Öncelikle belirtmeliyim ki; ilk bölümün ilgi görmemesinden kaynaklı, hafif çaplı bir bunalım geçiriyorum.Bölümün kısa olmasını buna bağlayıp, sıvışabilirim diye düşündüm..:p
"Gece..Güzel isim"
Cevap vermeden kapıya yöneldim.Yüzü hala karanlıktaydı, yanından geçerken koluna hafifçe sürtündüm.Adını sormadığım aklıma gelince aniden durdum ve arkamı döndüm:
"Bir saniye sen kimsin?"
Sol elinin baş parmağındaki yüzükle oynuyordu, başını öne eğmişti ve omuzlarından aşağı dökülen kestane rengi saç tutamına ışık değdikçe parlıyordu.Yüzükle oynamayı bırakıp elini saçından geçirdi.Onu sıktığımı hiç saklama gereği hissetmeyerek tuttuğu nefesi hızlıca bıraktı.
"Toprak.Pierre sana yolu göstersin"
Arkasını döndü ve az önce durduğum yere geçti.Pierre de kimdi? Kâhyası mı?Komik.
"Bana eşlik etmek ister misin?"
Tepkisini bekledim.Ağzımdan çıkanı duyuyor muydum?Adam az önce beni kovmuştu yahu.Reddedilmenin verdiği mücadele hazzıyla dolup taşmıştım.Tek kelime dahi etmedi, dayanamadım ve devam ettim:
"Hadi ama ciddi misin? Bu filmde gizemli adam olmana gerek yok kovboy.Gel, biraz eğlenmekten kimseye zarar gelmez."
"Kızım kafan mı güzel senin?Git diyorum anlamıyor musun?Çattık yaa.."
Diyecek bir şey yoktu.Adam beyinsiz hödüğün tekiydi.Net.
"Bu felaket partiden çıkıp bok çukuruna girmeyi tercih ederim!"
Sesim yükselmişti ve şuan rezilliğin o pis kokusunu içimde hissediyordum.
"Evini özledin demek..Öyleyse git tutan yok" dedi ve ardından gelen minik kahkaha..
Bu gece eve, suratsızın biriyle yaşadığım boktan bi tartışmanın anısıyla dönmeyecektim, hayır..
Hızlı adımlarla alt kata indim.Pierre'de hiç gelmedi.
Çabuk çabuk bedava içkilerden içebildiğimi içtim.
Kısık sesle tekrarladım 'eğlence, eğlence, eğlence..' Cesaretimi toplamak adına son bir shot daha aldım.
Şuan o salak piç kurusu kadar istediğim hiçbir şey yoktu.Aklımda binlerce fantazi üretmeye başlamıştım bile.
O sırada biri elimden tutup daha karanlık -muhtemelen koridor- bir yere çekti.
Başımın dönmeye başladığını hissettim, havadaki duman görüşümü bulanıklaştırmıştı.Sonra aniden bir çift dudak dudağıma yapıştı.Kim olduğunu anlamıştım.Sahi şafak sökmüş müydü?
Sakalları cildimi tahriş ediyordu.Bir elini kalçamda, diğer elini göğsümün kenarında sıkıca tutuyordu.Dudakları dudaklarımdan ayrılıp, boynuma, oradan göğüslerime doğru indi.Parmaklarımı saçlarına geçirdim.Kafasını sertçe geriye doğru çektim.Yüzünü inceledim.Bu pislikle ne bok yiyordum?Gözlerine baktım.Aslında..Umrumda değildi.
"Beni burada, koridorda becermeyi denemeyeceksin değil mi?"
"Bunu hak etmiyorsun güzelim, gel boş bir oda bulalım"
Elini tuttum birkaç saniye sonra boş bir odada tek kişilik bir yataktaydık.Elleri heryerdeydi.Yavaşça eteğimin ucunu kıvırdı, parmaklarını ustaca kullanıyor aynı zamanda da kemerini çözmeye çalışıyordu.
Ona yardımcı olmak için parmaklarımı uzattım.Kemerin tokasıyla uğraşırken bilincimin kaybolmaya başladığını hissettim..
Medya: Toprak