seventy one

1.9K 171 8
                                    

Ensemde hissettiğim sert darbe ile ani bir şaşkınlık geçirip, sorgulayan ve sinirli gözlerle arkamı döndüğümde dişlerini göstere göstere bana bakarak gülen Min Youn ve abimi gördüm.

Onlara kızacaktım çünkü gerçekten acıtmıştı. Ama içimde hissettiğim huzur ve rahatlık buna engel oldu.

Son on beş dakika kalmıştı ve tanıdık yüzler görmek heyecanıma ilaç gibi gelmişti.

"Bu ne karizma böyle aslanım!"

Abimin parlayan ve mutlu gözleri beni sevindirmişti. Bu sefer ben kendini beğenmiş rolüne geçip

"Eh, bazı şeyler doğuştan gelir bilirsin."

diyerek yakamı düzelttim.

Söylediğimle ikisi bir ellerini beşlik çakıp güldüler. Anlamamıştım.

"Bu kadar komik olan ne?"

dedim bozulmuş bir sesle.

Min Youn gururla elini kalbinin üzerinde yumruk yapıp iki kez vurdu.

"Artık sende bizdensin adamım. Sonunda tayfamıza katıldın. Gururluyuz."

diyerek yeniden güldü.

Gözlerimi devirip nefesimi verdim ama sonra kendimi tutamayıp ben de gülüşlerine katıldım.

"Son 10 dakika! Jungkook sete geç!"

Neşemize karışan sesle gülmeyi bıraktık.

"Git ve yak o sahneyi Kook."

Abim omzumu sıkıp, güçlü bakışları ile cesaretimi yerine getirmişti.

"Ve sonra daaa.."

diyerek sinsice güldü Min Youn.

".. şu kızı sonsuza dek kendine bağla."

Göz kırparak kurnaz ifadesiyle koluma vurdu.

Ah, o konu.

"Yapacağım."

dedim kararlı bir tonla.

Ve son olarak ikisiyle de yumruk tokuşturup yönümü sete çevirdim.

Yaklaşık kırk beş dakika.

Her şeyi halledeceğim.

Sorun yok Jeon.



sorun değil ; jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin