~Sylwia
Buyurun efendim dedim çok normal bir ses tonuyla, stres yapmamaya çalışıyordum."Gündüz kimseyi gördünüz mü?"
"Hayır, yukarıda odamda uyuyordum sizin seslerinizi duyunca hızlıca aşağı indim."
"Burada kiminle yaşıyorsun?"
"Dedemle."
dedeniz nerede diyeceğini tahmin ediyordum, bu yüzden o sormadan yanıtladım.
"Markette alış veriş yapıyordur, bir şey sorabilir miyim siz neden evimizi arıyorsunuz?"
"Küçük hanım bunu size söylemem doğru olmaz korkmanı istemiyorum."
Yaşımdan dolayı olmalı ki, evde bir suçlu aradıklarını söylemeye çekinmişlerdi. Polislerden biri beni sorguya çekenin kulağına bir şeyler fısıldadı.
"Tamam öyle ise küçük hanım, kendinize dikkat edin."
...............
Onlar gittikten sonra oturup boş boş duvarlara baktım, ev sahibinin gelmesini bekliyordum. Aradan 1 saat geçtikten sonra adam ve hizmetçi kadınlar ellerinde poşetler ile içeri girdi. Adam telaşlıydı anladığım kadarıyla polislerin geldiğini öğrenmişti yanıma oturup,"Kızım ne oldu oğlum nerede? Yoksa onu aldılar mı?"
Demeye başladı, ona olanları daha az ayrıntı ile anlattım ve bana sarılıp ağlamaya başladı. Yine oğlumu kaybettim, yine, yine diye yakarıyordu. içim acımıştı. Ne oluyordu böyle.
Akşama yakın pencereden bir tıkırtı sesi duydum ilk başta umursamadım, kuş veya sincap olabilirdi ama ikizler burcu olduğum için merakıma yenik düşüp pencereye doğru ilerledim.
Bu o çocuktu camı açıp ona baktım, kesinlikle bir açıklama yapmalıydı, bana baktı nefes nefese kalmıştı,
"Dışarı gel konuşmamız gerek."
Bunu demesini beklediğimi çok belli ederek kapıya doğru koştum, fakat yaşlı adam beni görüp sordu,
"Kızım nereye bu saatte?"
"Hava alacağım... Hemen gelirim."
Dışarı çıktığımda beni elimden tutup arabaya doğru götürdü, şoföre parka gidiyoruz dedi ve yol boyunca tek kelime bile etmedi, ona ne kadar soru sorarsam sorayım boştu.
Parka geldiğimizde sessizce arabadan inip banka oturdu. Ben de yanına oturup ona döndüm ve uzunca gözlerinin içine baktım,
"Anlatacak mısın artık ne olduğunu?"
Derin bir nefes aldı ve gözlerini benden kaçırarak konuştu,
"Sana olanları uzun uzun anlatabilirim, ama bunu yapmayacağım. Aslında anlatmaktan korkuyorum, bu hiç doğru değil. Ne yaptığımı bilenler şuan yaşamıyor... Evet Sylwia, ben bir seri katilim."
Şaşkındım ve ne diyeceğimi bilmiyordum, gökyüzüne baktı ve gözlerinin doluşunu saklamaya çalıştı.
"Öldürüyorum, çalıyorum, katlediyorum."
Bana döndü ve acı içinde baktı,
"Bunlar elimde değil..."
Cebinden maske çıkartıp gözlerini yeniden benden kaçırmaya başladı,
"Biri var ya da bir şey, bilmiyorum. Küçüklüğümden beri o burada, içimde. Bana bunları yaptırıyor. Ailemi kaybettim ben Sylwia. Ondan sonra kontrol edemez oldum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEPENTHE ( YENİ HALİ İNTERNET SİTEMDE RZGARKESKİN.BLOGSPOT.COM)
Paranormal-İKHAR- İki beden üç ruh. İki kişinin kendi bakış açıları ile yazdığı bu kitap eğer içine girerseniz sizi derinden etkileyecektir. Kitabı okumayın yaşayın. Kitap James adlı 17 yaşında bir çocuğu ve aynı zamanda Sylwia adında 15 yaşı olan bir kızın...