Harry yaklaşık bir yıldır Evie ile beraber tedavi olmaya çalışıyordu. Kaçıncı seanslarına girdiğini bile bilmezken Evie sormaya devam etti.
"Tam bir yıl oldu. Artık asıl nedeni anlatacak mısın?"
Harry birkaç saniye duraksadıktan sonra omuz silkti.
"Belki bir kısmını."
Evie buna da razıydı. Heyecanla ellerini birbirine kenetleyerek Harry'yi dinlemeye başladı.
"Her şey dün gece oldu..."
Harry sanki dün geceyi gözlerinin önünde yaşıyormuşçasına konuştu.
"Ben tam..."
Harry çok ağır konuşuyordu, harika bir aksanı ve ağır çekimi birleşince Evie'nin kalbini daha da hızlı çarptırıyordu.
"Uyumadan önce mi?"
Harry gözlerini sabitlediği yerden çekmeyerek başını olumsuzca salladı.
"Ben sadece dört saat uyurum Starla. Gece yarısı iki saat, sabah yarım saat ve öğleden sonra bir buçuk saat daha."
Evie her geçen gün Harry ile ilgili yeni şeyler öğreniyordu. Tam bir yıldır Harry'nin psikologluğunu yapsa da son bir yıl içinde her gün Harry hakkında daha değişik şeyler öğrenip ona daha fazla hayran kalıyordu.
"Herneyse, ben dün gece duştan çıkmıştım ve..."
"K-kızımın ağladığını duydum..."
Harry parmaklarıyla yüzünü kapatıp derin nefesler alırken Evie yerinde rahatsızca kıpırdanarak şok olmuş bir şekilde Harry'ye baktı. Harry daha önce kimseyle birlikte olmadığını söylemişti, üstelik kızından şimdiye kadar hiç bahsetmemişti...
"Ama kızım on iki yıl önce ölmüştü..."
Harry ellerini yüzünden çekerek gülümsemeye başladı.
"Annem kızımı on iki yıl önce öldürmüştü..."
Evie şok üstüne şok geçiriyordu. Resmen Harry ile rolleri değişmiş gibiydiler. Harry gülümsemeye çalışarak konuşurken Evie destek olmak yerine kendi göz yaşlarını bile tutamıyordu.
"B-ben ne diyeceğimi... Sizin bir kızınızın olduğunu..."
Evie şaşkınlıktan ve üzüntüden kekeliyordu. Kendini onun için adadığı adamın hayatındaki olumsuzlukları görmek onun için resmen ölüm gibiydi. O sırada Harry duraksayarak ufak bir kahkaha attı.
"Delirmedim değil mi? Bunlar normal şeyler?"
Evie oturduğu koltuktan kalkarak Harry'nin önündeki koltuğa ilerledi. Yavaşça oturarak Harry'nin gözlerine baktı.
"Seni bu saatten sonra nasıl iyileştireceğim..."
Harry yeşillerini Evie'nin yeşilleriyle buluşturduğu an Evie'nin kalbinde ok saplanmış gibi bir hissiyat oluştu.
"Bunun için okudun değil mi? Beni iyileştireceksin."
Evie ne diyeceğini bilemiyordu. Bu durum neredeyse imkansıza yakındı. Harry'nin obsesif bozukluğunun yanına bir de bipolarlık eklenmişti. Gün geçtikçe iyileşmek yerine daha da kötü oluyordu.
"İyileştireceğim..."
Evie bu dediğine kendi bile inanmıyordu. Kalbine bir ağırlık oturmuştu. Harry'nin gözlerine öylece bakmaya devam edip titreyen dudaklarını engellemeye çalışıyordu.
"Yalan söylüyorsun."
Harry ciddi bir ses tonuyla konuşarak tek kaşını havaya kaldırdı.
"Bence senin bir psikoloğa ihtiyacın var. Bana olan takıntından kurtulmak zorundasın Starla."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mad ➳ H.S
FanfictionBir insan acıdan delirdiğinde diğerleri onun acısını değil, deliliğini görür.