~Sylwia
Gözlerim yavaş yavaş açılıyordu, etrafıma baktığımda nerede olduğumu anlamak uzun sürmedi. Yeniden otel odasına geri gelmiştim. En kötüsü de o çocuk yanımda yatıp bana sımsıkı sarılıyordu. Kendime gelene kadar sadece uzun düşüncelerle tavanı seyrettim ardından ellerini belimden çekmeye çalıştım, buradan çııp gitmek istiyordum, ona çok sinirliydim.
Acaba o yeni çalışan çocuk ne haldedir? Bu çocuğa bunları ödetecektim, tüm bu düşünceler beni daha da kızdırıyordu. Elini belimden çekmeye çalıştım ama çok güçlüydü, sonunda dayanamayıp bağırdım,
"Çek ellerini üstümden hemen!"
Huzurla uyuyan çocuk bağırmamla irkilip yataktan düştü, buna üzülmemiştim, eğilerek ona baktım,
"Sen ne yapmaya çalışıyorsun! Burada ne işin var? Ya barda yaptıklarına ne demeli! Çık git buradan!"
"Yapmaya çalıştığım şey seni güvenli bir yerde tutmak! Buradaydım çünkü gitmene izin veremem! Üstelik barda yaptıklarım da haklıydım!"
Ayağa kalkıp gözlerime baktı,
"O bara bir hafta gitmeyeceksin, korumalar patronundan izin alacaklar sene de burada dinlenip iyileşeceksin!"
"Beni korumak sana mı kaldı?"
Ayağa kalkıp üstüne yürümeye başladım,
"O çocuk bana zarar vermiyordu, beni korumaya çalışıyordu kendince. Ve gidip gitmeyeceğimi sana sormayacağım beni rahat bırak, artık hiçbir şeyime karışma! Kendini melek sanmayı bırak!"
Hırsımdan duvara sıkıştığını fark edememiştim, üstüne, üstüne yürüyünce de haliyle birbirimize değdik. Bir anlık durup utanmış bir şekilde ona baktığımda susmamı fırsat bilip yanağımdan öptü.
Çok kısa bir süre nefesim kesilmişti, utancımdan ona bağırdım,
"Bir daha sakın yapma!"
Çantamı alıp üstümü değiştirmek için lavaboya gittim, aslında amacım üstümü değiştirmek değildi ne yapacağımı bilmiyordum ve eğer onu burada beklersem uyuyacağını düşünüyordum.
On dakikanın ardından üstüme uzun tişörtümü geçirip dışarı çıktım, kapının önünde beni bekliyordu çıktığım an bana sarılıp mırıldandı,
"Hayır bir yere gitmeyeceksin."
"Sana mı soracağım!" Çekil şuradan!"
Sarılması hoşuma gidiyordu ama yaptıkları hoş şeyler değildi ve ders almasını istemiştim, ben ileri geri kakılacak bir eşya değilim.
"Hayır... bana sormayacaksın ama doktor iyileşmen için dinlenmen gerektiğini söyledi."
Omuzlarımdan tutup göz seviyeme eğildi,
"Lütfen dinle bir kerecik beni... Ve bir hafta bu odada kal."
Lütfen demesi yumuşmamı sağlamıştı bile,
"Tamam."
Gerçi bu sözüme kendim bile inanmamıştım, dayanamadım ve kafamı gömerek ona sarıldım.
...
-James
Bana sarıldığında kendimi huzurlu hissediyordum, hislerim ona karşı artıyordu. Sarılırken gözümü yumuyordum fakat kulağımda bir üfleme ile irkilip gözlerimi açtım, Maske önümdeydi bana bakıp bir şeyler söylüyordu, çok hızlı ve agresifti, birden yok oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEPENTHE ( YENİ HALİ İNTERNET SİTEMDE RZGARKESKİN.BLOGSPOT.COM)
Paranormal-İKHAR- İki beden üç ruh. İki kişinin kendi bakış açıları ile yazdığı bu kitap eğer içine girerseniz sizi derinden etkileyecektir. Kitabı okumayın yaşayın. Kitap James adlı 17 yaşında bir çocuğu ve aynı zamanda Sylwia adında 15 yaşı olan bir kızın...