Prophecy.

1K 40 4
                                    

Karanlık sokakta geniş adımlarla yürüyordu. Bu sefer her zaman ki gibi emin değil,endişeliydi. Siyah gecenin içinde alevlerle parlayan malikhaneyi görünce gözü kamaştı,bir kaç kere kırpması gerekti. Beş dakika sonra evin içindeydi,tılsımı kendisine alevlerden yol açıyordu. Koskocaman malikhanede bir kız çocuğunu arıyordu. ''Neredesin...neredesin...'' diye mırıldandı. Asasını çıkarmaya gösterdi. ''Yol göster.''

Gümüş ve yeşil renklerle döşenmiş odanın kapısını açtı,boş gibi görünüyordu. ''Sev amca?'' diye bir ses duydu. Daha dikkatlice baktığında yatağının altına saklanmış olan kızı gördü. Doğum gününde hediye ettiği gümüş yılan kolyesi,yatağın altından parlıyordu. ''Annemle babam...'' diye devam etti,sesi titriyordu. 

''Buraya gel.'' dedi beş yaşında ki kıza. Küçük kız korkar adımlarla yatağının altından çıktı,bir süre kıza baktı. Sonra dizlerinin üstüne oturup,kızı kendine çekip sarıldı. ''Anneme ne yaptılar?'' diye fısıldadı kız korkuyla. Derin bir nefes aldı,beş yaşında ki bir kıza ne diyebilirdi ki? Hele de yeğeniyse. Kızı tekrar önüne aldı. ''O gitti.'' diye başladı. 'Ve bir daha geri gelmeyecek.' mi demesi gerekiyordu? ''Bana bak,şimdi.'' Kız kocaman kahverengi gözlerini kendi siyah gözlerine dikti. ''Annen gitti,ve..kimse..bilmiyor. Nereye gittiklerini. Şimdi,sana bakıcı bir aile bulacağız tamam mı? Normal,muggle bir aile.'' 


''Muggle mı?'' Kız yüzünü buruşturdu,beş yaşında olsa bile gerçek bir Slytherin kalbi vardı. Ama ne yazık ki okula başladığında bu ruhu tamamen silinecekti. ''Evet,muggle. Orada kalacaksın. 6 yıl sonra,tekrar görüşeceğiz. Ama sen beni hatırlayamacaksın...'' 

İşte en çok üzüldüğü şeylerden birisiydi bu,ailesinden geriye tek kalan kişiyi hatırlamayacak olması. 

✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮✮

'En saf olanın kanı dökülecek,

Gerçek olanı saklayacak.

İki yıldız doğacak,

Ebedi karanlık geldiğinde.

İki yılan gerçek aslanı yaratacak.

31 ve 19 birleşecek.''

Kafasında sözler uçuşuyordu. Asasını şakağına dayadı,gümüş saydam ipliğe benzer şeyi bir iksir şişesine koydu. İki kehanet üst üste gelmişti. İlk kez ne yapacağını bilmez halde koltuğuna çöktü. Gözlerini kapatıp bir şeyler düşünmemeye çalıştı.

Yakınından gelen 'pop' sesi ile uyandı. 'Ah,demek engeli kırdın Severus,cisimlenmeyi başarabilmişsin.'

''Efendim,Serenity...'' Eliyle susmasını işaret etti. ''Biliyorum,Severus. Haberler önce geldi. Kızı öldürmediler mi?'' 

''Hayır,kaçtığını düşünüyorum. Geldiğimde yatağın altındaydı.'' Zeki kız,diye düşündü. Ama şimdi konuşulması gereken başka konular vardı,kehanet gibi mesela. ''Sybill'in bize yeni bir kehaneti var.'' dedi gözlüklerinin üstünden bakarak. Masasında ki kağıdı uzattı.  

''31 ve 19 birleşecek mi?'' diye sordu,kaşlarını çatarak. Masasının etrafından dolanarak tekrar koltuğa oturdu. ''Evet,bunlar sana bir şey ifade ediyor mu?''

''19..Sadece yeğenimin doğum günü ayın 19'unda.'' Hala kaşları çatık kağıtlara bakıyordu. 

''Sana bir görevim olacak,Severus.'' dedi sakince. Nasıl karşılayacağını bilmiyordu. ''Tekrar ölüm yiyen gibi davranıp,ajan olmanı istemek durumundayım.'' Elinde ki kağıdı düşürdü. Affaladığı çok belli oluyordu. ''NE?'' diye haykırdı. ''İlk önce sevdiğim kadının ailesini yok etmek isteyen ve sonra kız kardeşimi öldüren birisinin yanında olmamı mı istiyorsunuz?'' Elleriyle uzun siyah saçlarını yoluyordu. ''Bunu,nasıl-nasıl istersiniz! Ne kadar tehlikeli olduğunun farkında mısınız?''

''Hadi ama,Severus. Sol kolunda ki küçük işareti hepimiz biliyoruz,lord senin gibi zekisini yanında isteyecektir.'' Sanki günlük bir sorundan bahsediyormuş gibiydi,karşısında ki adamın yüzü ise normalinkinden yüz kat daha da beyazdı.

||stars in the dark.|| Harry Potter.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin