Harry, kalbimin bedenimdeki tüm bağını koparıp göğüs kafesimden dışarı çıkmak istercesine atmasını sağlayan o cümleden sonra dakikalarca sarılı kaldık. Yemekler hazır olduğunda salona geçmek için ayrıldık. Zayn'i görünce ölümcül bakışlar atacağımı düşünüyordum ama tam tersi oldu. Çünkü üzgün ve durgun duruyordu. Daha kötüsü en son onu fotoğraflarda gördüğümden çok daha zayıftı.
Buruk da olsa gülümseyerek yanına ilerledim. "Sana sarılabilir miyim?" benim samimi yaklaşacağımı tahmin etmiyor olmalı ki önce şaşırdı ama gülümseyerek kollarını açtı. Beklemeden sarıldım. Tahmin ettiğim gibi pahalı parfüm kokusu yoktu, onun yerine sadece şampuan ve sigara kokuyordu. Ayrıldığımızda elimi uzattım. "Ben Lily ve sen Zain Jawadd Malik" gülerek elimi sıktı. "Tuhaf bir tanışma olsa da çok memnun oldum Lily. Niall arayıp beni çağırdı ve yol boyunca senden bahsetti." Niall'ın benden nasıl bahsettiğini sormak yerine sarışına ilerleyip sarıldım. Kısa sarılmamızdan sonra yemeğe geçtik.
Tüm hazırlıkları Stella yaptığı için mahcup ve bencil hissediyordum. Bulaşıklar ve masayı toparlama konusunda ısrar ederek Zayn'in yanına oturttum. Mutfakta ki işim bittiğinde tişörtüm ıslanmıştı. Her zaman nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde bulaşıkları akıtırken üstüm ıslanıyordu. Üzerimi değiştirerek salona geçip Niall ve Harry'nin yanına oturdum.
Lisede ki en yakın arkadaş grupları gibi sohbet ediyor, Harry'nin düşme anılarını anlatıp kahkaha atıyorduk. "Benim favorim kesinlikle sahnede mikrofon'un kablosu yetişmeyince düşmesi. Düşerken nasıl bu kadar sevimli ve havalı göründüğünü merak ediyorum. Ben düşerken çevremdeki canlı cansız her şey bana eşlik ediyor." Niall kahkaha atarken çerez boğazına kaçtı. Öksürük krizine girince telaş ve korkuyla Zayn'in Niall'ı ayağa kaldırıp kollarıyla karnına baskı uygulamasını seyrettik. Neyse ki boğazına kaçan şey çıkmıştı. Stella mutfağa su almaya gittiğinde Harry'nin aşırı sakinliği dikkatimi çekti. "Niall boğuluyordu az önce ve sen sakince izledin?" gülümsedi. "Çünkü binlerce kez yaşadık. Uyarılarımıza rağmen bir şeyler yerken kahkaha atıyor ve ona en yakın olan kişi yardım ediyor." Niall ve Zayn kıkırdadığında gözlerimi devirdim. Niall suyu alırken Harry kolumdan nazikçe tutup başıyla mutfağı işaret ettiğinde kalkıp mutfağa geçtik. Sandalyelerimizi karşılıklı çekerek oturduk.
"Her şeyi ama her şeyi en başından bana anlatmanı istiyorum. Edward'ın güvenilir olduğunu biliyorsundur artık." kıkırdadı. "Yeterince zamanım var"
Tüm hayatımı baştan sona anlatmam uzun sürmemişti. Akıl hastahanesine yatırılmamı, annem zannettiğim kadın yüzünden hayatımın altüst oluşunu, bileklerimi kesişimi, konser günü neden kaçtığımı ve son günlerimi anlatmıştım. Harry defalarca çalan telefonunu bile meşgule atarak beni dinlemişti. Anlattıkça omuzlarımda ki yükün hafiflediğini hissetmek tarif edilemeyecek kadar iyi hissettirmişti. Yine de ağlamamak için yumruklarımı sıkıyordum ta ki Harry farkedip ellerime uzanana kadar. Yumruklarımı gevşetip sandalyesini yanıma çekti.
"Kendini sıkma, ağlamak istiyorsan ağla Lily." daha fazla nazik olursan Tanrıya bu kadar nazik bir adamı karşıma çıkardığı için şükrederek sonsuza kadar mutluluktan ağlayabilirim.
"Gel" Kollarını sarılmam için açtığında ağlayarak sarıldım. Dakikalar sonra sessizliği bozan taraf ilk o oldu. "Sakinleştikten sonra babanı arayalım ve haber verelim, çok endişelenmiştir." kollarının arasından çıkarak gözlerimi sildim. "Yıllardır annem neden bana sarılmıyor, niye beni sevmiyor diye düşünürken babam hep yalan söyledi. Kocaman bir yalanı yaşattılar bana. Eğer o kadın olmasaydı beni deli diye hastahaneye kapatan olmazdı ve konserden sonra yaşadıklarımı hayal zannedip kendimi şizofren teşhisi koyarak günlerimi ruh gibi geçirmezdim." masada duran sürahiden kendime su doldurdum ve bir yudum aldım. "Mezun olmama az kaldı, okulu bitirir işe başlarım. Hayatım altüst oldu Harry bunu görebiliyor musun?" elimi tutup dudaklarına götürdü. Keyiften tamamen uzak bir şekilde gülümsedim. "Hayalim hep sizinle tamamen mutlu ve eğlenceli zaman geçirmekti. Tanışmamız, konser günü ve ikinci buluşmamız hepsinde mecbur değilken benim sorunlarımla uğraşıyorsun. Hayatımla beraber hayallerimi de çaldılar" elimi yüzümü yıkamak için ayağa kalkıp çıkışa yöneldim ama elleri kolumu kavrayıp buna izin vermedi. Kendine çekip sarıldığında az öncekinin aksine hıçkırarak ağlamaya başladım. Stella sesimi duyarak telaşla içeri girince anında yanımıza geldi. Peçete ve su uzatınca Harry kollarını gevşetti. Sadece peçeteyi alıp akan burnumu sildim. Harry saçımı yüzümden çekip gözlerimin içine baktı. "Bazen yaşadığımız kötü olaylar bizim dönüm noktamız olabilir ve adım gibi eminim seninde dönüm noktan burada başlıyor." Tek kolunu benden ayırıp Stella'ya sarıldı. "Bak seninle ortak hayali olan çok güzel bir dost edindin ve artık çocuklarla beraber bende yanındayım. Biz sizi çok sevdik ve bundan sonra yalnız kalmanızı istemiyoruz." başımıza öpücük kondurdu. "Hayatımıza hoşgeldiniz"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Scretfriend (Harry Styles)
FanficDirectioner bir kız kim olduğunu bilmediği biriyle mesajlaşıyor.Peki ya konuştuğu kişi tek aşkı Harry Styles çıkarsa ne olur?