SEJİ (Turkuazın kızı)

8. BÖLÜM

ROSA adlı hikaye ile karakterler beraber kullanılmıştır.

Daha geleli 1 hafta olmuştu. Hemen kovulabilmeyi başardım. Bu efsane yüzünden hem işimi hem annemi kaybettim. Neyseki babam hala hayattaydı. Şimdi oda kendi memleketine Güney Kore'ye geliyor. Hatta gelmiş bile olabilir. Aaa zil çaldı. Çok çabuk geldi. Hemen kapıya bakayım.

Kapıyı açtım*

Baba hoşgeldin. Çok çabuk geldin. İçeri gir lütfen.

Seung: Hoşbuldum canım kızım

Birbirimize sarıldık*

seung: Seni çok özlemişim. Annen vefat ettiğinden beri çok yalnız hissediyorum. Evimiz artık eskisi gibi değil. Heryer dökük. Neyseki yaralanmadım.

Hepsi benim yüzümden. İşimdende oldum. Keşke dünyaya gelmeseydim.

Seung: Lütfen öyle deme. Gerekirse bende çalışırım.

Yarın eşyalarımı toplamaya gideceğim. Saat geç oldu. Yatağını hazırladım. Yat uyu sonrasını beraber düşünürüz.

Seung: İyi geceler

İyi geceler

ERTESİ GÜN

Merhaba arkadaşlar! Eşyalarımı almaya geldim. Görevim sona erdi. Bir daha ne zaman görüşürüz bilemiyorum. Sizinle tanışmak güzeldi.

Namjoon: Kovuldun mu? Çok üzüldüm. Neden?

Şirketten birisi biz konuşurken kulak misafiri olmuş ve efsaneyi öğrenmiş. Bunuda hemen bang beye söylemiş. Odasına çağrıldım. Beni baya azarladı.

Seokjin: Gitmene izin vermeyiz. Bang beyle konuşabiliriz. Nolur gitme!

Jungkook: Evet nolur gitme! 1 hafta olsa bile çok güzel şeyler yaptık. Bizi koruyup kolluyorsun.

Namjoon: Bize çok yardımın dokundu. Mesela figürümü kırdığım zaman tamir etmiştin.

Tae: Benim içinde bana sataşan bir kızla kavga etmiştin.

Yoongi: Rap yazmama yardım ettin. Çok güzel oldu.

Seokjin: Benim için uzun yemek sırasına girmiştin.

Jungkook: Benden 1 yaş büyük olsan bile ablalık yaptın.

Jimin: Bana arkadaşlığını verdin.

Hoseok: Banada neşeni...

Bunların hepsini ben mi yaptım?

(Hep birlikte): EVET!!

namjoon: Bize 1 haftada ettiğin yardımlara baksana. Hepimize iyi geliyorsun. Hepimiz seninle çok eğlendik. Şimdi lütfen laf etmeden bizimle gel

Onlarla gelmem için arkamdan ittirerek beni bang beyin odasına kadar sürüklediler.

Namjoon: Bang bey merhaba. Buraya bir durumu düzeltmek için geldik.

Seokjin: Duyduk ki menajerimizi işten atmışsınız.

Bang PD:  Evet doğru duymuşsun. Bana gerçekleri anlatmadı. Bende onu işten attım.

Jimin: Böyle bir hakkı kendinizde tanıyamazsınız

Bang PD: Buna siz karar veremezsiniz

Hoseok: Menajerimiz yoksa bizde yokuz.

Çocuklar lütfen...

Yoongi: sen karışma seji!

Namjoon masayı devirir*

Namjoon: Bizi bir daha görmeye bilirsiniz

Bang PD: Hayır. Sizsiz olur mu hiç. Ben bütün gelirimi sizden karşılıyorum.

Tae sandalyeyi devirir*

Tae: Ben bir daha düşünün derim.

Bang PD: Tamam durun. Bunu düşünücem. Ama lütfen bu şirketten ayrılmayın...

Namjoon: Bir sözleşme hazırladık. Hastalık ve kendi özel durumu dışında bu şirketten çıkamayacak. İmzalayın!

Bang PD: Tamam imzalacağım. Siz kazandınız.

Odadan çıktık ve yurda gitmek için arabaya bindik.

Beni koruduğunuz için teşekkür ederim.

Hoseok: Ne demek... Sen bizi hergün koruyorsun senin yaptığının yanında bu az kalır.

Seokjin: Birşey dicem. Acaba pizza yemeğemi gitsek

Jimin: JİN HYUNG!!!!!

güler*

Seokjin: Tamam tamam. Sadece ortam kızışsın diye söylemiştim.

Hep birlikte gülerler*

DEVAM EDECEK