ÖN SÖZ

12 2 0
                                    

Tarih araştırmacılarının en önemli görevi, tarihin tozlu raflarında gizli kalmış bilgi ve belgeleri ortaya çıkarmaktır, tıpkı arkeologlar gibi... Zira onlar da yerin altında gizli kalmış medeniyetleri yıllarca süren hassas uğraşlar sonucu gün yüzüne çıkarmaktadırlar. Ancak bu uzun ve yorucu çalışmalar sonunda yerini heyecan ve mutluluğa bırakıverir. Çünkü ortaya bilinmeyen tarih hazineleri çıkmıştır ve arkeolog ona dokunan ilk kişi olma zevkini tadar.

İşte böylesine bir zevki ben de İstiklal Marşımıza ait belgeleri ortaya çıkardığım zaman yaşadım. İnternet üzerinden satış yapan sahafları araştırırken İstiklal Marşımıza ait belgelerin satışta olduğunu gördüm. İlk başta ben de inanamadım ama üzerimdeki şaşkınlığı hemen atarak sahafla irtibata geçip belgeleri satın almak isteğimi kendisine ilettim. Sahaf, bu belgelerin bir an önce kültür tarihimize kazandırılmasını kendisinin de çok istediğini belirterek satış konusunda bana oldukça destek oldu. Daha önce de sandıktan ve tarihin tozlu raflarından pek çok tarihî vesikanın çıktığına şahit olmuştum. Ama bu sefer çıkanlar istiklalimizin simgesi "İstiklal Marşı'mız" hakkında idi. Tren vagonlarına doldurulup üç kuruşa satılanların yanında ninemizin, dedemizin sandıkları içinde de pek çok tarihî değerimizin saklı ve gün yüzüne çıkmayı beklediğinin bir kere daha farkına vardım.

Belgeler elime ulaşır ulaşmaz hemen araştırmaya koyuldum. İlk elde ettiğim sonuç ise bu belgelerin 1925 yılında bizzat devlet tarafından yapılmış olan "millî marş" yarışmasına ait olduklarıydı. Ancak şaşkınlığım bir kat daha arttı. Çünkü marş yarışması hakkında daha önce az da olsa bilgim vardı fakat 1925 marş değiştirme yarışmasına dair hiçbir şey duymamıştım.

Yaptığım ön araştırma ile ne arşivlerde ne de hatıratlarda bu konuda pek bir bilgi bulunmadığını tespit ettikten sonra belgelerin bir an önce hem korunması ve saklanması hem de kültür tarihimize kazandırılması için çalışmalarıma başladım.

Konya Yazma Eserler Bölge Müdürü Sayın Bekir Şahin Bey'in destekleri ile öncelikle belgelerin temizlenmesi, onarımlarının yapılması ve dijital ortamlarda saklanması için çalışmalar yapıldı. Böylece kaybolup yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan bu eserlerin gelecek nesillere korunarak aktarılması sağlanılmış oldu.

İkinci aşamada ise bu eserlerin bir an önce günümüz Türkçesine aktarılması ve okuyucuların hizmetine sunulması gerekiyordu. Bu çalışma ile kısmen de olsa amacıma ulaştığımı düşünüyorum. İleride değerli araştırmacı ve yazarlarımızın yapacağı ilave çalışmaların bu konudaki eksikleri gidereceğini ümit ediyorum.

Kültürümüze ait bu önemli eserleri gün yüzüne çıkarıp korunmasını sağladıktan sonra gelecek nesillerin istifadesine sunulmasının çok önemli bir görev olduğu bilinciyle çalışmamı okuyucularımızın takdirlerine sunuyorum.

Çalışmalarım sırasında değerli katkılarından dolayı Ömer Türkoğlu Beyefendi'ye, Demirpolat ailesine teşekkür ediyorum.

Ayrıca, evdeki çalışmalarım sırasında bana sabır göstererek destek olan eşim Hümeyra, çocuklarım Ramazan Eren, Mehmet Sami ve Ali Emir'e sevgilerimi sunuyorum.

Kasım Kocabaş, 2018- Konya    

Belgelerle İstiklal Marşı TarihiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin