DÜNYA (AŞKIN PEŞİNDE SERİSİ I) TAMAMLANDI

• Dünya On Dokuzuncu Bölüm •

On Dokuzuncu Bölüm

Döndürüldüğü kollarda aniden dudaklarına yapışan dudaklarla özlediği tada kavuştu. Kavuşmanın verdiği sevinçle düzgün elleri siyah saçlara gömüldü. Belini sıkıca saran kollar karşısında oldukça memnundu. Ayrıldıklarında nefes nefeselerdi. Ayaz'ın daha da koyulaşan gözlerine baktı. Elini önden bir tutam sarkan saçına götürerek gece karası saçlarını sevdi. Yanağında duran elinin avuç içine bir tane öpücük bırakıldı. Omuzlarında ki askıya Ayaz'ın işaret parmağı geçti. Eziyet etmek ister gibi parmağı bir aşağı bir yukarı gitti. Defalarca.. En sonunda sol omuzundaki askı düştü. Aynı şekilde sağ omuzunda ki askıyıda oyalanarak çıkardıktan sonra kuvvetli eller yüzünün her iki yanınıda sararak dudaklarına sert bir öpücük bıraktı. Daha sonra elbisesinin arkasında ki fermuar açılmadan hemen önce ensesisinde ve elbisesinin açık bıraktığı yerlerde Ayaz'ın parmakları dolandı. Açılan fermuarla birlikte üzerinden düşen elbise..

Ayaz, aylardır hasret kaldığı karısına kavuşmak üzereydi.

Dünya, kırmızı iç çamaşırlarıyla kalmışken adamın genzinden derin bir inleme koptu. Dünya, kocasının üstünde ki siyah tişörtü çıkarırken gözlerine bakmaktan başka hiçbir şey yapmadı. Ayaz'ın tişörtü elbisesi gibi yerle buluşurken Dünya çıplak kalan adamın sol tarafına kalbinin hizasına önce parmaklarını götürdü. Daireler çizdi. Sonrasında dudaklarını götürerek sıralı öpücüklerini bırakmaya başladı.

"Uzun zaman oldu." Diye mırıldandı Ayaz. "Kalbin, sadece benim biliyorsun değil mi?" Diyerek kendisine bakan karısının yüzünü avuçları içine aldığında büyük elleri arasında kaybolan güzel yüzüne bir sürü öpücük bıraktı. Alnına, dudaklarına, yanaklarına, gözlerine. "Ömrüm senin."

Uzun zamandır sevişmiyorlardı. Bu gece ise bu anlamsız hasret son bulacaktı.

Ayaz'ın onu kucaklamasıyla bacaklarını sert vücuduna doladı. Hırsla birbirine yapışan dudaklar adeta savaş halindeydi. Ayaz, karısının alt dudağını emerken karısı ise ona aynı tutkuyla karşılık veriyordu. Sırtı yatakla buluştuğunda boynunu emen dudaklar karşısında iyice kendinden geçmişti. Ayaz'ın elleri hemen sırtında ki sütyenin kopçalarını ustaca açarken sabahtan beri aklını kaçırmasına sebep olan dolgunluklar karşısındaydı. Sağ göğsü büyük eller tarafından oynanıp sıkılırken sol göğsü Ayaz'ın dudaklarının esiri olmuştu.

İkisi içinde iş çığrından çıkmıştı. Dünya, ihtiyaçla bacaklarını kocasına dolamadan hemen önce pantolonunun fermuarını açmak için ulaşmayı denedi. Ama durduruldu. Eline kapanan ellerle Ayaz'ın bakışlarıyla karşılaştı. "Acele etme dünya güzeli. Sabır et." Kadınlığına kapanan ellerle güçlü bir inlemeden duradı. Bir eli göğsünde bir eli kadınlığındayken elini kaldırıp başında duran yastığı avuçları arasına aldı.

"Ayaz!"

Parmakları arasına taktığı kırmızı dantel kumaşı yavaşça aşağı çekti. Ayak bileklerinden sıyırdığı kumaşla birlikte ayağa kalktı. Yatakta uzanan şahesere baktı. Uzun kumral dalgalı saçları beyaz çarşafın her yanına yayılmıştı. Sol eli yastığı avuçlarının içine almış iyice sıkıyordu. Dünya, gözlerini araladığında karşısında ki yunan heykellerini andıran adama baktı. Siyah kaprisinin düğmesini açıp fermuarını indirince siyah boxerla kaldığı anda derin bir nefes aldı. Dirseği üzerinde doğrulup elini uzattı. Ayaz, çapkınca sırıtıp yatağa eğildi. Başını ani bir hareketle kadınlığına gömdü.

Dudaklarından bir çığlık çıktı. Kadınlığında gezinen dudakları hissetti. Narince öptüğü sırada dağılmış karısıyla göz göze geldi. Dudaklarıyla tadına bakmaya başladığı an uçurumun kenarına çıkmış gibi hissetti kendini. Daha sonra içinde hissettiği dille o uçurumdan atladı.