eskiyi UNUTMA (harry styles fanfic)

Büyük Akşam

Geldiğimiz yer bir restorandı. Zaten tahmin etmiştim bir restorana geleceğimizi. Hatta burdaki yüzler fazla tanıdıktı. hatta şurdakinin sarışın olduğuna yemin bile edebilirim. Harry orda oturanın yüzüne bakmama bile izin vermeden beni ayrı bir odaya sürükledi. Yemekler çoktan masaya konulmuştu bile. Sandelyemi çeken garsona gülümseyip oturdum ve Harry'e;

-Bunu sen yapmalıydın diyip dil çıkardım.

-Romantizm hakkında hiçbişey bilmiyorum diyip sırıttı ve kadehini kaldırdı. Sanırım içinde beyaz şarap vardı. Aynı anda şerefe dedik ve bardakları tokuşturduk. Bir iki yudum aldıktan sonra bardakları bıraktık.
-Bu restorana adını veren bir efsane varmış. Bilmediğini varsayarak anlatıyorum. Bir gün bir adam ormanda kaybolmuş. Sözde avucunun içi gibi bildiği bir yermiş orman. Ancak her ne olduysa yolunu bi türlü bulamıyormuş. Adam günlerce ormanda dolaşmış durmuş. Nedense ormanda hiç hayvan yokmuş, o yüzden yiyecek bir şeyde olmuyormuş. Adam bi gün açlıktan öleceğine emin olmuş. Ama son bir umut 3 adım atmış. Ve bir kadını görmüş. Kadın hayatında gördüğü en güzel kadınmış. Adam bitmek üzere olan ömrünü unutuvermiş. Sonra kadına doğru 3 adım daha atmış. Fakat kadın restorana doğru yürümüş. Adamda arkasından içeri girmiş. Kadın adama yemek ısmarlamış. Uzun uzun konuşmuşlar, adam başından geçenleri anlatmış. Kadın adamın iyi yürekliliği ve acınası durumu Yüzünden ona oracıkta aşık oluvermiş. Adam ayağa kalkmış ve 3 adımda yine kızın yanına gelmiş. Bigün çok para biriktircem ve beraber bu restoranı işletcez. Demiş kadına. Kadın bi süre Durmuş ve buranın zaten ailesine ait olduğunu söylemiş. Adam ve kadın buraya yemek yemeye gelen her çifti mutlu etmeye yemin etmişler. Veee son. Dedi harry.
- Üç Adım. Gerçekten güzel bir isim. Diyip Harry'e gülümsedim. Acaba o karı koca bizede sonsuz mutluluk sağlayabilecek mi? Ben bunlara kafa yorarken harry birden ayağa kalktı.
-Burayla ilgili başka neyi severim biliyomusun? Diyip devasa üç adım Attı. Bende hemen yanına yetiştim sonra konuşmaya devam etti. Her üç Adımda başka bi yer bulursun dedi ve duvara benzeyen kapıyı içti. Bu odada sadece mumlar ve bikaç gül vardı. Harry eliyle geçmemi işaret etti bende içeri girdim.
Harry kapıyı kapatıp birden ondan hiç beklemiyeceğim bişey yaptı ve dizlerinin üstüne çöktü. elinde bi kutu vardı. Kutunun kapağını açtı. Yüzük bana göz kırparken harry konuşmaya başladı.
- Biliyomusun bu sabah o çiftle konuştum. Hayatlarında gördükleri en çok yakışan insanların İkimiz olduğunu söylediler. Ve bizi mutlu etmeye karar verdiler.
Küçükken senden hoşlanıyodum, ama şimdi... sana aşığım. Küçükken sana açılamamıştım ama şimdi bütün kalbimle sana açılıyorum. Seni seviyorum. Sensiz varolabileceğim bir dünya yok. Senden her sabah uyandığımda görmek istediğim yüz olmanı istesem çok mu şey istemiş olurum dedi ve sustu. Gözlerimin içine baktı.
Ben sadece şok olabilmiştim. Ne diyecektim? Bunu gerçekten düşünüyomuydum?!
-Çok şey istiyosun ama sanırım buna alışmam gerekecek diyip dudaklarına yapıştım. O da beni kendinden uzaklaştırdı. En başta şaşırdım. Sonra hemen parmağıma yüzüğü taktı ve yukarı bakarak konuştu
-Artık bunu yapmamız yanlış diil! Diye bağırdı ve beni öpmeye kaldığı yerden devam etti...