Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni:
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliçten.
Vapur düdükleri ötmededir.
Etraf alacakaranlık,
Köprü açıktır henüz.
Bir gün sabah sabah kapıyı çalsam...•
•
•
•
•Ulaş'tan
Hayatımın en farklı sabahıydı bugün. Her zaman ki ulaş tuna değilim sanki. İçimde değişik, tarih edemediğim duygular yüklü. Huzur gibi. Küçük bir çocuğun uzun zamandır aradığı oyuncağını bulduğunda hissettiği şeyler gibi hislerim.
***
U- Efendim cansu?
C- Ulaş? Ulusal yarışma ya geliyosun dimi? Bak söz verdin.
U- Gelicem Cansu gelicem. Merak etme. Noldu niye aradın?
C- Bunu sormak için işte
U- Sorduğuna göre başka bişey yok sanırım. dedim ve telefonu kapattım. Yani bazen değişik insanlarla muhattap olmak zorunda kalıyorum ve bu benim sinirlerimi bozuyo.
Sete gitmek için bisikletime bindim ve yola koyuldum. Evimle bugün kü set mekanının arasında çok mesafe olmadığı için yaklaşık 10 dakika da vardım. Kapının önünde küçük bi topluluk vardı. Geldiğimi görünce yanıma geldiler. Fotoğraf çekilip çekilemeyeciğimizi sordular. Sorun olmayacağını söyleyip hepsiyle fotoğraf çekildim. İçlerinden bir kaç tanesi hediye getirmiş bana. Hediyeleri için teşekkür edip sete geçtim. Karavanda saç ve makyajdan sonra giymem gerekenleri giydim ve İzmir'in güzel havasını içime çektim. Çekilecek sahne vapurda olduğu için vapura bindik. (Tuna bebeyim ve diğerleri izmirdeler canlarım. İremin üniversitesi marmaraydı ve benim aklıma yeni geldi o yüzden değiştiriyorum üniversiteyi şimdi 😝 Ege üniversitesi yaptım)
***
Vapur çekimleri de bittikten sonra sahilde ki bir kaç sahneyi de hallettik. Paydos verdikten sonra bisikletime atlayıp sahil yolundan evime vardım. Elif ten gizlice öğrendiğim iremin benim için açtığı fan sayfasına göz gezdirdim ve 6-7 tane fotoğrafını beğendim. Gerçekten kolajları özgündü. Güzel içerikleri vardı. Menejerimden gelen mail e baktığımda yeni bir proje teklifi geldiğini gördüm. Rüya diye bi dizi (olayları hızlandırıyorum çünkü sak dönemiyle ilgili acayip planlarım var) Dizinin konusunu da okuduktan sonra kendi karakterimi de okudum. Kötü bir adamdı Alaz Noyan ama hiç böyle bi rolde yer almamıştım. Denemekten zarar gelmezdi. Ama hemen kabul edemezdim. Kafamda oturtmam gereken şeyler vardı.
***
İrem'den
Hayatımın en mükemmel gününe uyandım işte. 3 yılımla tanıştım. Oturup sohbet ettim. Bugün yine fan buluşmamız vardı. Oraya gidicektim. Anlatıcam onlara. Nasıl şahane bi adamın fanı olduğumuzu bir kez daha anlatıcam.
***
"İrem abla, hadi anlat artık"
"Evet irem abla ya. Attın ortaya bişey şimdi susuyosun ama" gibi isyankar cümlelerden sonra dün akşamı tek tek anlattım. Onlardan da bahsettiğimi bir kaç kez vurgulayarak söyledim ki nispet yapar gibi durmıyım. Sonra aralarından en küçüğü Buse geldi.
"İrem abla, fotoğraf çekildin mi" diye sordu. Bende tunaya dediklerimin aynısını tekrarladım. Gülümsedi. Yanağımdan öpüp yerine oturdu. İçeceklerimizi içip 1 saat kadar oturduktan sonra herkes evlerine dağıldı.Ulaş'tan
Hala hissetiğim bu karmaşık ama bir o kadar da güzel olan şeye bi isim bulamamıştım. Uzun zamandır eksikmişim de tamamlanmışım gibi bi his vardı içimde. Ne esksik ne fazla.
İrem çok güzel bir kızdı. Yemyeşil gözleri annemi hatırlatmıştı bana ilk gördüğümde.
Sahi, annemi görmeyeli ne kadar uzun zaman oldu. Ama İrem'e bakınca görmüş gibi olmuştum. İçine çeken bir etkisi vardı gözlerinin.
Ne güzel, temiz, duruydu yüzü. Beyaz teni uzun kirpiklerini öne çıkarmıştı. Of, ne diyorum ben? Normal kız işte. Hayranım diye böyle oldu. Normalde olmazdı.
Daha fazla bekletmemek adına kısa yazdım. Yetiştirebilirsem hafta içi telafi edicem.
İremi biliyoruz aşıkta ulaş ta mı oluyo ne ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayran Sevgili | UlRem
Fiksi PenggemarÜnlü oyuncu Ulaş Tuna Astepe ve ilk gördüğü günden beri ona hayran olan İrem Helvacıoğlu. Tanıştıkları gün ikisinin de hayatının dönüm noktası olacağını hangisi bilebilirdi ki?