AHLAKSIZ HAYATLAR

"NEHİR VE ENES"

"sen farklıydın.neden gittin..."

-NEHİR-

bahçedeki masaya elimdeki bardakları bıraktım ve havuza döndüm ateş suyu sırtına almaya çalışıyor fakat su delice çırpınıyordu bugün günlerden"yüzme dersi" günüydü su bütün ikna yeteneğini kullanarak boya olayından sonra ateşten yüzme dersi almaya karar verdi bunun altında birşey aramalımıyım bilmiyordum neyseki bugün dışarıda olucaktım önce yetimhaneye uğrayıp kitap bırakıcaktım ve ardından ateşin yatıyla ilgilenicektim birşeylerle uğraşmak bana yaşadıklarımı unutturuyordu nedense hep bi hüzünlüydüm bu can sıkıcı bir durumdu onca zamandan sonra değişmek benimde hakkımdı.

NEHİR-hey millet  boğuşmayı bırakın ve aç karnınızı doyurun.diyip gülümsedim ikiside hala kavga ederek çıktılar havuzdan suya verdiğim siyah beyaz puantiyeli bikini pek hoş durmuştu ateşte altındaki  lacivert şort ve mükemmel vücuduyla göz kamaştırıyordu suyunda fiziği gayet iyiydi tabi bedenlerimizin aynı olması kıyafetlerimizi paylaşabiliriz demekti.

SU-ateşş çek elini diyorum.

ATEŞ-bak bak naptın yırrttın resmen kuduz köpeklerden farkın yok.

SU-sensin köpek kas hayvanı.

ATEŞ-kızım bak benimle doğru konuş. burunları birbirine değmek üzereydi ateş öfkeyle bakıyordu suya sahiden yanılmıştım onlar yakışmıyordu bu çocuk onu üzerdi.

SU-konuşmassam naparsın çok merak ediyorum ateş. ateş iyice sinirlenmiş bir şekilde suyun kolunu tuttu sıktığı buradan bile belli oluyordu su hafifce sarsıldı ve yüzünü buruşturdu canını yakmıştı işte kızın ikisinin arasına girip ateşin kaslı kolunu güçlükle sudan kurtardım.

NEHİR-hey sakin olun ve masaya geçin. ikiside ikazıma uyup masaya geçti ama didişmeye devam ediyorlardı.

sefer dede masaya handeyle birlikte geldi ve kahvaltı etmeye başladık.

SEFER DEDE-kizum bugün ateş uşağumla senun şu okul işunu halledeceksunuz. ben sırıtıp ikisine bakarken onlarda birbirlerine bakıyordu su gülümsüyor ateş itiraz ediyordu ve sefer dedenin lafı üzerine laf söylemek yararsızdı ikiside aynı anda kalkıp hazırlanmak üzere odalarına çıktılar.

NEHİR-bende bugün evde olmayacağım dede.

hande lafa atılıp "nereye "diye sordu ve ona bugün yapıcaklarımı anlattım umursamamasını beklerken o beni yanıltıp "bende gelebilirmiyim "dedi. şaşırmıştım doğrusu "elbette"diyip bende hazırlanmak üzere kalktım masadan kolidorda ateş ve suya rastladm yine tartışma nezaman son bulacaktı bu.

SU-dedemi duydun bütün gün benimlesin.

ATEŞ-avcunu yalarsın güzelim bütün günümü sana heba edemem. su parmağını ateşin burnuna değdiricek şekilde kaldırdı.

SU-sıkıysa yapmaaa!!!! ateş ve barut yanyana olurmuydu onları geride bırakıp odama girdim ve dolaptan açık mavi kot şortumu ve bol gri tişörtümü çıkardım hızlıca giyindim ve saçlarımı ördüm. sandaletlerimi giyip gözlüğümü taktım ve çantamıda aldım son kez aynaya bakıp hazırım dedim ve odadan çıktım neyseki yoklardı kavgayı bitirip çıkmıştılar gerçekten ikiside çok zordu.

HANDE-ben hazırımmmm diyip sırıtmaya başladı noldu bu kıza mezara girip çıktıda ruhmu değiştirdi.

NEHİR-çıkalım o halde.

inançla biraz konuşup handenin arabasına bindik sahi ne tatlı çocuktu şu inanç hoşuma gidiyordu.

yetimhaneye vardığımızda kitapları bıraktık ve çocuklarla ilgilendik annesiz babasız gerçek bir yuvasız yarımdı bu çocuklar sevgiye ilgiye her ailesi olan çocuktan daha fazla ihtiyaç duyuyorlardı.onlara sevgimi vermek benide mutlu ediyordu mesela gece diye bir kız vardı uzunca beline deyen siyah saçları ve adı gibi gece karası gözleri 12 yaşındaydı gece biyolojik ailesi tarafından çöp kutusuna bırakılmıştı nasıl bir vicdana sahiptiler bilmiyordum aama kim bu kızın büyüdüğünü görmek istemezdiki adını buradaki görevliler ve şirin müdüre neziha hanımdan almıştı geceydi adı gibi sahi bir karanlık.