Dream Boy

Yetenek Kesfi

Benim adim Jeffree. 16 yasinda, lise 2 ogrencisiyim. Annem ben dogduktan bir hafta sonra vefat etmis. Babam ise benimle ilgenmek istemeyip beni buyukannem  Christinaya vermis. Neyse biraz kendimden bahsedip bu konuyu kapatmak istiyorum. Ben sari sacli mavi gozlu uzun boylu biriyim. Piano calmayi sever bos zamanlarimi arkadaslarimla eglenmekle geciririm. Sık sık ruya gorurum. Bundan pek şıkayetci degildim. Taki o gun olanlardan sonra. Bir gun uyurken aniden uyandim. Su icip tekrar yattim . Tam uykuya dalacakken ani bir ses geldi. Ruhumun ruyalar alemine gitmek uzereydi ama ses buna engel oldu. Ruhum havada asili kaldi ve yavas yavas gorduklerim kararmaya basladi ve sanirim o andan sonra olanlari pek hatirlamiyorum. Gozlerimi actigimda basimda 3 tane melek vardi. Kendi yatagimda degildim. Rengarenk tuhaf agaclarin oldugu , su birikintileri uzerinde dans eden minik perilerin oldugu ve havada ucan degisik yaratiklarin oldugu sevimli bir yerdeydim. Bulundugum ortamdan korkmuyordum ama eve geri  donmekte endise icindeydim. Ayagi kalktim . Melekler hizli bir sekilde degisik renklerdeki sihirli toz bulutlarinda kayboldu. Sırtımda ve alnımda agrilar vardi. Alnımi elledigimdeyse elime sert bir sey degdigini hissettim. Yandaki su birikintisine kendime bakmak icin yonlendigimde sudaki yansimamda farkliydim. Alnımda adeta kucuk bir boynuz vardi. Saclarim ise acik renkte bir turuncu rengindeydi. Gozlerimin rengide lila olmustu . Tuhaf hissefiyordum. Heyecan , saskinlik, mutluluk ve korkunun birlesti farkli bir duyguydu. Etrafi dolasmak icin yola ciktim. Her adimimda daha cok sasiriyordum. Cunku gordugum canlilarin hepsi birbirinden farkli oldugu gibi tuhaf sekillerdeydiler. Sırtımdaki ve alnımdaki agri surekli artiyordu. Alnımi tekrar elledigimde boynuzumun daha cok ciktigini elimle hissettim. Karnim açtı. İlerdeki mavi agacta duran sari yuvarlak meyveler dikkatimi cekti. Agaca dogru yurudum ama bir terslik vardi. Adim attikca sanki havaliyormusum gibiydi. Cok rahat yuruyordum. En sonunda agaca ulastim . Meyvelere elimmi uzatinca hepsi bir anda agactan dustuler. Sonra acildilar . Kirpiye benziyorlardi ama dikenleri yoktu . Dillerini 4-5 metre uzaktaki agacin dalina kadar uzattilar ve dilleriyle kendilerini cekip hizli bir sekilde agacin dallarina kondular ve tekrar kendilerine sarilarak yuvarlak bir hal aldilar. Kendi kendime gulumsedim. İcimden "bak sen şu tembellere hele" dedim. Ama gulumsemem aniden sona erdi. Nedeni alnımdaki ve sırtimdaki agriydi. Boynuzumu her elledigimde daha buyudugunu fark ediyordum. Kendimdeki degisiklige tekrar baktigimda aniden bir sok gecirir gibi olmustum. İlk dikkatimi omuzlarimin arkadasinda duran bembeyaz pelus kanatlar cekti. Boynuzum yaklasik 25 cm olmustu ve sacim artik acik turuncu degil , seker pembesiydi. Ayagi kalktim . Kanatlarimi elledim. Kullanmak istiyordum . Kanatlarimi gerdigimde kocaman oldular kendimi harika hissediyordum ama kanatlarimi actigimda yurumekte zorlaniyordum. Sanirim kanatlarimin acilma sebebi sadece ucmakti. Denemek istedim . Kanadimi bir kez cirpitigimda 3 metre uzagi ve yukari ciktim. Cok heyecanlandim. Birkere daha yapmak istedim . Tekrar kanatlarimi cirptigimda 3 metre geriye ve yukari uctum ama kendimi kontrol edemeyip arkadaki gormedigim göle dustum. Kenarlara tutunarak ciktim ve gölun kıyısına oturdum. Kanatlarim cok agirlasmisti cunku islanmislardi. Ayaklarim suyun icinde kıyıda otururken suda bir kıpraşma gordum. Sudan biri cikti. Bu bir kızdi ama daha once gorduklerimden farkliydi. Beline kadar uzun koyu mavi saclari, sap sari gozleri, keskin dişleri ve kuyrugu vardi. Kuyrugu belinden başlıyordu. Bel tarafi mordu ve daha asagilara dogru mavilesiyordu. Cok guzeldi. Ama dogrusunu soylemek gerekirse keskin dişlerinden dolayi ondan biraz korktum. Bana sakın bir sesle "sen kimsin" dedi. Benim adim Jeffree dedim. Buraya nasil geldin, seni daha once gormedigimden eminim dedi. Olanlari anlattim ve yuksek bir sesle kahkaha atti . Etrafima bakindim. Desene yeni bir arkadasim oldu dedi. Hafiften gulumsedim. Suya geri girdi ve 10 saniye sonra cikti. Nedenini sordum. Suyun dışında 1 dakikadan fazla kalamam burnum suyun disinda sadece bir dakikalik iş gorur dedi. Boynunun yanindaki solungaclari gosterdi ve ben erimiş oksijenle yaşayabilirim dedi. Hic bir sey soylemedim. Bana ilerde bir yetenek heyetinin oldugunu oraya gidip yeteneklerimi ögrenip gelistirebilicemi soyledi ve suya tekrar girdi. Tekrar ciktiginda kafasinin uzerinde sevimsiz kirmizi renkte bir kurbaga vardi. Denizkizi ; ben seni oraya goturemem ama sisi goturur dedi. sonra sudan bir kıpralti daha geldi. Gitmem gerek diyerek uzun bir daliş yapti. Kurbaga sudan cikti . Hizli bir sekilde takla atarak yuruyordu. Kanatlarim kurumus oldugundan artik hareket ederken zorluk cekmiyordum. Kurbagayi takip ettim . Uzaktan gelen bir gokkusaginin icine girdigi bir kuyunun basinda durdu. Gozleriyle bana asagiyi gosterdi. Atlamam'mi gerekiyor dedim tirsik bir sesle. Asagiya atladi. Arkasindan baktim ama kuyu cok derindi 4 saniye sonra kurbaga sisi gozden kaybolmustu. Once kuyunun basinda oturup ayaklarimi asagiya biraktim. Sonrada belimi asagiya birakarak atladim . 10 saniye boyunca dusmeyi bekledim. En sonunda kuyunun dibini gordum ama cok telaslandim. Canimin yanicani dusundum. ayaklarimin yere degmesine 2 saniye varken aniden yavasladim ve yere cok yumusak bir sekilde indim. İndigimde etrafima baktim. Kurbaga sisi yoktu ama rengarenk tuhaf giyimli bir adam vardi. Adama dikkatli bakinca sisinin adamin omzunda durdugunu fark ettim. Adam bilge bir sesle " Sisi bana olanlari anlatti. Gel benimle " dedi. Adamla bir muddet yurudum. Sonra konu acmak icin adama ismini sordum. Yine tok bir sesle " Lue " dedi. Sonra cekindigimden baska bir sey söylemedim. Cekindigimi anladigindan olsa gerek hafiften gülumsedi. Yolun sonunda yesil ışıkları olan bir odaya girdik. Bir sandalye vardi . Sandalye gri renkteydi. Etrafinda neon turkuaz renkte ışıklar vardı. Koltugun altindan metal uzantilar cikti ve boynuma dolandi. O sirada bayilmis olmaliyim . Uyandigimda ise buluttan bir yatagin uzerindeydim. Yatak yerden yarim metre kadar havadaydi. Ayak ucumda Lue oturuyordu. Lue ; Yeteneklerinin farkinda degilsin. Beyin gücünle bir gezegeni yok edebilirsin. Boynuzun isteklerinin odak noktasi olmasini sagliyor. Gozlerinle kolayca birini himayen altina alabilirsin. Kanatlarin ise bir cirpisinda hangi canli olursa olsun nefessiz birakabilicek kadar oksijen sıkışması yaratabilir. Bunlari sana soyluyorum cunku asla kotuye kullanmassin . Bundan eminim dedi. Cevap veremedim. Bu güçu kontrol edebilirmiyim bilmiyorum. Acaba bunu basarabilicekmiyim ?