı ile ayakçı olarak kullandığı Andreyi öldürdüler.Ve Axel'i yanlarına alarak onu lanetiyle Krallığa götürdüler ve Matiasla karşı karşıya geldi.Matiasın kudretinden korksmuş olsada belli etmeden konuşmaya başladı.Eğer Pretusu zihinlerden silip kendilerini yok etmezlerse Axel'i ve daha onlarında haberi olmayan Kraliçenin karnındaki küçük Anasiside öldüreceklerini söyşemişlerdi.Bunu duyan Kraliçe elini karnına koyarak ona ismini bahsetmişti son iyilik olarak.
Ve o kudretli Kral ve Kraliçe küçük çocukları için tüm zihinlerden silmişti kendilerini ve çocuklarını.
Axel sonsuza dek Pretusta kalırken Asena ise daha anne karnında olmasına rağmen kendi ruhunu dünyaya sürüyerek bir kadının rahmine düşmüştü. Bakire kadın hamile olduğunu öğrendiğinde ne yapacağını ne olacağını bilmiyordu ama çocuğun gücünü fani olmasına rağmen hissetmişti ve onu dünyaya getirdi.Ama bebeğin gücünü kaldıramayıp dünyaya gözlerini yumdu bebek ise yetimhanede büyüdü.
Kardeşimin güçlerini gizlemek için elimden geleni yapmıştım ama düşünemediğim şey Pretusluların Anaisin ikizini yaratmasıydı ama bunu öğrendiğimde onların yarattıklarını düşündükleri kişiyle gerçek Anaisi zihinlerde değiştirdim.
Yani Anais sandıkları Adina kehanetin bir parçası değil.