Yorgun bir gün geçirmişdin. Gözlerin gün boyu yaşadığın yorucu koşuşturmadan dolayı zar,zor açık kalıyordu. Evinin kapısının önüne nihayet gelmişdin. Çantandan anahtarını çıkarıp , kapıyı açtın. Ve hemen ilk iş olarak saate baktın. Saat 12:00'dı. Neredeyse yeni gün olacakdı. Zihnin bulanıkdı ve ayak da zorla dik duruyordun. Kendini hemen oturma odasındaki koltuğa bırakdın. Kendini rahat bir pozisyona sokup yerleşdin. Yavaş,yavaş gözlerin kapanıyordu, buna engel olamıyordun. Tam zihnini uykuya teslim edecekken kulağına gelen bir gürültü seni yerinden sıçrattı ve dalgın zihnini kendine getirdi. Şaşkın gözlerle gürültünün geldiği yöne doğru bakdın.
İçini bi an korku kapladı,kalbindeki yüksek tempo dahada arttı. Yavaşca koltukdan kalkdın ve sesin geldiği yöne doğru ilerlemeye başladın. Ses mutfakdan geliyordu.
Mutfağın kapısına doğru yaklaşdın ve titreyen ellerin ile zifiri karanlık içinde kalan ışığın düğmesine basdın. Karşında gördüğün manzara sana hayatının şokunu yaşattı.
Bu Toby'di ve mutfakda bulunan bütün waffle paketleri önündeydi. Etraf batmışdı ve her yer waffle kırıntıları ile doluydu. Etrafı süzmeyi bırakıp Toby'e bakınca onunda sana şaşkın ve komik bakışlarla baktığını gördün. Toby, sana gülümseyerek
"Eeeee, şeyy. Acaba bana katılmak ister misin?." Diye sordu ve sana bir waffle tabağı uzattı.
"Sen olsan ne yapardın?..."
Umarım sevmişsinizdir . 😊💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖
