3

291 27 6
                                    

Seçmelerden tam tamına yedi gün geçmişti. Yoongi artık sabırsızlıktan ne yapacağını bilmiyordu, daha çok şarkı mı yazmak iyi olurdu yoksa yatıp öylece ölümü beklemek mi daha iyi olur diye düşünüyordu. Üşengeçliği ağır bastığı için ikincisini tercih etti. Günlerdir çıkmadığı yatağı neredeyse vücudunun bir parçası haline gelmişti. Oldukça konforlu olan bu organ, Yoongi'nin güvenli sığınağıydı. Gözleri kapatıp uykuya daldı.

Karanlık bir yerde oturuyordu küçük bir çocuk. Önünü sadece beş santim görecek kadar cılız bir ışık vardı. Dizlerini göğsüne çekip sarılmış, çaresiz gözlerle yardım dileniyor gibiydi. Rutubetli odadan çok kimsesizliği üşütüyordu minik bedenini. Öylece kaderini beklerken bir anda gaipten bir ses geldi:

"Korkma, artık yalnız değilsin."

"Kim o? Kim konuşuyor?"

"Bundan sonra seni asla yalnız bırakmayacağım."

"Ben yalnızlığa alıştım."

"Hiçbir insan yalnız olmamalı. Seni bu ağır yükten kurtarmaya geliyorum."

"Gerçekten mi?"

Cızırtılı bir ses geldi.

"Telefonu aç."

"Ne?"

Gaipten gelen ses sustu. Yerine bir telefonun zil sesi yayıldı ortama. Küçük çocuk ayaklanıp çevresine baktı. Karanlıktan başka hiçbir şey göremedi. Az önceki sakin sesin yerine kızgın bir ses bağırdı:

"Telefonu açsana velet!"

Yoongi sıçrayarak uyandı. Telefonunun çaldığını fark etti. Bu tuhaf rastlantıdan rahatsız olsa da hemen eline aldı çalan aleti. Bilmediği bir numara arıyordu. Geciktirmeden cevap verdi.

"Alo."

"Merhaba. Min Yoongi ile mi görüşüyorum?"

"Evet?"

"Ben BigHit Entertainment'ten Sejin. Seçmelerde sergilediğiniz performansı göz önüne alarak sizinle görüşmek istiyoruz. Bugün saat 11:30'da ana binada randevunuz ayarlandı."

"Tamam."

"Görüşmek üzere, iyi günler."

Yoongi telefon kapanır kapanmaz heyecandan yerinde zıplamaya başladı. Ağzı kulaklarına varacak şekilde gülümsüyor, aptalca dans hareketleri yapıyordu. Uzun bir süre önce sırtına yüklenmiş olan intihar düşünceleri uçup gitmişti. Artık düşlediği gibi bir hayata sahip olabilirdi. Üstünü değiştirip hızlıca evden çıktı.

Yolda giderken düşünceleri içinde kaybolmuştu. Henüz ne için seçildiğini bilmiyordu. Büyük ihtimalle şarkı yazacağını düşündü. Haberi alır almaz dünyalar onun olmuştu belki, ama bunu paylaşacak tek bir arkadaşı bile yoktu. Olsun, belki olurdu. Sonuç olarak seçilen onlarca çocuk olacaktı belki. Birden aklına o çocuk geldi.

İlk olarak BigHit binasında, ikinci olarak yer altı rap sahnesinde görmüştü onu. İkincisinde koşarak çıkmıştı oradan. İnsanlar nasıl tanışır bilmiyordu bile. Sadece resmi konuşmalarda iyiydi, çünkü işler formaliteye göre ilerliyordu, kuralları belliydi. Hiç arkadaş edinmemişti. O çocuğu yeniden görmek isterdi. Uzaktan bakışmak bu kadar iyiyse kim bilir arkadaş olmak ne hoş olurdu.

Bu düşünceler içinde yürürken binaya ulaştı. Resepsiyona randevusu olduğunu söyledi, ilgili odaya yönlendirildi. Kapıyı tıklattı ve yavaşça açtı. İçeride toplam 3 adam vardı. Genç - orta yaş arası olan bu adamlar son derece sıcak kanlı davrandılar Yoongi'ye. Tanışma faslı bittikten sonra daha önce telefonla görüştüğü Sejin söze girdi:

"Ses sınavını ikinci olarak kazandın Yoongi, tebrikler! Ancak bu kesin olarak seçildiğin anlamına gelmiyor. Rap tekniğini ve şarkı yazma kabiliyetini takdir ediyorum, ancak bunlar yeterli değil. Biz, Kore'nin Black Eyed Peas'i olabilecek bir grup yaratma peşindeyiz. Şimdilik düşüncemiz 5 üye olması yönünde, bu duruma göre değişebilir. Ses eğitimi, şarkı yazma eğitimi, dans eğitimi gibi temel dersler göreceksiniz. Bu süreç birkaç yıl sürebilir. Bir bakıma şirket bünyesinde staj göreceksin. Burada mesai harcayacağın için elbette sana maaş bağlanacak. Ancak sonunda bir star olma sözü veremiyoruz. En iyisi olduğunu kanıtlayabilirsen başka. Şartları kabul ediyorsan önündeki sözleşmeyi imzala. Maddelere göz atabilirsin."

Yoongi masadaki kağıdı yavaşça eline aldı. Maddeler bakıyormuş gibi yaptı, ama kendi düşüncelerine döndü. Kabul etmeyip ne yapacaktı? Dışarıda hiçbir şansı olmayacaktı. Burada ise yükselip bir star olabilirdi. Kalemi alıp imzaladı. Rahat bir nefes aldı. Her şey yoluna girmişti. "Başka bir zaman görüşeceğiz, ölüm," diye geçirdi içinden.

"Eğitimler için bizim tahsis ettiğimiz yurtta kalacaksın. İki gün içinde toparlanmalısın. Adres sana bildirilecek."

Yoongi teşekkür edip odadan ayrıldı. Haberi, hiç anlaşamasalarda, ailesine vermek için sabırsızlanıyordu. Birden aklına bakıştığı çocuk geldi. Çevresine bakındı, bu sefer kaçmayacaktı. Oraya belli ki görüşme için gelen başkaları da vardı. Koridoru dolaşıp aramaya koyuldu. Kaçmak istemiyordu artık.

Onu göremedi.

------------------------------------------------------------------------------------------------

Selamlar :) Anlayacağınız üzere buradan sonra eğitim bölümleri gelecek. Umarım orada Jimin ile karşılaşabilir asosyal Yoongi. Görüşlerinizi bildirirseniz sevinirim. Görüşmek üzere.

GölgeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin