EDA KUTUPOĞLU
Selam herkese✋ Kusura bakmayın arkadaşlar bölüm atamadım. Malesef artık yazmakta zorlanmaya başladım ilham gelmiyor.. O yüzden geç atıyorum.
Bölüm hakkında yorumlarınızı bekliyorum.
BU ARADA SATIR ARASI YORUM ÇOK OLURSA ARDINDAN YENİ BÖLÜM GELİR💋İyi Okumalar♡
"Kankimsu okulların kapanmasına çok az kaldı. Üniversite sınavını ne yapacağız? Köpek gibi gezdik, yedik, içtik, eğlendik. Ağlayacağım şimdi." Diyerek sızlanmaya başladı Dilan. Bunu okulların kapanmasına 2 ay kala farketmesi iyi bir şeydi.
Ben üniversite sınavına girsemde değişecek bir şey olmayacaktı zaten. Şirkette çalışmaya başlayacakmışım. Babamdan kesin emir geldi.
Hayır yani her anne baba ister çocuklarının mutlu olacağı bir mesleği yapmasını."Ben girmeyeceğim sınava falan." Diyerek düşüncelerimi dile getirdim.
Dilan durumu bildiği için çok üstelemedi.
"Kankimsu Kadir'le tartıştık. Neymiş efendim kankayız gibi davranıyormuşum. Hah! Saçmalığa bak. Ben birlikte dedikodu edmeyeceksek, başkalarını eleştirmeyeceksek ne yapayım sevgiliyi."
Kahkaha atmaya başlayınca sınftaki bir kaç kişi gözlerini devirdiler. Çokta umrumda olduğu söylenemez.
Hakan geniş ağızıyla gülerek yanımıza oturdu.Sıfır Bir Adana dizisinden alıntı yaparak. "Çok orjin kızsın Allah'ıma Kitabıma."Dedi.Gözlerimi devirip Dilana baktım
"Ayyyy iğrenç. Ne tarafa kusuyoruz. Bacımsu gel daha fazla beyin hücrelerimiz ölmesin."Çıkış zili çalınca Dilan'la beraber okulun bahçesinde doğru yürümeye başladık. Bahçedeki bankalara oturmuş olan Koray'ı görünce duraksadım. 1 hafta önce görüşmüştük. İtiraf etmeliyim ki o süre zarfında Koray'ı özlemiş olabilirim. Ayağımın incindiği ilk günler Koray sürekli mesaj atıyordu. Sonra atmamaya başladı orası ayrı tabi.
Dilan kolumdan sürükleyerek Koray ve Kadir'in yanına ilerlemeye başladı.
Yanlarına geldiğimizde Kadir Dilan'ı yanına çekti ve sarıldı. Gözlerimi devirip Koray'ın yanına oturdum.
Koray umursamaz bir tavırla telefonuyla oynuyordu."Selam!" Dedim beni farketmesini umarak.
Kafasını kaldırıp başıyla onayladıktan sonra telefona geri döndü.
Böyle davranmasına kırılmıştım. Sonuçta 1 haftadır konuşmuyorduk insan olarak merak edebilirdi."Edaa!!" Diye bağıran varlıkla düşüncelerime ara verdim. Ne istiyordu yine?
"Ne bağırıyorsun be!" Dedim sinirle karışık.
Hakan gülerek yanağından makas aldı.
"Sinirlenince ayrı güzel oluyorsun."
"Sende çok yavşak birisine benziyorsun." Dedi Koray."Allah'ım sabır ver. Gidiyorum ben görüşürüz." Diyerek ayağa kalktım. Koray bileğimden tutunca kaşlarımı çatarak ona baktım.
"Erken yaşta kırışacak yüzün. Çok çatıyorsun kaşlarını." Dedi alayla karışık. Ben hala mal gibi soru soran gözlerle bakmaya devam ediyordum."Seni almaya geldim." Deyince tüküreğim boğazıma kaçtı öksürmeye başladım. Öyle pat diye söylenir mi zalımın oğlu. Kalpten gidecektim.
"Bu kadar heyecan yapmana gerek yoktu. Annenler gönderdi. Bu gün bizdesiniz. Hoş gerçi her gün bizdesiniz."Kalbimi sesini duydunuz mu? Hayır yani o son dediği şey.. Öyle ölmem füze at hem daha az acıtırdı. Bileğimi hızla çekip gözlerine baktım kırıldığımı anlasın diye.
"Ben. Gelmiyorum." Dedim kelimelerin üzerine vurgu yaparak.
"Gelmek zorundasın! 2 saat seni bekledim burada!"Dilan konuşacağı sırada Kadir 'sen karışma' anlamında başını iki yana salladı.
"Beklemeseydin ben mi bekle dedim sana!" Diyerek bağırdım. Okulda hala duran bir kaç kişi bizi izliyorlardı. Sinirle gülerek başımı iki yana salladım.
"Hey! Siz ikiniz sevgili misiniz?" Diye soran Hakan'a baktım. Dışarıdan bakılınca kedi köpek gibi duruyoruz ne sevgilisi?"Hayır!"
"Evet!"
Evet mi? Koray sonradan ne dediğini algılamış olacak ki ensesini kaşıyarak gözlerimin içine içine baktı. "Hayır. Sevgili değiliz için rahat olsun." Dedi Hakan'a."Cidden sizin saçmalıklarınızı dinlemeyeceğim. Hiç bir güç beni sin eve götüremez. Anladın mı Götüremez!"
💋💋💋
Tükürdüğünü yalamak.. Cidden inanamıyorum. Ben nasıl? Nasıl olurda Koray'a karşı çıkamam! Tabi siz ne olduğunu bilmiyorsunuz hemen anlatayım. Koray beni bildiğiniz sırtına alarak herkesin gözü önünde zorla arabaya bindirdi.
"Hani seni hiç bir güç götüremezdi?"
Koray'ın alayla karışık sorusunu duymamazlıktan gelip radyoyu açtım.
Uzun ve sessiz süren yolculuktan sonra evin önüne geldik. Koray'ı beklemeden hızla indim arabadan.Koray'da arabayı park edip yanıma geldi, beraber zile basıp kapının açılmasını bekledik.
Aradan geçen 2 dakika sonra tekrar zile bastık. Evde kimse yok muydu acaba?"Senin anahtarın falan yok mu?" Diyerek isyan ettim. Zaten çok yorulmuştum.
"Varda kapı önünde beklemekten zevk alıyorum o yüzden çıkarmıyorum!"
Zile tekrar bastım açan olmayınca merdivenlere oturdum. Cidden çok yorgundum. Hem fiziksel olarak hemde ruhsal.Koray telefonla konuştuktan sonra gelip yanıma oturdu.
"Neredelermiş? Ne zaman gelirler?""İşleri uzun sürmüş. Çalışanlarda erken çıkmış. 5 dakikaya gelirlermiş oldu mu Eda hanım?" Dedi imâlı imâlı.
"Oldu!"💋💋💋
Herkes geldikten sonra içeri geçtik. 5 dakika deği yarım saat sonra geldiler.
Yemek yedikten sonra sohbet etmeye başlayınca bu gecenin uzun süreceğini fark ettim. Koray'a sesli bir şekilde of'layınca konuşma yarıda kesildi.
Koray'ın üvey annesi gözlerini devirip kahvesini içmeye devam etti. Hain kadın!"Ne oldu Koray sıkıldın mı?" Dedi Koray'ın babası. Oklar Koray'ın üzerine tutulunca gerildiğini hissettim. Zaten zorla gelmiş gibi bir havası vardı.
"Sadece o değil, bende sıkıldım." Dedim. Gerilen ortamın düzelmesi için.Koray'ın üvey annesi alayla sırıtıp
"Niye sıkılıyorsun? Seneye sende bu konuların içinde olacaksın." Dedi.
"Belli mi olur!?"Babam kaşlarını çatıp bana bakınca sinirlendiğini anladım.
"O ne demek şimdi Eda? Sen bizim ailenin tek çocuğusun tabiki şirketin başına sen geçeceksin. İste yada isteme."Sinirle ayağa kalkıp yukarı kata çıkttım. Daha fazla durursam ağlayacaktım. Merdivenlerin başına gelince çöküp oturdum. Benim ne hissettiğimin önemi yoktu. Göz yaşlarım hızlı hızlı akarken ayak seslerini duyunca toparlanıp göz yaşlarımı sildim.
Gelen kişinin Koray olduğunu anlayınca rahatladım."Hadi gel odama geçelim burada böyle oturma." Diyerek elini uzattı. Hiç düşünmeden elini tutup beni yönlendirmesine izin verdim.
Odaya gelince elimi çekmek istedim ama iç sesim 'bir az daha' diye bağırınca bırakmadım.Odanın içinde ki küçük balkonu görünce istemsizce elini bırakmaya çalıştım. Ama sadece çalıştım. Koray elini bırakmama izin vermemişti. İçimde yerleşen umut kırıntılarını hiçe sayarak Koray'la beraber balkona çıktık. Ben yere çöküp oturunca Koray'da oturdu.
İkimizde konuşmuyorduk. Koray derin nefes alıp bakışlarını bana çevirdi.
"Sen.. ilk günki tanıdığım Eda gibi değilsin." Dedi. Gözlerimi kaçırdım. Evet çünkü kimseye anlatmadığım bir bela vardı başımda. Yavaş yavaş Koray'a bağlanıyordum. Bu his içimde çığ gibi büyürken sadece susmakla yetiniyordum..

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Öptüm Bay
Novela JuvenilTÜM HAKLAR SAKLIDIR!! Not: Bu hikayeyi ergenlik dönemimde yazdım! Kötü yorumlarınızı bunu dikkate alarak yazın. "Bir az daha öyle bakmaya devam ederseniz Koray bey... bana aşık olduğunuzu düşüneceğim..." Koray ufak bir kahkaha atıp birden ciddileşi...