*BÖLÜM KÜFÜR İÇERİKLİDİR*
YENİ BİRŞEYLER DENEMEYE KARAR VERDİM. MADEM YENİ BİR ÜLKE, YENİ BİR DİL, YENİ BİR OKULUM VE YENİ BİR EVİM VAR BENDE DEĞİŞMEMİN ZAMANI GELDİ. BU SEFER DE AİLEMİ UTANDIRAMAM, BUNU İKİNCİ KERE KALDIRABİLECEKLERİNİ SANMIYORUM. TABİ BANA ARTIK GÜVENMEZLERDE KIRIK BARDAKTAN SU MU İÇİLİRMİŞ. AMA DÜZELİCEM, DEĞİŞİCEM ONLARIN SEVGİSİNİ TEKRAR KAZANICAM. ARKADAŞLARIMIN AİLEMİN YANINA DÖNÜCEM. EVİME GERİ DÖNMEK İÇİN NE LAZIMSA YAPICAM.
Bunları yazarken amacım neydi o bile bilmiyorum. Ama sadece içimdeki duyguları bir yere aktarmam gerekliydi. Ve burada pek arkadaşım olduğu da söylenemezdi. Bir saate yakın bir süre deftere birşeyler yazıp durdu. Normalde böyle bir insan olmayan hatta eve bile girmeyen melisa, şimdi haline bakın. Günlük tutuyor!
Defteri bıraktıktan sonra yataktan aniden kalktım, sanki içinde kelebekler uçuşuyormuş gibi bir enerji gelmişti bir anda. Etrafına bakındı yapacak birşey bulamadı elinden şekeri alınmış bebek gibi geri oturdum. Telefonuna baktı, 36 yeni mesaj...
-ahahaha, herkesle dalga geçiyordun güzelim. peki şimdi ne haldesin?
-orospu olduğunu biliyorduk canım ama bu kadar da olabileceğini düşünmemiştik.
-seni özliycem demek isterdim, ama arkanda bıraktıklarınla uğraşmaktan seni özlemeye vakit bulabileceğimi sanmıyorum en iyi arkadaşım.
bu onu yıkmıştı. en iyi arkadaşı bile hakkında bunları düşünürken. Sakin olmalısın, bundan sonra bununla yaşayacaksın. Ve elinde sonunda insanlar bunu unutacak. Belki de istanbulda bir türlü bulamadığın beyaz atlı prensin Almanyadadır.
-tüm suçu bana atma aşkım, yollu olduğun konuşuluyordu zaten. ayrılmadan önce insanlara kanıt vermek istedim :*
ve o anki duyguyla telefonu duvara attı. telefon kırıldı ağlamıyordum, ağzım hafif açık gözlerim ölü balık gibiydi. hiçbirşey hissetmiyormuşa benziyordum dışarıdan. "ben nasıl bu hale düştüm?" sorusu aklımdan bir türlü çıkmadı. bir şekilde toparlamalıydım, böyle birisi değildim ondan önce. Yan odadan koşuşturma sesleri geldi. Kuzeni içeri girdi. Yüzünde garip bir gülümsemeyle içeri girdi.
-Nefret mesajları mı?
-Evet
-Bende birşey oldu sandım. Zamanla alışırsın.
SANKİ ÇOK BİLİYOR BİRDE BANA ÖĞÜT VERİYOR ONUN GİBİ BİRİSİ YANİ ŞUNUN TİPİNE BAK. KİM ONDAN NEFRET EDEBİLİR Kİ diye düşünüyordu sonrasında aklı başına geldi. KUZENİ HAKKINDA BÖYLE ŞEYLER DÜŞÜNEMEZDİ. ÖZELLİKLE DE BÖYLE BİR İLİŞKİDEN ÇIKTIKTAN SONRA ASLA!!! Ve o kadar da kusursuz değildi. Çok fazla egosit kendisini beğenmiş zengin yavşağın teki gibiydi. Bi saniye bu biraz tanıdık geldi. Hayır ben öyle birisi değilim.
Melisa kendi düşüncelerinin içinde boğulurken david ona sesleniyordu. Tabi ki de melisaysa yüzüne duvara bakıyormuş gibi bakıyordu.
-Birazdan ailem gelicek hazırlansan iyi olur prenses. Bugün ilk defa masadaki ilgi odağı ben olmayacağım. Ve seni zorlu bir gece bekliyor şimdiden birşeyler iç.
-Anlamadım?!
onu alıp odasına götürdü, odasının balkonuna çıkıp oturdu. Eliyle gelmesini işaret etti. Geldiğinde sigara uzattı. İstemeyince kendisine bir tane yaktı. Konuşacak gibi görünmüyordu.
-Eski hayatın nasıldı, orada kimdin, neler yapıyordun bilmiyorum. Ama bizimle kaldığın sürece hayatın değişecek. Birkaç gün ailene gösteriş olsun diye seninle ilgileniyor numarası yapacaklar, önemsiyormuş gibi. Ama istersen evde sigara iç, sevgilini getir, eve gelme, telefonları açma. Hiçbiri umurlarında olmayacak. Sadece ailene karşı kötü duruma düşmek istemiyorlar. Anlıyorsun demi?
-Bana bunu neden anlatıyorsun?
-Çünkü bu ailedeki herkes bir maskeyle geziyor. Hepsi yapmacık hayatlarında sahte gülümsemelerle geziyorlar, ama aslında ölü gibiler. Belki de sende öylesin. Şansımı denemek istedim.
-Ben öyle değilim.
-Fark ettim. O yüzden açık bir şekilde anlatıyorum, burada eskisinden daha iyi bir hayatın olmasını istiyorsan benim sözümü dinlersin.
-Eskisinden daha kötü olamaz.
-Ne oldu ki?
Güzel soruydu. Ne olduğunu o bile tam olarak anlayamadan gönderilmişti evinden. Liseye geçene kadar herkesin dalga geçtiği şişman, çirkin kız olmuştu. Koca yaz boyunca uğraşıp düzelmiş, saçlarını boyatmış, kendine bir tarz yaratmıştı. Gerçekte adı melisken herkes ona melisa demeye başlamıştı. Çünkü ondan eser yoktu, aynı ismi kullanmak hakaret olur diye düşündüler. Liseye geçmesiyle aynı ay içerisinde Dedesi öldü. Zaten durumları iyiydi ama şimdiyse zengin diye geçiyorlardı, sadece parası için bile insanlar g*tünü yalıyordu. Tabi ki de o bundan memnundu veya farkında değildi. En başta amacı "Dersleri iyi ama inak olmayan, zengin ama kokoş değil, güzel ama orospu değil, ailevi durumu iyi olan" NORMAL KIZLARDAN olmak istiyordu. Neredeyse tüm hayatı boyunca hayalini kurduğu şeydi bu. Belki bir erkek arkadaşta olabilirdi, ama bu şart değildi. Bunları yapmak için o kadar çok uğraştı ki. Aslında yapmıştı da ilk yıl okul birincisi oldu. Yaz tatili için yurt dışına çıktı ingilizcesini geliştirdi kendini spora verip mükemmel bir fiziğe sahip oldu. Ama birşeyler eksikti, bu ona yetmiyordu. Hayalini kurduğu hatta bunun için ağladığı şey ona yetmiyordu. Yeni yılla birlikte onu sevecek birisini istediğini de fark etti. Kısa sürede buldu da, ne isterse olan kızlardan birisiydi. Çocuk onu sevmiyordu, tabii ki de o bunun farkında değildi ama kendisi çocuğa tapıyordu ne dese ikiletmiyordu. onun için orospu gibi giyinmeye, okulu asmaya, eve gitmemeye, ailesiyle tartışmaya başladı. Hatta orospu gibi giyinmekle kalmıyordu. Onun bedava orospusuydu sanki. Ve ne yazık ki bunları videoya almıştı, aslında almışlardı. Ama onu herkese dağıtacağını düşünmemişti kız. Lise 2nin sonuna doğru okuldan atılmak üzere buldu kendini.
-Önemli birşey değil, boşver. Demekle yetindim sadece.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sıfırdan
Fiksi RemajaBelki daha iyisi gelecekti başına. Yada eskisini geri kazanabilmek için içi içini yiyecekti. Fark etmezdi, buraya alışmalı burada yaşamalıydı. Başka seçeneği yoktu.