BREATHE || Z.M

Pilot

~14 Eylül 2014

-Zayn

"Phoenix için heyecanlı olduğunuzu biliyorum. Fakat Kasım'a yetişmesi gereken bir albüm söz konusu..."

Simon'ın bilindik, bunaltıcı tınısı tenimin en mahrem yerine bile etki etmiyordu.
Bunu bırakalı çok olmuştu.
Onu ve saçmalıklarını dinlemeyi bırakalı çok olmuştu...

Tur otobüsünden inip otele yöneldiğimiz o kısa süre içerisinde Louis kulağıma eğildi ve güldü.

"Hey biraz kaldı mı ?"

Simon'ın bizden uzaklaşan ve bizi hemen kayıt odasına yöneltmek gibi bir amacı olan bakışlarını süzdüm. Sanki oraya gittiğimizde özgürce ruhumuzdan çıkanları söyleyebilecekmişiz gibi heyecanlanmamızı mı bekliyordu sahiden ?

Yine de Niall'ın gözlerindeki parıltılar için mutluydum ve omuzlarımdaki yükü nefes alarak hafifletmeyi denedim.

Gülümseyip Louis'e döndüm.

"Tanrım daha Mayıs ayında senin o sikik videon yüzünden yakalanmadık mı biz ? Hâlâ neden benden sigara ve benzeri şeyler talep ediyorsun dostum."

Liam'ın kıkırtısını bastıran Louis oldu.

"Hâlâ videoyu sızdıran kişinin ben olduğumu düşünüyorsan seni öldürürüm Zaynie sana yemin ederim bunu gündemde yer tutmak için kullanmadılarsa bende bir bok bilmiyorum."

Sert bakışlarımı takip edip omzuma yaslanırken bakışlarını kaçırdı ve
gözlerini kısıp tekrar fısıldadı :

"Üzgünüm çünkü o arabada yalnızca eğleniyorduk ve tekrar üzgünüm ki otla dolu zihnim düşüncesizce hareket etti."

Harry sırt çantasıyla otobüsten inerken güneş gözlüğünü çıkardı ve esnedi.

"Jet-lag beni rehin almadan kendime bir yer bulsam iyi olur."

O büyük botlarının çıkardığı tıkırtılarıyla ve esnemeleriyle ilerlerken Niall onu durdurdu. Az ileride kapıdan içeri girmekte olan Simon'a bakıp gülümsedi.

"Harold hayır... Simon kayıt odasına geçmemizi istiyor. Dinlenmek için vakit yok."

Harry masum bakışlarını üzerimizde dolaştırırken kaşlarımı kaldırdım ve montumu düzeltmekle yetindim.

"Ama iki gün sonra konser var ve hasta hissediyorum."

Liam elindeki yastığını karın seviyesine indirirken, ona destek olmak ister gibi bir adım öne çıktı.

"Dostum bir gecede altı ödül alıp aynı gece kutlama bile yapamadan işe döndüğümüz zamanı hatırlatırım. Ondan daha kötü olamaz."

Niall'ın o karmaşık İrlanda aksanı araya girmeseydi bir kaç şeye isyan etmek üzere ağzımı açacaktım.
Ah veya küfretmek üzere...

"Phoenix'ten sonra El Paso ve San Antonio - Texas, sonra Tulsa - Oklahoma ardından New Orleans - Los Angeles, Charlotte, Atlanta, Tampa ve Miami var."

Sıkıntıyla telefonunu kaparken Liam elini onun omzuna attı ve ısrarla boğazını temizledi.

"Hadi ama çocuklar, yalnızca iki gün arayla olmaları ve bize dinlenecek zaman bırakmamaları neyi değiştirir ki...Fanlarımızın çığlıklarını ve bizden neyi beklediğini unutmamalıyız."

Dudaklarımı ısrarla kemirmeye devam ederken çocuklar onaylayan mırıltılar çıkardılar.

"Kasım ayı planlandı; biliyorsunuz. Stüdyoya girmeli ve bunu bizden istenileni yapmak gibi düşünmemeliyiz. Bizi karşılıksız seven insanları mutlu edeceğiz. Sözleri her ne kadar bir kalıba sokulmuş olsa da bize ait olacak."

Louis'in çocuklara güven veren cümlelerini kesmek istemeden fısıldadım.

"Müziği değil..."