2.Bölüm

185 44 27
                                    

   

        Dilayla tam yirmi sekiz dakikadir  konuşuyormuşuz. Telefonu kapattığımda ayaklarımın yanında bir çift ayak daha gördüm. Gözlerimi yanımdaki kişinin yüzüne çevirdiğimde sarı saçlı - aslında tam da sarı değil biraz kahverengiye kaçan bi sarı- ela gözlü hayır bu ela değil ama yeşil de değil Allah'ım çok güzel bu renk, neyse uzatmıyorum sabah yanına gitmeye korktuğum çocuk vardı ya işte onu gördüm. Kayra..

"-Adın Su muydu?" Hafiften tebessüm etti.

"-Hayır Asuman ama Asu diyebilirsin" bende gülümsedim napıyım. Her şey ağır çekimde gibiydi.

"- Dolaşırken bağıra bağıra telefonla konuşan bir kız sesi duymuştum da" Bağırmışmıyım olabilir hep Dila yüzünden  rezil oldum çocuğa yaa.

"-Dinledin mi?"

"-Kısmen yani Batu nun kim olduğunu anlayacak kadar dinledim" pis zengin sıpası ne hakla dinliyosun sen ya.

     Çok sinirlendim.Bide rezil oldum çocuğa. Kalktım yanından.Hem de hiç bir şey söylemeden.  Şimdi Kesin rakamdan pis pis sırıtıyodur.O değil de kıçım ıslanmış gibi geliyo. Her halde çimler soğuktu üşümüştür ondandır.

"-Arkan ıslanmış.Islak çime oturmuşsun" şu an edecek küfür bulamıyorum.Ağlasam mı ? Kafamı taşlara vurup öleydim de bunları yaşamaz olaydım. Sonra boynumda nefesini hissettim.Arkama döndüm o cool takılan çocuk var ya bana ceketini uzatıyodu.Kıyamam lan çok tatlı. Ceketi elinden alıp belime doladım.

"-Teşekkür ederim" yalandan bi gülümsedim. Sonra evime kadar beraber yürüdük. Bende nezaketen çok kibar kızımdır övünmek gibi olmasın

"-İstersen eve gelebilirsin  "

"-Tamam" Gülümsedi.Bu çocuk da gülümseyip duruyo korkuyorum.Cebimdeki anahtarla kapıyı açtım.İçeri girdi.Unuttuğum bişey  vardı.Biz taşınalı sadece iki gün olmuştu ve biz daha yerleşememiştik her yer her yerdeydi.

"-İki gün önce taşındık da daha yerleşemedik" sonra sırıttım. Sonra o da sırıttı.Daha doğrusu bu çocuk sırıtmıyo oğlum çiçek gibi gülüyo lan çok tatlı. Batu dan güzel gülüyo.Batu ne âlaka ya. Batuyu boş ver Çocuk ayakta kaldı lan.

"-Sen burada otur ben üzerimi değişip geliyorum." Tamam der gibi kafasını salladı.

   Sonra kotumu çıkarıp siyah dar pantolonumu giydim.Söyle yüzüme bi baktım da çok tatlıyım . Ceketi de kirli sepetine attım yarın yıkayıp veririm şimdi yıkamadan verirsem ayıp olur.Yanlız cekette süper çok güzel.

      Aşağı bi indim seninki kurulmuş koltuğa açmış televizyonu oh rahat rahat oturuyo.Geldiğimi görünce

"-Annen çalışıyo mu" bu çocuk sanırım okulda beni hiç dinlememiş tüm hocalara kendimi tanıtırken annemin hemşire olduğunu söylemiştim.

"-Evet annem hemşire babamda hakim"

"-Bi kahveni içerim o zaman " Hee ne âlaka hem ben kahveyi sevmem yapmayı da bilmem yüzsüz bide benden kahve istiyo zengin sıpası değil mi hepsi aynı. çocuğun yüzüne nasıl baktıysam artık

"-Neyse istemedim farz et"

"-Yapmasına yaparım ama içilecek durumda olmayabilir" Sonra bana bakarak güldü. Bana büyü felan mı yapıyor bu çocuk.Telefonu çaldı tam da en romantik anda nasıl dek getiriyosunuz ya.

"-Ne var"  Telefonu aynı ben gibi açıyo.

"-Tamam siz orda bekleyin ben geliyorum" ya gitme ya nolur.

I Em CuulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin