Keyifli okumalar!
Bölüm şarkıları:
Emir Can İğrek - Aç Bağrını
Umut Kaya - Gül Güzeli
••
Uçurum 5.Bölüm
"İNFİLAK"
Şaşkınlığın derime sindiğini,damarlarımdan aktığını hissediyordum.Babamın söylediklerinin hepsinin birer şakadan ibaret olmasını diliyordum.
Bir hışımla ayağa kalktığımda oturduğum beyaz sandalye devrilerek yere çakıldı.Zeminle buluşan sandalyenin çıkardığı gürültüyü duyan annem ve babamın gözleri beni buldu.
Annem tam ağzını aralamış bir şey söyleyecekken elimi kaldırarak onu susturdum ve babama döndüm."Sen...Sen ne dediğinin farkında mısın baba?" diye sordum şaşkınlık içerisinde.
Babam da saniyeler içerisinde ayağa kalkıp karşıma dikildi ve,"Evet, böylesi herkes için daha uygun," dedi güçlü bir sesle.
Sanki boğazımda küçük cam kırıkları vardı,yutkunamıyordum.
"Ağabeyimin katili olan o şirketin önünden bile geçmem ben!" diye bağırdım.Gözüm dönmüştü sanki,hiç kimseye söyleyemediğim düşüncelerimi kusuyordum etrafa.
Babamın yüz ifadesi anında değişti.Avını elinden kaçırmış bir yırtıcı gibi sertleşmişti yüz ifadesi.
"Ağabeyin girdiği bunalımlar ve alkol yüzünden intihar etti,bunu kafana sok artık!" dedi yüksek bir sesle.Suratı kıpkırmızı olmuştu.Renk yarışında domates ile ölümüne kapışırlardı.
Annem masanın etrafını dolaşarak yanımıza geldi ve,"Lütfen sakin olun,bu konuları ileride konuşuruz," dedi.Sesi tabutun içindeki bir ceset kadar cansızdı.
"Ağabeyim senin yüzünden intihar etti,sen de bunu anla!" diye bağırdım.Öyle şiddetli bağırmıştım ki boğazıma batan cam kırıkları orayı kanatmıştı.
O anda yüzümün sol tarafındaki keskin acıyla birlikte kafam sağa döndü.Gözlerimi refleksle sıkıca yummuştum fakat saniyeler sonra açtığımda cam kırıkları artık gözüme tırmanmış gibiydi.Gözlerim yanıyordu ama hayır,ağlamayacaktım.O adamın karşısında ağlamak kendimi zayıf ilan etmekten başka hiçbir şey değildi.
Babam bana tokat atmıştı.
Acımasız bir duygu girdabı yanıma sokulurken burada boğulduğumu hissettim.Daha fazla burada duramazdım.Onlara arkamı döndüm ve hızlıca merdivenleri tırmanmaya başladım.Annemin bana seslendiğini işitiyordum ama onu duymak istemiyordum.Odamın kapısını sertçe açarak içeri girdim ve gri küçük sırt çantamın içine cüzdan,telefon,şarj aleti gibi gerekli şeyleri gelişigüzel fırlattım.
Tokat yiyen ben olmama rağmen hâlâ o adamın yanında duran annem maalesef beni şaşırtmamıştı.Kimin tarafında olduğu dünden belliydi.
Merdiven basamaklarını hızlı adımlarla indikten sonra onların şaşkın bakışlarını ensemde hissederek kendimi dış kapıdan bahçeye attım.Soğuk bir rüzgar yüzümü yalarken adımlarımı büyük demir kapıya doğru çevirdim.Güvenliklerden biri ağzını açmış tam bir şey söyleyecekken elimi kaldırıp onu susturdum.
"Evi terk ediyorum ve içeridekilerin bundan haberi var.Şimdi kapıyı aç," dedim yavaşça.Onlara laf anlatmak deveye hendek atlatmaktan daha zor olduğu için tane tane konuşuyordum.Sonunda içlerinden kel olan bir güvenlik önüme geçip kapıyı sağa doğru kaydırarak açtı.Onlara başımla hafifçe selam vererek kendimi sokağa attım.Çok geçmeden yoldan bir taksi çevirip bindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇURUM
Ficción General"Dipsiz bir kuyudan aşağı düşüyormuş gibi hissediyorum," diye itiraf ettim.Ağladığım için sesim pürüzlü çıkmıştı. Birkaç saniye daha bana baktıktan sonra kafasını karşıya çevirdi ve gecenin siyahlığıyla örtülen denize baktı. "Kuyudan çıkman için san...
