İkosi ena (21)

2.9K 161 27
                                    


"Jimin tatlım hadi valizlerini de al gel. Eğer biraz daha oyalanırsak geç kalacağız."

İstemeye istemeye merdivenleri indiğimde peşimden zorla taşıdığım valizide sürüklüyordum. Bir saate uçaklarımız kalkacaktı ve ben burdan gitmek istemiyordum. Büyük ihtimal Doktor Min'in gideceğimden haberi bile yoktu. Ona haber verememiştim.

Merdivenlerden indiğimde şansımı son bir kez denemek için anneme yaklaştım ve kollarımı beline doladım. Sıkıca sarıldığımda şaşırsada hiçbir tepki vermemeye çalışmıştı. Birilerini ikna etmek için kullandığım ses tonumu kullanmaya çalışarak fısıldadım.

"Anne lütfen gitmeyelim ben gitmek istemiyorum lütfen burda kalalım"

Sözümün bitmesini beklemeden beni kendinden ayırmış ve kaşlarını çatıp ellerini karnında çaprazlamıştı.
"Jimin ben saf değilim bunun farkına var artık. Bütün bu süreçte neler olduğunu biliyorum. Seni evde o doktorla yalnız bırakamazdım. En azından neler olduğu ile ilgili bilgi edinmem lazımdı. Ve emin ol gördüğüm görüntüler buraya erken gelmem için yettide arttı bile. O yüzden bunların bir daha yaşanmamasını sağlayacağım. Beraber Amerika'ya gideceğiz ben evleneceğim sanda daha düzgün bir doktor bulup en azından şu ergenlik sorunların ile ilgilenmesini sağlayacağım. Orda okula gideceksin ve çok uzun bir sürede orda yaşayacağız"

Annem konuşmasını bitirdiğinde ağzımı açıp hiçbir şey söyleyememiştim. Düşündüğüm kadar saf olmaması ve bu süreç boyunca bizi izleyip her şeyi bilmesi beni oldukça şaşırtmıştı.

Bu saatten sonra ne dersen diyeyim bana inanmazdı bu yüzden kaderime boyun eğip valizimide aldım ve arabaya bindim.

———

Taehyung

Belime dolanan kolları ve boynuma ıslak öpücükler bırakan Hoseok sayesinde hafifçe titredim. Tualette kimsenin olmamasını fırsat bilip arkadan kendini bana bastırdığında hafifçe inledim. Öpücükleri ensemde ve boynumda dolaşıyor sertliğini ise arkadan kalçama bastırıyordu.

Onu durdurmak adına ellerimi belime dolanmış sıkı ellerine götürüp uzaklaştırmaya çalıştım. Ellerini vücudumdan çekti ve beni kendine çevirip bu sefer dudaklarımı öpmeye başladı. Ona karşılık vermedikçe daha sert öpüyor ve dişlerini dudaklarıma geçiriyordu. Dayanamayıp bende karşılık vermeye başladığımda ateşli bir öpücüğün içindeydik. Elleri vücudumda dolaşmış ardından kalçamda durmuştu. Elleri olduğu yeri sıkıca kavrarken beni hafifçe kaldırmış ve kendine bastırmıştı. Gelen zevkle ağzının içine doğru inledim.

Kapı açılıp kapanma sesi geldiğinde zor zoruna kendimi geriye attım ve Hoseok'tan ayrıldım. İçeriye giren öğrenci kabinlerden birine yöneldiğinde bende lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Hoseok arkadan bana boş boş bakarken ellerimi kurulayıp ona döndüm.
"Üzgünüm burda öyle bir şey yapamayız ilk önce jungkook ile bir şey hakkında konuşmalıyım ama ondan sonra birimize gidebiliriz."

Bir şey demesine izin vermeden hızlıca tuakette çıktım ve onu orda sertleşmiş aleti ile yalnız başına bıraktım. Sevişmekten önce kaç gündür haber alamadığım bir arkadaşım vardı.

Sınıfa girdiğimde jungkook başını sıraya koymuş uyuyordu. Yanına oturup sakince onu uyandırmaya çalıştım. Derin bir uykusu vardı bu yüzden uyandırmakta epey zor oluyordu.

Etrafa bakınıp kimsenin bu tarafa bakmadığından emin olduğumda dudaklarına yöneldim ve bir öpücük kondurup daha çok seslendim. yavaş yavaş hareketlenmiş ve uyanmaya başlamıştı.

Biraz bekleyip tamamen uyandığından emin olduğumda konuşmaya başladım.
"Jungkook acaba jimin'in başına bir şey gelmiş olabilir mi? Dünde okula gelmedi bugünde yok hiç bir şekilde mesaj dahi atmadı. Çıkışta evine uğrayalım jimin için meraklanmaya başladım."

Elini omzuma atmış ve hafifçe omzumu baş parmağı ile okşamıştı. "Belkide sadece yeni babacığı ile gereğinden fazla güzel vakit geçiriyordur. Fazla endişelenme başına bir şey gelmez o itin. Ama eğer daha rahat ediceksen okul çıkışı yanına bir uğrayalım ve bakalım." Yeni uyandığı için sesi boğuk çıkan ve gözleri kısık olan jungkook'u Kafamla onaylamış ve kollarımı Boynuna dolamıştım.

"Yalnız bizim babacık bizi bir hafta yürütmeyecek."
Aklıma Hoseok ile banyoda olanlar geldiğinde hafifçe kıkırdadım. Jungkook ise benden biraz uzaklaşarak yüz yüze gelmemizi sağladı. Anlamazca bakışlarına karşılık olanları anlatmaya başladım.
"Gelmeden önce Tualette Hoseok ile karşılaştım. Biraz öpüşmüş ve elleşmiş olabiliriz ve ben seninle bu konuyu konuşmak için onu orda sertliği ile baş başa bırakmış olabilirim." Kıkırdamam hala devam ederken jungkookta bana uymuş ve gülmeye başlamıştı.

"Ah cidden babacık bizi fena sikecek"

———

———

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ʙᴀʙʏ ʙᴏʏ ☽  ʏᴏᴏɴᴍɪɴHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin