İyi okumalar..!!
Saat gece yarısına geliyordu. Halton'ı hemen uyutmam gerekiyordu.Yoksa bende ki değişiklikleri fark edecekti. Bu olaydan nefret ediyorum. Avlanırken sadece işteyken kolay oluyor. Oldukça hızlı davranmama rağmen, anlayacak diye çok korkuyorum.
Aşağı indiğimde Halton koltukta oturmuş televizyon izliyordu. Yanına doğru yaklaşıp yanağına minik bir öpücük kondurdum. Televizyona bakarak sırıttı. Bu sefer boynunu öpmeye başladım. Buna karşılık gözlerini kapattı.
''Bebeğim, bunun sonu iyi değil. Sende biliyorsun?''
''Ne yani? Kocamı öpemez miyim?''dediğimde kahkaha attı.
Bu sefer emmeye başladığımda boynu kan topladı. Bunu fark etmiş olacak ki bir inliti çıktı ağzından. İşte bu hiç iyi değil. Susuzluğum başlamıştı bile. Anlımdan akan terler beni telaşlandırıyordu.
''Hayatım, hadi yatalım lütfen."
''Ama uykum yok." Ah bebeğim! Bilsen ben hiç uyuyamıyorum.
''Hadi lütfen." dediğinde üşene üşene onunla yukarı çıktım. Odaya girdiğimiz an yine onu uyutmanın yolunu bulmalıydım. Ben uyuyamıyordum ve onu kandırmak çok zor.
Halton üstünde ki tişörtü ve pantolonu çıkarıp yatağa atladı. Altında sadece boxerı vardı. Bende üstümdekileri çıkarıp ince mavi bir gecelik giydim. Yatağa uzandığımda sabırla Halton'ı uyumasını bekledim. Ama sonuç beklediğim gibi gitmedi. Halton arkadan kollarıyla beni sarıp boynuma öpücükler konduruyordu. Bu bende farklı bir his oluşturuyordu. Ellerim beyazlamaya başlamıştı. Birazdan delire bilirdim. Boynunda toplanmış olan o kan aklımdan çıkmıyordu. O yüzden onu hızlıca ittim. Canı yanmış olacak ki ufak bir inliti kaçırdı.
''Siktir, neden yaptın bunu Bella?''
''Pardon o kadar hızlı vurmak istememiştim." dedim ve elini öptüm.
''Neyse geçti." deyip tam beni geri saracaken onu engellendi.
''Ben bir su içip geleyim." deyip odadan dışarı çıktım.
Halton'ın bakışlarında kırgınlık olduğunu hissedebiliyordum. Bunu ona yaşattığım için kendimide berbat hissediyorum. Ama onun canını yakabilirdim ve buna gerçekten dayanabilir miydim? Elbette hayır.
Mutfağa girdiğimde artık derin derin nefes alıyordum. Kendime aynadan baktım. Kahverengi olan gözlerim sanki ağlarmışçasına sulanıp kırmızıya dönüştü. Ağzımda oluşan acıyla inledim. Bu da benim köpek dişlerimin sivrileştiğini gösteriyordu. Tenim çoktan beyazladı. Kan... Kana ihtiyacım vardı. Ne diye o kadar güçlü boynunu öpmüştüm. Asık sorununda bu. Kontrol etmeyi başaramıyordum. Melez olmak berbat bir şey.
Burada daha fazla kalamam. Gün doğana kadar burada durmamalıyım. Yoksa Halton'a zarar verecektim. Onun uyuması için, öğrendiğim uyku büyüsünü içimden tekrar ettim.
"Kurtlar ve faniler adına sadece uyu."
İşe yaradığını seziyordum. Hızlıca evden çıkıp uzaklaştım. Canım acayip şekilde kan çekiyordu. Beni ancak Lady kurtarabilirdi. Vampirliğin en güzel yanı, hızlıca koşmak ve zamanın çabuk geçmesi. Tabii melez olmakta başka bir dert. Keşke bende hep Halton gibi uyusam. Çoğu zaman uyuyamıyordum.
Hızlıca Lady'nin evine gidip hemen içeri daldım. Resmen ölü gibi yürüyordum ve ağzımdan kan içmek için salyalar akıyordu. Sadece bir damla!
''Aman tanrım Bella! Ne oldu?''
''K-Kan istiyorum...ÇABUK!'' dedim. Sesim gür çıktı ve içeriden bana bir bardak kan getirdi. İştahla içiyordum ve kendime gelmeye çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Karım
مصاص دماءHer insan normal bir evlilik, normal bir yaşam sürerken; ben zarar vermekten korkuyorum. Çünkü ben normal değilim. Kan içer, sihire inananırım. Gündüzü sevmez, geceyi yaşamak isterim. Yine de her saati yaşarım. Gözlerim kırmızı olur, dişlerimi acıma...