Evet arkadaşlar multimedia'da Clara ve Jules var iyi okumalar lütfen vote ve yorum yapmayı unutmayalım sizi seviyorum :* :)
-‘Noel hayııır yapma şu unu serpip durma etrafa ‘ diyerek kahkahalarla gülüyordum.
-‘Bir kere ben etrafa serpmiyorum küçük hanım yapıyorum işte asıl sen kendine bak iki saattir bir çilekleri doğrayamadın’ deyip ağzına attı bir tane çileği bende yüzüne un attım keşke bunu yapmasaydım diye düşünmüştüm çünkü bağırarak
-‘bana un atmak he? Buna savaş denir ‘ deyip bütün unu başımdan aşağı dökmüştü… bütün malzemeler havada uçuşurken bir anda göz göze gelmiştik ikimizde bembeyaz duruyorduk. Bir anda fazlasıyla yakınlaşmıştık birbirimize o kadar yakınlaşmıştık dudaklarının sıcaklığını bütün bedenimde hissediyor gibiydim nasıl bir şey bilmiyorum ama onu delisiye öpmek istiyordum sonund dayanamayıp dudaklarını dudaklarıma bastırmıştı beceriksizdim bu konuda çünkü ilk defa öpüşüyordum biriyle nefesini nefesimde hissederken bir anda geri çekilmiştik ikimizde nefes nefeseydik ve ben kıpkırmızı olmuştum bir anda sessizliği bozarak konuşmaya başladı ‘Bence temizlenelim pastayı dışarıda yeriz’ dedikten sonra bende hemen o utançla ‘evet olur’ dedim ve hızla banyoya koştum banyonun kapısını kapatınca derin bir nefes alıp ‘beni öptü diye kahkahalarla gülmeye başladım’… o gün mutluluktan uçabilirdim…
Anılardan sıyrılıp gözümü açtığımda sanki Noel hala yanımdaymış gibi hissediyordum. Gözlerim yine yaşlıydı nefesimi kesik kesik alıyordum tıkanmıştı boğazım düğüm düğüm olmuştum.Ne diyebilirdim ki… Sen gittikten sonra benden,ben de gitmiştim kendimden…
Bazen nasıl hissettiğimizi bilmediğimiz zamanlar olur,onun yokluğuna alışıyor muyuz yoksa ölüyor muyuz bilemiyorsunuz… Nefes almak size yaşamın bir mucizesi olduğunu düşündüğünüz zamanlar olsa da sevdiklerimiz gittiğimizde aldığımız nefes mucize değil de bize cezaymış gibi geliyor bilmem size de oluyor mu ama bazen kendimi bu evrende sıkışıp kalmış bir nokta gibi hissediyorum,herkes tarafından dışlanmış,umursanmamış yalnız bir ‘HİÇ’ gibi… İşte Noel gittiğinden beri hiçliğimin ortasındaki kendimle savaşır oldum…
…
Aradan 1 sene geçmişti ama 1 sene geçmiş miydi yoksa bana mı geçirmişti bilemiyordum…
Clara iyice bize yerleşmişti o 1 sene içinde çünkü ailesi Clara’yı burada benimle bırakıp hayatlarını yaşamak için yurt dışına çıkmıştı Clara’nın benim için kaldığına inanmak zordu tamam benimde payım vardı ama çoğunlukla Jake için kalmıştı… o 1 sene içinde beni asla rahat bırakmayan canım arkadaşım salyalalarımı,sümüklerimi,yemeklerimi,çamaşırlarımı,faturalarımı her şeyimi halletmişti nerdeyse benim yerime işemeye bile o gidecekti… vefalı dost ! o 1 sene içinde kendimi iyice bırakarak bunalıma girmiş olmam dışında 1 sene içinde hiç gülmemiştim tebessüm dahi edememiştim…
Noel gitmişti ama sanki ardından beni de götürmüş gibiydi. O 1 sene içinde sürekli gittiğimiz sahile gitmiştim onun gizli sığınağına gidip gizli gizli ağlamıştım… onun o evde olduğunu hissederek yatağında uyumuştum fotoğraflarıyla adeta bağ kurmuştum devamlı düzenli olarak konuşuyordum… sürekli o patlama limanının oraya gitmiştim…sürekli içinde kimin cesedi olduğunu bilmediğimiz Noel diye tahmin ettiğimiz kişinin mezarı başında ağıtlar yakmıştım… devamlı sakinleştiricilerle ve uyku ilaçlarıyla ayakta durmaya çalışmıştım… bazen intihar girişimlerinde bulunup kendimi hastanede bulmuştum başımda devamlı berbat durumda olan Clara vardı aileme bir şey dememiştim telefonda devamlı iyi numarası yapmıştım. Okul kayıtlarımı yenilemem gerekmişti ve ben bunu 1 sene sonra öğrenmiştim bu yüzden kaydımı 1 sene geç yeniletmeye çalışıyordum… 1 sene kalmış görünüyordum sistemde.İşte bugünde o iğrenç günlerden biri gidip kaydımı yeniletmek için gene birileriyle konuşmam gerekti ve yine kabuslarım yüzünden uykusuzdum… dışarıdan görseler sinirli,aksi,gıcık bir tip gibi duruyordum ama kalbimin içi yumuşacıktı… ah kimi kandırıyorum tabi ki dışarıdan göründüğüm gibiydim artık. Hemen üstümü hızlıca giyip dışarı çıkmış yürüyordum. Okul girişine geldiğimde durdum yavaşça etrafı süzdüm bir de aptal olan kendime bakıp içeri girdim hızlı adımlarla danışmaya doğru ilerlerken güm diye birine çarptım ama tam hayvan gibi çünkü çocuk az daha yeri boyluyordu ki zor kurtuldu tam o sırada yine üste çıkıp ben bağıracakken karşımdaki kişiyle şoka uğradım.
-‘Dark…’ bu çocuk neden hep olur olmaz vakitlerimde karşıma çıkardı ki hayır onu bırak neden bu okuldaydı?
-‘aaa selam Jules ne güzel sürpriz ben de kaydımı yaptırdım burayı kazandım da sonunda’ aklımı okuyor olamaz değil mi?
-‘Hmm ne güzel umarım okul beğenirsin’ diyerek gidecektim ki sözüyle yerimde dikilip kaldım.
-‘Başın sağolsun sevgilini kaybetmişsin’ ne dedi bu? Nasıl haberi olabilir bunun?
-‘Nerden biliyorsun?’ diyerek gözlerimden ateş püskürüyordu adeta…
-‘Haberler bile bu patlamayı yayınlıyor ayrıca cenazenin oradan geçerken görmüştüm seni oradakilere sormuştum onlarda sevgilisi demişlerdi Noel için gerçekten üzgünüm canım’ demişti gözlerindeki hüznü gerçekten görebiliyordum ama yinede şaşkındım bir kez daha onun için ölü denmesi kalbimi yerle bir etse de dayanacaktım……
Dark’n yanından ayrıldıktan sonra eve kendimi zor atmıştım ağlamaklı odama çıkmıştım o hızla evde kimsenin olmadığını bile fark etmemiştim yatağımın üstünden hıçkırarak ağlarken laptopuma bir mail geldi ve mesajla daha da sinirlenmiştim mesajda;
Kimden:Unkown!
oww gerçekten mi jull? Kendine yeni bir sevgilimi yaptın Noel’den sonra? Noel’in ölümü pek ihtişamlı değildi ama idare et be güzellim malum durumlar kısıtlıydı ancak bu ölüm fikri en akıllısıcaydı J dikkat et jull sevdiklerini bir bir alacağım… ve sen sadece izlemekle yetineceksin Noel’in ölümünün adını aşk koyuyorum çünkü aşkınızı öldürdüm… şimdi seni ve arkadaşlarını öldüreceğim…Evet arkadaşlar yeni bölümü nasıl buldunuz? Sizce Clara ve Jules'n dostukları nasıl? Sizce mesaj kimden geliyor olabilir? kafamda deli sorular afsfad :D sizden yorum ve vote bekliyorum ayrıca bölüm biraz kısa oldu ama saat 02.42'de size bölüm yazıyorum olsun o kadar :D:D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SKAO: Acının Tadı 1
Mystère / ThrillerSKAO serisi.. Serinin ilk kitabıdır... Yargılarınızı bir kenara bırakın. Hayat yargılarla yaşanmayacak kadar kısa ve siz kibirleriniz yüzünden görmezden geldiğiniz bir kişiye de aşık olabilirsiniz. Bu hikaye de gizem/gerilim ve sonu ölümcül bir haya...