YAZ KAMPI

~1~hazırlık~

Merhaba. Ben Deniz 16 yaşındayım. Istanbul'da yaşıyorum. Bu yaz kuzenim Melis'le Antalya'da bir yaz kampına gideceğiz. Uçağımız yarın kalkıyor. Bu kampın nasıl bir yer olduğunu çok merak ediyorum. Ben kampın nasıl bir yer olabileceğini düşünürken aşağıdan bir ses geldi.

Bu ses "Kahvaltı hazır Deniz"diye bağıran annemin sesiydi. "Tamam" diye bağırdıktan sonra banyoya girip yüzümü yıkayıp aşağı indim. Kahvaltı hazırdı annem ve Melis beni bekliyorlardı. Hemen yemeğimi yiyip odama çıktım.

Üstüme siyah beyaz çizgili bir t-shirt ve siyah düz bir tayt giydim ve Melis'in odasına gittim kapıyı çaldım Melis'in "Gelebilirsin"sesini duyunca içeri girdim. Melis'de düz yeşil bir t-shirt ve koyu renkli bir kot pantolon giymişti."Hazırsan çıkalım yarın için kıyafet, ayakkabı, çanta almamız lazım " dedim. "Hazırım hadi çıkalım"diye cevap verdi. "Anne biz çıkıyoruz. " dedim ve çıktık.

-Yaklaşık 1 saat sonra-

"Melis yarın ne giyiceksin?" diye sordum.

"Siyah şortumu ve beyaz pembe çizgili salaş t-shirtümü üstüne siyah yarım kol ceketimi. Sen ?"dedi

"Kot şort üstüne beyaz channel t-shirtümü. "

Yarın için çok heyecanlıyım çünkü yaz tatili boyunca kuzenimle konserler, sinema, alışveriş, yarışmalar ve daha bir çok etkinlik bizi bekliyor. Ben bunları düşünürken Melis'in sesiyle düşüncelerim bölündü.

Karşımda toz pembe altı pileli bir elbise giymiş bir Melis var.

"Oh my god" dedim. Aşırı şaşkın bir hâlde.

"Ee nasıl olmuşum?"dedi. Cevabı bildiği hâlde.

"Harika olmuşsun bence bunu almalısın."dedim heycanlı heycanlı.

"Tamam alıyorum istersen beni dışarıda bekle."

"Tamam ben dışarıdayım."

-Yaklaşık 15 dakika sonra-

Melis yanıma geldi.

"Hadi yan mağzaya gidelim" dedim.

"Tamam bana uyar. "dedi Melis.

ve yan mağzaya geçtik.

Içeri girer girmez karşıdaki muhteşem elbiseyi gördüm. Melis'in elbisesinin aynısıydı ama sadece sarı renkliydi hemen denedim ve Melis'e gösterdim. Melis'te benimle aynı tepkiyi verdi.

"Oh my god"dedi. Aşırı şaşkın bir hâlde.

"Tamam bunu alıyım sonra diğer mağzalara bakarız."

"Tamam " dedi Melis.

Ben elbiseyi aldıktan sonra mağzadan çıktık. Biraz dolaştık ve sonunda harika ayakkabılar olan bir yer bulduk. Içeri girdik.

Ben hemen girer girmez siyah bir sandalet gördüm ve elbiseme uyduğu için denedim ve Melis'e gösterdim.

"Harika bunun aynısından ikimizde alalım ne dersin? "

"Harika bir fikir hadi alalım ve çıkalım "

Başka mağzaya girdik ve aynı zımbalı siyah çantadan aldık. Sonra t-shirt, tayt, şort, güneş kremi, gözlük, havlu kampta işimize yarayabilecek herşeyi aldık ve eve döndük.

"Ee neler yaptınız? " diye sordu annem. Her ayrıntısına kadar anlattık. Akşam yemeğimizi yiyip odalarımıza çıktık. Ve valiz hazırladık. Sonra öyle yoruldum ki kendimi yatağa atmamla uyumam bir oldu aynısı Melis içinde geçerliydi.

-Ertesi gün-

Sabah başımda annem " Deniz. Hadi ama uçağı kaçırıcaksınız. " dedi biraz endişeli ve neşeli bir şekilde -bu nasıl bi duyguysa -_- asdghfsg-

"Tamam" dedim. Uykulu bir şekilde.

Uyandım. Ve kendi banyoya attım. duş alıp çıktım uykumun açılmasına yardımcı olmuştu. Üstümü değiştirip aşağı indim. Melis yine benden önce kalkmış ve masada beni bekliyordu. Nasıl bu kadar erken kalkabiliyordu.

" Günaydın " dedi neşeli bir ses bu Melis'in sesiydi.

Bende " Günaydın " diye karşılık verdim.

Annem " Ee yolculuk için hazırmısınız bakalım ? " dedi bizden daha heyecanlı bir şekilde.

Melis ve ben aynı anda " Eveeet " dedik.

Cidden çok merak ediyorum bu kampı nasıl bir yer acaba, bunları bugün oraya gidince göreceğiz.

" Ama hiç bir şey yemedin Deniz.  " bu annemin sesiydi.

" Anne şimdi canım istemiyor orda yesem olmaz mı ? " dedim yavru köpek bakışlarıyla.

" Tamam ama yeyip yemediğini bir şekilde öğrenirim.  " dedi ve tek gözünü kırptı.

" Tamam annee. " dedim gülerek.

Sonra Melis'e dönerek " yemeğini yediysen çıkalım. " dedim.

Onaylarcasına başını yukarı aşagı salladı. Annemle vedalaşıp evden çıktık. Bir taksi çağırdık. Taksi 5 dakikada geldi. Taksiye bindik ve Melis şöföre " Havaalanına " dedi ve taksici taksimetreyi açtı.

-Yaklaşık 45 dakika sonra-

Havaalanındaydık. Taksiciye parayı verip indik. Gerekli kontrollerden falan geçtikten sonra uçağa bindik ve Melisle koltuklarımız yanyana değilmiş (!) Malesef arka arkaya oturduk şimdi tüm yolculuk buyunca yanımda başka biriyle oturmak zorundaydım.

Yanımdakinin yüzüne bakmaya cesaret edemiyordum sonunda baktığımda taş bir çocuk vardı. Kulağında kulaklık vardı benim gibi müzik dinlemeyi seviyor olmalıydı. Arka tarafa hafifçe baktığımda Melis yanındaki taş çocukla konuşuyordu. Bu kamp böyle taşlarla doluysa bu kampın adı yaz kampı yerine taş kampı olmalı. - sjksksksjsjs - Ben bunlaraı düşünürken yanımdan gelen sesle irkildim. Yanımdaki taş " Selamm " demişti. Niye beni düşüncelerimden böl... Bir dakika bir dakikaa az önce bir taş bana "Selam " dedii. İçimden yaşasın dansı yaparken yine bir ses geldi. "Heey " Oha dans etmekten cevap vermeyi unutmuştum. Lanet olsun. Hemen toparlamaya çalıştım.

" Selam " dedim. Normal davranmaya çalışsamda pek başaramadım galibaa.