Başka bir çeteyle çatışma içerisindesiniz. Bir arabayı kendinize siper etmiş, Oswald ve Zsasz ile saklanıyorsunuz.Kendini baya kaptırmışsın ve düşman çetenin her üyesini vurmaya çalışıyorsun. Çünkü onlar lisansları hiçe sayarak Gotham'ı ele geçirmeye çalışıyorlar. Çatışma hızla devam ederken içeri birisi giriyor. Edward Nygma. Bir anda bütün silah sesleri kesiliyor. Tabii sen bunun farkında bile olmadığın için ateş etmeye devam ediyorsun. Oswald sana bağırıyor
+Meredith! Ateş etmeyi kes artık!
Ama sen silah sesinden onu duyamadığın için ateş etmeye devam ediyorsun. Her tarafa ateş ettiğin için mermilerden bir tanesi Ed'e isabet ediyor.Bir tane daha. Ve bir tane daha.
Ed yere yığılırken Oswald'ın ağzından acı dolu bir çığlık çıkıyor ve yerinden fırlayıp savaş alanı sayılabilecek yerin ortasına, Ed'in yanına fırlıyor. Olayın etkisindeki sen, silahını yere fırlatıp geriye doğru adımlar atmaya başlıyorsun. Oswald'ın acı dolu çığlıkları depoyu dolduruyor.
+Ed, Ed! Lütfen, lütfen benimle kal,lütfen! bu sırada Ed'in yanına çöküp onu kollarının arasına alıyor.
Oswald'ı gören Ed gülümsüyor ve o sırada ağzından kan damlıyor. Oswald ağlarken buruk bir şekilde gülümsüyor ve Ed'in gözlerine bakıyor.Oswald Ed'in elini sımsıkı tutuyor ve
+Ed... Lütfen...
Oswald'ın acı dolu çığlıkları yerini fısıltı şeklindeki yalvarışlara bırakıyor. Ed kalan son gücüyle Oswald'ın elini tutuyor ve ona bakıyor. Sonra o el gevşiyor ve yere düşüyor. Oswald birkaç dakika sonra yerinden kalkıyor ve ''Zsasz!'' diye bağırıyor. Bir anda boynunda bir acı hissediyorsun ve yere yığılıyorsun.
Gözlerini açtığında kendini bir limanda buluyorsun. Yattığın yerden doğruluyorsun ve karşında Oswald var. Elinde de bir silah.Sana doğrultmuş halde öylece bekliyor.Ellerinin bağlandığını farkediyorsun.Olabildiğince hızlı bir şekilde ayağa kalkıyorsun.
-O..Oswald...
+Tek kelime bile etmeye kalkma.
(O çok iyi bildiğin ses tonu.Dokunsan ağlayacak ama aynı zamanda da son derece güçlü olan.)
-Oswald...Seni seviyorum. Bunu bilmelisin.
-Sevgi? Bir seferinde güvendiğim birisi bana, sevginin fedakarlık gerektirdiğini. Sevdiğin kişinin mutluluğu için kendininkinden vazgeçebilmen gerektiğini söylemişti. Ve sen,sen...
Bu sırada sana iyice yaklaşır ve yakandan tutar
+SEN BENİM SEVDİĞİM ADAMI ÖLDÜRDÜN!
Bu sırada gözlerin dolmuştur ve o senin yakanı bıraktığında gözünden birkaç damla yaş düşer.
O ise birkaç adım geri çekilir ve silahı tekrar sana doğrultur. Silahı hazır hale getirir. Tetiği çekmeden önce
+Seni hayatta bırakacağımı sanıyorsan yanılıyorsun.
Birkaç kesik nefesten sonra konuşmaya çalışıyorsun.
-Oswald. L-lütfen. Bunu ya--
Sesini kesen silahın patlama sesiyle beraber karnıda büyük bir acı hissediyorsun.Ellerinle karnına baskı uyguladığında yere kan damladığını farkediyorsun. Oswald seni yine yakandan tutuyor ve nehire doğru bırakıyor.
(melankoliklik akıyorduu wuhuuu Nygmobblepot şipır olarak kendime sövüyorum şuan bu ne biçim bölüm amk)
YOU ARE READING
Nygmobblepot Fanfictions
Non-FictionNygmobblepot kadar mükemmel bi şipe bu kadar boktan fanfictionlar yazdığım için şipırlardan özür dlyrm (yüksek derecede melankoli ve acı içeriyo)