12 Mayıs 2016
PerşembeBiliyorum, genelde gece yarısı yazarım ve bütün gün düşündüğüm felsefi sorular hakkında kendi kendimle tartışırım senin üzerinde. Yeni albümüm için nasıl bir şey tasarladığımı, baz alacağım şeyleri anlatırım sana. Sen bir günlükten çok zavallı birinin düşüncelerinin ve fikirlerinin defterisin. Anılarımı değil, düşüncelerimi edebileştiriyorsun. Bu seni özel kılıyor.
Ama birazdan yazacağım şeyler, seni bir günlük konumuna getirecek. Üzüldüğünü duyumsar gibiyim. Hayır! Buna hiç ihtiyacımız yok. Sakın üzülme! Bu senin önemini azaltmaz, belki daha da ilgi çekici bir konuma gelirsin. Neden senin duygularını hissediyorsam artık! İnsanlar bana "deli" derken haklılardır belki.
Hayatımda birilerinin de olmaması bundan kaynaklanıyor olabilir. Oldukça can sıkıcı birisiyim, bunu kabul etmemiz lazım. Bence sen de öyle düşünüyorsun! Kimseye bahsedemediği şeyleri bana yazıyor, diyorsun kendi kendine. Ne kadar da yalnız ve zavallı, onun yerinde olmak istemezdim.
Haklısın ya, dur! Yeniden unuttum, sen sadece bir deftersin. Düşünemez ve hissedemezsin.
Yeniden başa dönmeden önce anlatmak istediğim o olaya geleceğim. Ama hazır olmanı isterim, çünkü içimdeki o sinir ve alev alev yanan sevgi birleşti ve bu beni tehlikeli kılıyor bir nebze de olsa. Kendime engel olamayıp seni yırtarsam özür dilerim. Parçalarını kalbimde saklıyor olurum.
Ah, bir an gerçekten sıkıcı olduğumu hissettim, belki bu yüzden henüz vaktin başındayken pek hoşlandığım çocuk sabah öylece gitmiştir. Olabilir, eğer kabullenebilirsem, tam da bu yüzden gitti. Ne dediğimi anlamadığını biliyorum. Birazdan anlayacaksın. Her şeyi anlatacağım sana. Ama bazı yerleri unuttuğumu baştan söylemeliyim. İnsan yalancı bir varlıktır, bunu pekala bilirsin. O boşlukları kendi yalanlarımla dolduracağım. Sakın kanayım deme!
_____________
Hiç neler olacağını tasarlamadım, aklıma geldiği anda Wattpad'i yeniden yükleyip yazdım ve yayınladım. İçimde çok büyük yazma isteği var, ondan böyle enerji doluyum. Bu da kısa bir hikaye olacak, haberiniz olsun. Hiç uzun yazmıyorum, çünkü gerçekten yazamıyorum. Bir süre sonra işler saçmalıyor kendiliğinden.
Belki yeni bölümü hemen atmam, çünkü Tumblr'da kendimce yazdığım öyküler de var. Onlara daha çok özen gösteriyorum. Okul saçmalıklarını bahane edesim gelmedi, mazur görün.
Zaten kimsenin okuyacağını da düşünmem, çünkü kimseye haber vermeyeceğim. Ama okuyan olursa kendisini bir şekilde belli etsin de mutlu olayım. Buna gerçekten ihtiyacım olduğunu hissediyorum.
Buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim...