SIYAH KELEBEK

Merhaba ilk basta bu hikayeyi silmistim ama sonra bi arkadasimin israriyla yeniden yazmaya karar verdim. Bu hikaye aslinda benim bilincaltimida yansitiyo ama asil gercekleri final de anliyacaksiniz . Neyse lafi uzatmiyim iyi okumalar.

       Uyandigimda gozum ilk olarak odamin penceresine kaymisti. Orda siyah bir kelebegin konmus oldugunu gordum. Ona bakarken saatler saniye gibi geciyordu sanki. Yagmurun yagdigini bile duymamisim. O kadar guzeldi ki gozlerimi ondan alamiyordum.

        Birden havalandi ve yagmur damlalariyla dans etmeye basladi. O kadar ozgur gozukuyordu ki! Onun o ozgurlugunu kiskandim ve bende disari cikip yagmurla dans ettim. Birden firtina cikti ve kelebek yagmur esliginde gitti.

          Ben ise ona saskin gozlerle bakakalmistim. Ben bu koca cusseme ragmen bu firtinada hareket edemezken o nasil ilerleyebiliyordu ki.

           Kelebek o kadar siyahti ki bu caddelerde neredeyse gorunmuyordu. Buranin gri rengine cok guzel uyum saglamisti.

            Anlayamadigim bir nokta vardi;Nasil hic durmadan ucabiliyordu. belki daha yeni dogmustur diye dusundum ama olamazdi cunku cok iyi ucuyordu,ucmayi yeni ogrenmis bi kelebege hic benzemiyordu.

              Onu takip etmek istedim ama o lanet olasi firtina buna izin vermedi. Siyah kelebek yanima dogru ucmaya basladi. Demek ki beni fark etmisti. Bu beni cok mutlu etti. Sonucta etrafimdakilerce fazla fark edilen biri degilimdirde.

             Ama bu kelebek digerlerinden cok farkliydi. Sanki benle konusmak istiyormus gibiydi. Ama kelebekler insanlarla konusamazdi, degil mi? O an beynimde  bir simsek cakti. Ilk baslarda ne oldugunu anlayamamistim ama sonradan gordugum manzara karsisinda dehsete duserken beynim neler oldugunu idrak etmeye baslamisti...